USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

GARİPLİKTE;BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM

06-05-2023
Yaşanan garipliklerle hafızalarda yerini almış Mardin; bir başka gariplikle anılacak bir organizasyonda gündeme oturdu yine.
Olması gerektiği gibi değil de, olmaması gereken bir davranıs biçimiyle kendinden bahsettirmeyi başardı.
Bir organizasyon düşünün.
Ev sahipliğini yapıyorsun, yurt içinden ve yurt dışından ciddi manada konuk gelmiş ama sen yoksun. Akıllara zarar...
Çeşitli aktivitelerle tekrar tekrar yaşanmış olmasına rağmen , uluslararası düzeydeki bir organizasyonda bu özelliğimizle anılmış olmak bir başka sıkıntı.
Yazacakken sosyal medyada dikkatimi çeken bir paylaşımda, ülke genelinde yaşanmış gariplikleri gördüğümde ister istemez bağlantı kuruldu kafamda.
Böylesine bir ülkenin bir kentinde gariplikler yaşıyor olmak normalmış gibi geliyor insana.
# Kadınların çalışması haramdır diye vaaz veren din adamının kızını terfi ettirip müdür yaptığı,
# Hayvanları Koruma Derneğinin açılışında koyun kesildiği,
# Yetkililerin tarihi eserlerin yıkılıp yeniden yapılabildiğinin söylendiği,
# 700 yıllık eski mermerin plastik olup olmadığının anlaşılması için kırıldığı,
# Uyuşturucu ile Mücadele Derneği Başkanının bonzai kullandığı iddiasıyla tutuklandığı,
# Cocacolayı protesto etmek isteyen bir valinin fanta içtiği,
# TUBİTAK tarafından beğenilmeyen bir öğrenci projesinin yurt dışında dünya birincisi seçildiği,
# Sahte diplomaları araştırma biriminin başında olan kişinin diplomasının sahte olduğunun anlaşıldığı,
# Dil bilmeyen birinin 12 bin dolar maaşla Büyükelçilik Ataşeliğine atandığı, kendisine tercümanlık yapmak için 6 bin dolar maaşla bir başka görevli getirildiği ve eşinin de 8 bin dolarlık bir maaşla Din Ataşesi yapıldığı bir ülkede, aşağıdaki garipliğin yaşandığını sıradan bir gelişme olarak görebilme hoşgörüsünü gösterelim isterseniz.
Bir süre önce; Mezopotamya Çalışma Enstitüsü, Berlin Freie Üniversitesi, İspanya Üniversidad de Salamanca Üniversitesi, Şırnak Üniversitesi ile Mardin Artuklu Üniversitesi işbirliği ile ULUSLARARASI 1.TURABDİN SEMPOZYUMU yapma hazırlıkları başlatıldı, protokol imzalandı ve konu ile ilgili ön çalışmalar yürütüldü.
Ancak ilerleyen süreç içinde; daha önemli akademik çalışmaları (!) nedeniyle olacak, Mardin Artuklu Üniversitesi projeden ayrıldığını açıkladı.
Günü geldiğinde; partner kuruluşlar ve Avrupa'nın çesitli ülkelerinden davet edilmiş onlarca akademisyenin katılımlarıyla, adına uygun bir şekilde Midyat ev sahipliğinde yapılması gereken sempozyum için ortada ne bir ev sahibi, ne de mekân var.
Mardin'in tanıtımı için büyük bir fırsat niteliğindeki bu aktivitede Mardin yok.
Projeden çekildiğini açıklamış Artuklu Üniversitesi yanısıra, içeriğinde ciddi manada " kültür ve turizm " bulunmasına rağmen bu etkinlikte Kültür ve Turizm Müdürlüğü de yok.
Onların da daha ciddi ve kurumlarıyla daha ilgili çalışmaları olduğunu zaten herkes biliyor durumda.
Kişisel çabalarla sağlanmış bir yerde, az katılımla Midyat'ta başlayan sempozyumun ikinci günü; daha geniş katılım ve ilgiyle Şırnak'ta yapıldı.
# GENİŞ BİR YELPAZEDE TURABDİN BÔLGESİNİN TARİHİ,
# KÜLTÜRÜN DİLLERİ,
# ARKEOLOJİK YAPISI,
# SOSYAL YAŞAMI irdeleme amacı taşıyan organizasyonun açılış konuşmalarını Şırnak Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Abdurrahim Alkış ile Turabdin ve Mor Gabriel Metropoliti Samuel Aktaş yaparken; yurt içi ve yurt dışından katılım sağlayan 49 akademisyen;
# HIRİSTİYANLIK ÖNCESİ TURABDİN BÖLGESİ,
# MÜSLÜMAN-SÜRYANİ İLİŞKİLERİ VE İNANÇ TURİZMİ,
# AVRUPALI AKADEMİSYENLER AÇISINDAN SÜRYANİLER,
# SÜRYANİLERDE FELSEFE VE SOSYO-KÜLTÜREL HAYAT konularında sunumlar yaptı.
Üç gün devam eden etkinlik sonunda, ULUSLARARASI TURABDİN SEMPOZYUMUNUN her yıl yapılması karara bağlandı.
Yapması gereken, hatta yapmakla mükellef olduğu işleri yapmaya yanaşmadan, şova dayalı başka başka işler yapma alışkanlığına bağlı bir garabette bulunmak suretiyle ; Mardin'in bir şans, bir fırsat daha kaybettiğini düşünüyorum.
Bir başka bahara inşallah...