USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

GÖZÜNAYDIN MARDİN BİR FESTİVALİN OLDU HEM DE ULUSLARARASI...

11-12-2023
Geçtiğimiz hafta sonunda Mardin ; içinde Mardin'in bulunmadığı, Mardin ile yakından-uzaktan ilgisinin olmadığı bir etkinliğe ev sahipliği yaptı.
Bir festival...
Hem de ULUSLARARASI...
1. Mardin Uluslararası Kısa Film Festivali...
İyi hoş ta...
Ben iki şeyi çok merak ettim.
1- Hangi kriterlere göre ve hangi mercinin tensipleriyle ULUSLARARASI ?
2- Mardin'de yapılmasını gerektiren nedenler ?
Dileyen dilediği konuda organize edeceği festivale "uluslararası" nitelik kazandırma hakkına , hangi koşulları yerine getirmekle sahip olabilir ?
Konu Film Festivali ise ;
festivale adını verip, o şehirde yapılması için bazı bağlantıların olması gerekmez mi ?
# Festivallik filmlerden birinin o şehirde çekilmiş olması gibi...
# Yapımcının veya oyunculardan önemli birinin o şehrin insanının olması meselâ...
# Film konusunun o şehrin kültürel mirasını yansıtmış olması.
Neyse!..
Bu koşulların hiçbiri yok iken ; Mardin bu festivale(!) ev sahipliği yaptı.
Yeterli düzeyde duyuru yapılmadığı, olması gereken kişilerin davet edilmeyişi, birkaç kişinin birkaç kişiyi davetiyle sınırlı kalması ve özellikle sinema ile yakın ilişkileri ve başarıları bulunan kuruluş ve şahsiyetlerin aranmayarak etkinliğe dahil edilmeyişi ile 1.Mardin Uluslararası Kısa Film Festivali ; festivalden çok, gelen konukların bazı ziyaretlerde bulunabildiği , plaket alıp plaket verdiği bir ortama dönüştü.
Bir film festivali, hem de uluslararası(!) düzeyde bir film festivalini Mardin'de yapmayı planlamışsınız ama ; o şehirde bu konuda büyük emekler vermiş, çeşitli hizmetlerde bulunmuş, atölye çalışmaları yapmış Mardin Sinema Derneği ve SİNEMARDİN gibi kuruluşları ; bu kuruluşlarda faaliyetlerini sürdürmüş, yaptıkları belgeseller ve kısa metrajlı filmlerle yurt içinde ve yurt dışında sayısız ödüller almış bir Mehmet Sait Tunç'u, bir Haydar Demirtaş'ı görmezden gelerek Gazozcu Nuri kadar önemsemiyorsunuz.
Yazarken, vurgu yapma durumunda kaldığım veya isimlerini andığım değerli sanat emekçilerine karşı küçümseyici bir tavır içinde değilim. Hepsi saygın birer sinema emekçisi.
Ne var ki ;
uluslararası nitelik kazandırdığınız iddialı bir film festivalinde, Türk Sinemasına mal olmuş, haklı takdirlerle bir yerlere gelmiş, seyircinin gönlünde taht kurmuş sanatçılardan birinin yerine ; seyircinin sadece gazoz eylemiyle tanıdığı Nuri Alço'yu onur konuğu olarak tercih etmenizin nedeni anlaşılmış değil.
Üniversite binasında yapılması planlanan toplantı esnasında sadece öğrencilere Alço ile birlikte fotoğraf çektirme bahtiyarlığı(!) yaşandı.
Düşünüyorum da ;
filmlerdeki kavga sahneleriyle yıllar yılı dayak yediği için kırılmadık kolu, bacağı, kaburgası kalmamış Hüseyin Zan, Süheyl Eğriboz, Kudret Karadağ, Tarzan Çetin, Arap Celal kardeşlerimiz de bu festivalin birer konuğu olsaydı.
En azından ;
gazozla uyutma numarasının yerine, rahmetli Ayhan Işık'tan, Yılmaz Güney'den, Cüneyt Arkın'dan yedikleri dayakları anlatırlardı.