Doğu ve Güneydoğu Anadolu´da yıllarca PKK ile mücadele eden korucular, PKK´nın yakınlarını ve kendilerini öldüreceği tehdidiyle yaşadıklarını belirtiyor.
Yıllarca Mehmetçik´le omuz omuza veren korucular, PKK tarafından silah bırakmaları yönünde baskı gördüklerini, çözüm süreci başarıyla neticeleninceye kadar canları pahasına mücadelede kararlı duruş sergileyeceklerini belirtiyor.
Türkiye Geçici Köy Korucuları ve Şehit Aileleri Federasyonu Başkanı Orhan Kandemir, AA muhabirine, Türkiye´de emekli olanlar ve gönüllülerle yaklaşık 110 bin köy korucusunun görev yaptığını söyledi.
Kandemir, koruculardan bin 650´sinin şehit, bin 250´sinin de gazi olduğunu, sadece son 2 yılda 13 şehit verdiklerini ifade ederek, bölgede çok zor şartlarda yaşamlarını sürdürdüklerini dile getirdi.
Kandemir, "3 korucu örgütün elinde. Elazığ´da korucu Sıtkı Yazar, Şırnak´ta korucu Lazgin Sak ve Hakkari´de korucu Seyhan Orhan örgüt tarafından kaçırıldı. Örgüt, eğer çözümden yana ise bir an önce bu korucuları serbest bıraksın" diye konuştu.
- "Buradan gitmesi gereken PKK´dır"
"Örgütün elinde birçok korucunun ismi var. Devletimizin koruculara sahip çıkmasını istiyoruz" diyen Kandemir, HDP´den Muş Milletvekili seçilen Burcu Çelik Özkan´ın köy korucularına yönelik sözlerine ilişkin, şunları söyledi:
"Yüzde 10 barajını aşan bir partinin aldığı sorumluluğun bilinciyle hareket etmesini beklediğimiz bu milletvekilinin sözlerini hoş karşılamıyor, kınıyoruz. Biz bu memleketin çocuklarıyız. Örgütün tek hedefi korucu olduğu için hep korucuları öne sürmek istiyorlar. Örgütün elinde birçok korucunun ismi var. HDP´li Milletvekili, ´Bu memleketten defolup gideceksiniz´ dedi. Asıl buradan gitmesi gereken PKK´dır. Barajı aşan HDP´nin, ´örgütün elindeki silahları bir an önce bırakmasını, hukuksal çerçevede Mecliste mücadele etmesini istiyoruz´ demesi gerekirdi."
- "Korucular, bu oyuna gelmeyecektir"
"Bölgede korucular üzerinde çok büyük oyunlar oynanıyor ancak korucular bu oyuna gelmeyecektir. Biz bu vatanın bekçileriyiz. Yüzlerce şehit ve gazi verdik" ifadesini kullanan Kandemir, örgütün bir an önce silah bırakması gerektiğini vurguladı.
Kandemir, "Örgüt silah bırakırsa biz zaten silahımızı bırakırız. Ondan kimsenin şüphesi olmasın ama örgüt, bu ülkeye tehdit olduğu sürece karşılarında korucuları bulacaklardır" dedi.
Korucuların özlük haklarının iyileştirilmesini beklediklerine dikkati çeken Kandemir, bu düzenlemeyi yapanların duacısı olacaklarını aktardı.
- "Korucuya, ´Seçimden sonra zaten öleceksin´ demişler"
Güneydoğu Köy Korucuları Federasyonu Başkanı Seyithan Karadağ da 22 yıldır koruculuk yaptığını söyledi.
Para için koruculuk yapmadığını anlatan Karadağ, "Bu süreçte hayvancılığı, çiftçiliği bıraktık. 6 ay için başladığımız bu görevi can güvenliğimizi ve ülke bütünlüğünü korumak için sürdürmek zorunda kaldık" diye konuştu.
Karadağ, bugüne kadar pek çok tehdit aldıklarını ifade ederek, "Koruculara tehdit içeren mektup gönderiliyor. Silvan´da kaçırılan bir korucuya, ´Biz ölülerle konuşmuyoruz, seçimden sonra zaten öleceksin´ demişler. Bu şekilde tehditler alıyoruz. Bir proje yürütüyorlar. Korucular, bu projeleri gerçekleştirmelerine engel. Bu nedenle korucular üzerinde baskıları artıyor" değerlendirmesinde bulundu.
- "Biz de bu memleketin asli unsurlarıyız"
Karadağ, devletin verdiği görevi sürdürmekte kararlı olduklarını, görevlerinden vazgeçmeyeceklerini dile getirdi.
Koruculara "Defolup gideceksiniz" denilmesinin kabul edilemez olduğunu belirten Karadağ, "Biz de bu memleketin asli unsurlarıyız" dedi.
Karadağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
"PKK, bize ´Silahlarınızı getirip bize teslim ederseniz belki sizi affedebiliriz´ diyor. ´Gelin, bize teslim olun´ deniliyor. Bir korucu arkadaşımızın 16 yaşındaki kızını dağa götürdüler. Ben lise 2. sınıfta okuyan çocuğumu okuldan aldım. Çocuğumu okula gönderemedim. Yaylaya çıkanlardan büyükbaş hayvan için 5 lira, küçükbaş hayvan için 3 lira haraç alıyorlar."
Çözüm Süreci´nin devamı için PKK´nın öncelikle silah bırakması gerektiğini anlatan Karadağ, PKK olmasaydı kendilerinin de koruculuk yapmak zorunda kalmayacaklarını aktardı.
Karadağ, şunları ifade etti:
"PKK, silah bırakırsa, can güvenliğimize yönelik tehdidin ortadan kalktığını gördüğümüz anda silah bırakmaya hazırız. ´Süreç´ adı altında bizi silahsızlandırıp bu işi kan davasına dökerlerse vahim bir durum olur. Bu konuda güvenemiyoruz. Dün milletvekili seçilen kişinin bu sözleri niyetlerini gösteriyor. Seçildikleri günden itibaren Kandil´e seslenerek, ´Artık Türkiye partisi olduk, silahlı mücadeleye gerek kalmadı, silahlarınızı bırakın´ denilmesini beklerdik. Şu anda ölen de Kürt, öldüren de."
- "Çözüm Süreci´ni bizim üzerimizden bitirmek istiyorlar"
Batman´da köy korucusu Cuma Aktaş da para kazanmak için koruculuk yapmadıklarını, provokasyona gelmeyeceklerini kaydetti.
Aktaş, HDP´den Muş Milletvekili seçilen Özkan´ın sözlerine tepki göstererek, "Bu açıklamanın olayları provoke etmek ve Çözüm Süreci´ni bitirmek amacıyla yapıldığına inanıyoruz. Çözüm Süreci´ni bizim üzerimizden bitirmek istiyorlar ama biz buna alet olmayacağız" şeklinde konuştu.
Aktaş, ülkeyi korumak için korucu olduklarını, amaçlarının ülkede barışın tesis edilmesi olduğunu söyledi.
11 yıl geçici köy koruculuğu yapan ve 2000´li yıllarda girdiği çatışmada yaralanan 68 yaşındaki Fevzi Yalçın da insanlık, adalet ve barışın her şeyden üstün olduğunu vurguladı.
Yalçın, kendileri için sarf edilen sözlere tepki göstererek, "Daha Meclise gitmeyen milletvekili kalkıp, ´Namluyu koruculara çeviriyoruz, korucular gitsinler´ gibi sözler sarf ederek, hata yapıyor. Başka bölgeden gelip de burada arazi ve mülk sahibi olan var mı? Hepimiz Kürt değil miyiz? Bu yıkılan, yakılan, dükkanları tahrip edilen, öldürülenlerin hepsi Kürt değil midir? Öldüren de Kürt, ölen de Kürt" görüşünü paylaştı.
- "Hani herkesin hakkını arıyordunuz?"
Yalçın, Çözüm Süreci ile devlet ve hükümet tarafından önemli adımlar atıldığını belirterek, "İnsanların iş yerlerini, aracını ateşe veriyorlar, ´Sen korucusun, PKK´lı değilsin´ diye öldürüyorlar. Sizin derdiniz ne? Hani herkesin hakkını arıyordunuz? Ben hak kavramınızı anlayamadım" ifadesini kullandı.
24 yıldır geçici köy koruculuğu yapan Necdet Bölge de "Biz de isteriz ki barış sağlansın. Yıllardan bu yana vatanımızı, milletimizi korumaya çalıştık. Bize, ´Defolup gideceksiniz´ diyen milletvekili ise biz de bu ülkenin vatandaşıyız" dedi.(AA)