21 Gün Şekersiz Beslenme, 21 Gün Glütensiz Beslenme, 21 Gün Alkali Beslenme…
Bu sistemler sahiden de çalışıyor mu?
Dünya genelinde fazla ağırlık kazanımının, obezitenin yaygınlaşan bir problem olduğunu biliyoruz. Yapılan çalışmalar gösteriyor ki; diyet yapıp kilo verenlerin yalnızca %2-5 oranı verdikleri kiloyu koruyabiliyor. %95-98’lik kısmı ise kaybettikleri ağırlığı geri kazanıyor.
Peki, ne bunun sebebi?
Bence çok açık: Bedenimizi ihtiyaç duyduklarının değil, popülaritenin içine bırakmak.
Beslenme biliminin medyatik yanı; gündemden düşmeye, eskimeye başlayan her trend için yeni bir trend ile gelir. Bu trendlerin kimisi uzun süre gündemde kalmayı başarabilirken kimisi başaramaz ve hızlıca bir başkasına devreder yerini.
21 Gün Şekersiz Beslenme gündeme sıkıca tutunan, orada kalmaya azmetmiş olanlardan.
Gıda bağımlılığı hakkında bilimsel literatürü fazlasıyla araştıran, katkı sunan ve benim de keyifle takip ettiğim Diyetisyen Marci Evans; fizyolojik olarak şeker bağımlısı olduğumuza dair hiçbir kanıtın olmadığını yalnızca gıda kısıtlamasının beynimizde bağımlılık hissi yaratan yollara karşılık verdiğini açıklıyor. Kısıtlama yaparak kontrol elde etmeye çalışmanın, sıkıştığımız olumsuz geri bildirim döngüsünü güçlendireceğini belirtiyor.
Şeker ve şekerli yiyeceklerin aşırı tüketiminin çeşitli hastalıklarla ilişkilendirilmesinden dolayı şekeri kısıtlamak, hatta yaşamımızdan tamamen çıkarmak isteriz. Peki, şeker tüketimimizin kontrolü sahiden de 21 Günlük Şekersiz Beslenme’den mi geçer?
Şekersiz beslenme trendi üzerine değerlendirmemizi, beslenme dışı bir metafor ile ele alalım: Kendinize bugün hiç, beyaz bir kutup ayısı düşünmeyeceğinizi söyleyin. Evet, asla ve asla beyaz bir kutup ayısı düşünmeyeceksiniz. Bunu söylediğiniz an, zihninizde canlanan ve odağınızın yöneleceği yer beyaz bir kutup ayısı olacaktır. Kendinize şekersiz besleneceğinizi söylediğinizde de benzer bir etkinin olmaması mümkün mü? Zihninizden şekersiz kavramını her geçirdiğinizde aslında onu şeker kavramına yöneltmiş olacaksınız. Şekerli yiyecekleri tüketme isteğiniz daha fazla aklınıza gelecek ve düşünceleriniz ile eylemleriniz arasındaki zıtlıktan ötürü huzursuz bir duygu durumuna düşeceksiniz. Bu durum da, içinde sıkışacağınız bir döngüye kapı aralamanın ta kendisi!
Beslenme trendlerine doğru ilerlerken sorgu dolu adımlarla yol aldığımız bir hafta olsun!
