USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

ÇEVRE KİRLİLİĞİ VE BİZ

29-03-2022

Yeni yazıma konu düşünürken bir taraftan da Mardin videoları izliyorum. İzlediğim video Midyat-Mardin yolu üzerinde seyreden bir araçtan çekilmiş, camın önünde basın kartı görünüyor, videoyu çeken kişi şehrin nasıl karlar altında kaldığını anlatıyor. Görüntüler muhteşem. Benim dikkatim karda değil şehirde. Şaşkınlıkla izlerken düşünüyorum; şehir hem yatay büyüyor hem dikey. Yol boyunca sık sık yüksek apartmanlar görülüyor, tarım alanları imara açılmış, bu gidişle tarım alanları azalır, bu kadar geniş bir alana belediye olarak hizmet vermek zorlaşır, çevre kirliliği kaçınılmaz diye düşünürken tam o noktada tamam konuyu buldum diyorum. Konumuz çevre kirliliği.

Çevre kirliliği doğanın kirlenmesi demek özetle. Sorun bir cümle ile anlatılacak kadar basit değil tabii ki; kirliliğin içinde hava, toprak, su kirliliği, radyasyon, kimyasal kirlilik gibi sorunlar karşımıza çıkıyor. Sorun evrensel boyutta.

Konu medyada sürekli gündemde. İngiltere'den ithal edilen atıkların yüzde 15'i geri dönüştürüldükten sonra kalanı toprağa gömülüyor. Çevreciler olaya karşı. Şili'nin Atacama çölüne atılan modası geçmiş, satılamamış tekstil ürünleri yığınlar oluşturuyor. Okyanuslarda plastik yığınları canlıların ölümüne sebep oluyor. Termik santraller hem çevreye zarar veriyor hem iklim değişikliğine sebep gösteriliyor. Sıfır atık, sıfır karbon projeleri bütün dünyanın hedefi.

Daha yakın bir çevrede neler oluyor, kent bazında incelersek yeşil alanlar yok oluyor, yerine beton bloklar alıyor. Şehirleşmenin sonucu artan araç sayısından, yoğun trafikten dolayı egzoz gazının sebep olduğu hava kirliliği kaçınılmaz. Bu nedenle kanser olaylarında artış olduğunu söyleniyor. Tüketimin artması, alışkanlıkların değişmesi, yeni yaşam tarzı atık miktarını artıyor, belediyeler çevre sorunuyla baş edemez hale geliyor.

Bütün örneklere genel olarak baktığımızda doğa insan eliyle kirleniyor ne yazık ki.

Ev boyutunda değerlendirmeye geldi sıra. Evlerimiz fiziksel olarak temiz olsa da gereksiz biriktirilen eşyalarla dolu. Ne kadar çok giysi, kullanılmayan eşya var evlerde. Bunlar için ne kadar çok deterjan, su, elektrik harcıyoruz. Ne kadar atık çıkıyor evlerimizden. Oysa ne kadar az eşya o kadar kolay bir hayat demektir. Alışveriş çılgınlığı farkında olmadan hayatımızı etkiliyor.

Her şey insan eliyle evlerden başlıyor, çözüm de yine insan ile başlamalı.

Evrensel çözüm sloganı "REDUCE, RECYCLE, REUSE" açılımı; AZALT, DÖNÜŞTÜR, TEKRAR KULLAN. Nasıl?

Gereksiz alışveriş yapmamak, ihtiyacın olmayan şeyi almamak, dengeli bir hayat, sürdürülebilir hayattır. Çevreci bir hayattır. Dönüştürülebilir malzemelerini ayırarak kutulara atmak çevreci bir hayattın ikinci adımı. Cam şişe, kağıt, tekstil, elektronik dönüştürülebilir atıklardır. Çöpe atacağımız her şeyin geri dönüştürülebilir malzeme olup olmadığına dikkat etmemiz gerekir. Bunların belediyelerin geri dönüşüm kutularına atılması vatandaşlık görevidir, üstelik çevrecilik dışında ülke ekonomisine katkıdır, bunlar dönüştürülerek tekrar kullanılacaktır.

Yarınlara daha temiz bir dünya bırakmak insanlık görevidir.