Mardin İl Sağlık Müdürü Mehmet Derviş, "Son dönemlerde hekim ve sağlık çalışanlarına yönelik saldırıların artması ve sağlıkçıların hedef alınması tam bir cinnet halidir. Savaşların en kızıştığı dönemlerde bile hekimler ve sağlık çalışanları görevlerini güven içinde yapabilmekteyken, maalesef şimdi hekimlerimize yönelik cinayet haberleriyle sarsılmaktayız" dedi.
Sağlık Müdürü Derviş, Mardin Halk Sağlığı Müdürü Saffet Yavuz ve sağlık çalışanları Mardin Sağlık Müdürlüğü önünde sağlık çalışanlarına düzenlenen saldırıları kınadı.
Burada sağlık çalışanları adına açıklama yapan Derviş, uykusundan, zamanından, ailesinden ve hatta sağlığından fedakarlık ederek bir insanın sancısını dindirmek, yarasını sarmak, kanamasını durdurmak, stresini almak için uğraş veren bir hekim veya sağlık çalışanına saldırmanın hiçbir mantığının olamayacağını kaydetti.
Cizre Devlet Hastanesinde Hemşire olarak çalışan Eyyüp Ergen ve Kulp ilçesi Toplum Sağlığı Merkezi sorumlu Hekimi Dr. Abdullah Biroğul´un katledildiğini anımsatan Derviş, "Hiçbir neden, hiçbir bahane ve hiçbir propaganda bunları haklı ve meşru gösteremez. Bunu yapanlar hangi ideoloji ve gerekçenin arkasına saklanırlarsa saklansınlar vicdan ve duygu yoksunu barbarlardır" dedi.
Hekimler olarak hastanın kimliğine, kişiliğine, inancına ve cinsiyetine bakmadan, öncelikle ve özellikle sıkıntısını gidermeye çalıştıklarını aktaran Derviş, şunları söyledi:
"Son dönemlerde hekim ve sağlık çalışanlarına yönelik saldırıların artması ve sağlıkçıların hedef alınması tam bir cinnet halidir. Savaşların en kızıştığı dönemlerde bile hekimler ve sağlık çalışanları görevlerini güven içinde yapabilmekteyken, maalesef şimdi hekimlerimize yönelik cinayet haberleriyle sarsılmaktayız. İlimizde biri evde sağlık hizmet aracı olmak üzere 5 ambulansımızın kurşunlanarak veya molotof atılarak hizmet dışı bırakılması, hangi ideolojinin, hangi inancın veya öğretinin hükümlerinde yer alabilir. Hangi insan nereden aldığı talimatla hastaya giden bir ambulansı veya sağlıkçıyı öldürmeye kastedebilir. Hangi ideoloji ve inanç sağlık çalışanlarının yüreğinde yardım isteyen hasta ve yaralıya müdahaleye gidemeyecek kadar korku oluşturabilir. Bir hekim veya sağlık çalışanı, bir çocuğun zamanı gelmiş aşısını yapmak, bir hamilenin takibini yapmak, bir acil hastayı ambulansla sevk etmek telaşı içinde çırpınırken kurşunlara hedef olması veya ambulansın molotofla yakılması asla kabul edilemez."