USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

STK'lar ÜZERİNE

30-01-2023
* Cumhurbaşkanı üçüncü kez aday olabilecek mi ?
* Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı kim olacak ?
* EYT'lerin durumu,
* Enflasyon,geçim sıkıntısı, pahalılık,
* Berdan Mardini yarışmadan neden ayrıldı?
* Ve daha nice konular kadar önemlidir STK'ların mevcut durumu.
Kuruluş amacının dışında her şeyle uğraşı içinde olan bu kuruluşların durumunu masaya yatırıp enine boyuna yazma fikri epeydir gundemimdeydi. Ancak ; toplumsal duyarlılığın sembol isimleri Mehmet Nezir Uca ve Ekrem Uca kardeşlerden Sevgili Ekrem'in benimle paylaştığı aşağıdaki yazıyı okuduğumda, bu konuda bu kadar iyi yazı olabileceği düşüncesiyle "alıntı" yaparak paylaşmayı uygun gördüm.
GÜDAP kısaltılmış ismindeki dayanışma platformuna teşekkürlerimle....
STK' nın açılımı Sivil Toplum Kuruluşu dur. STK' lar herhangi bir konuda, benzer fikir yapısına sahip kişilerin bir araya gelerek yaşamın her alanında var olan mevcut problemleri çözmek adına, projeler üreten ve kâr amacı gütmeyen bir kurumsal kimliğe sahip olan oluşumlardır.
STK ların kuruluş konuları farklılıklar gösterse de hepsinin dayandığı temel " Birlikten güç doğar" ilkesidir. Peki STK' lar neden önemlidir ve de önemli olmalıdır? Bilindiği üzere bazı güçleri elinde bulunduran kişiler veya gruplar tamamen şahsi menfaatleri adına toplum çıkarına uymayan kararlar alıp uygulamaya koyabilmektedirler. Birey olarak baş edilemeyecek bu tür uygulamalarla STK olarak baş etmek mümkündür. Demokratik toplumlarda her şey salt oy gücüyle yürümez yürümediğini de bu güne kadar defalarca gördük. Sadece lafla şikayet ederek mevcut sorunlara çözüm sağlanmaz çözümün bir parçası olmak gereklidir.
Öncelikle STK nedir , sivil toplum'dan neyin anlaşılması gerektiğine bakmak gerekmektedir. Topluma ilişkin olarak yapılan tanımların tümünde, sivil toplum, ‘Devletten bağımsız' bir alan olarak tanımlanıyor.Devletin siyasi temsilcilerinin vesayeti altında olmayan, özgür birliklerin bulunduğu yerde bağımsız sivil toplum kuruluşlarından söz edebiliriz .
Siyasi ve ekonomik kaygıların öne çıktığı toplumsallığın değil bireyselliğin belirleyici olduğu muhalif olma özelliğini kaybetmiş siz nasıl uygun görürseniz öyledir, efendimin eğemen olduğu bir anlayış STK değil olsa olsa siyasi bir partinin yöresel temsilciliği olabilir.
Açıkça ve net olarak görulüyorki , bir kuruluşun ‘sivil toplum' örgütü olabilmesi için, Devlet'ten, Devlet'in herhangi bir siyasi partisinden bağımsız, dolayısıyla da ‘devletin vesayeti altında olmayan' bir yapıda var olması zorunluluğu vardır. ‘Bağımsızlık, tanımı gereği ‘sivil toplum' kavramının ‘olmazsa olmazıdır, aksi taktirde var olan STK toplum için değil bir avuç etki altındaki zümreye hitap edebilir, dolayısıyla bizi bağlamaz …
STK lar yerelden evrensele, yaşadıkları coğrafyalarda kültür-sanat ve çevre konuları başta olmak üzere sosyal dayanışmanın en önemli merkezleri olmalıdır .
Ülkemizde STK' ların da çok eksikleri var ama bu kavram önem kazandıkça mevcutlarda iyileşmeler olacağına da inanıyoruz.
Nitelikli STK lar için donanımlı bireylerin birlikte kollektif hareket etmeleri gerekmektedir, bu anlamıyla bakıldığında ben merkezci kariyerist insanların oluşturduğu haklının değil güçlünün yanında saf tutan kişilerin veya dar grup çıkarlarına hizmet eden halkın temel sorunlarından kopuk sadece bir kesimin çıkarları için iş takip merkezi STK lar yerine toplumun genel çıkarlarını önüne koyan STK larin oluşturulması için, daha ne kadar dışarıda kalacağız.
STK'LAR Tabela Dernekleri Olmaktan Çıkmalıdır..
Büyük tabelaların arkasında silikleşen il derneklerine, vakıflara ve federasyonlara alternatif, çocukların göz bebeklerindeki ışıltılarda yaşayan köy derneklerinin, yanında olmaya devam edeceğiz. Toplumsal sorunlara karşı üç maymunu oynayan STK'lar artık tabela derneği olmaktan çıkmalıdırlar.
Dolayısıyla dernekçilik tabela ve defter dernekçiliği ayrıca iş adamları bürokratlar ve siyasilerin katılımıyla adeta galaksileri aratmayan bol yıldızlı restoranlarda halkın sorunlarından kopuk kahvaltı ve yemek proğramlarından öteye gidemiyor.
Dernekler doğup büyüdükleri kültürüyle harman oldukları yerlere sahip çıkmalı gerçek anlamda yardımlaşma ve dayanışmayı sağlamalı sözde değil özde hizmetlere imza atmalıdır.
Dernekçilik belediye başkanı,vali ,kaymakam,millet vekili elimi sıktı onlarla aynı fotoğraf karesinde yer aldım diyebilmenin yeri değil bu makamları iş insanları, kanaat önderlerini araç olarak kullanıp doğup büyüdüğümüz ve kültürüyle harman olduğumuz topraklara vefa borcumuzu ödemek için oluşturulmuş sivil toplum kuruluşlarıdır.
STK lar kartol ,çükelik geceleri değil, kültür, sanat çevre ve halkın temel sorun ve taleplerine yönelik programlar düzenlemelidir.
Yöre insanının sorunlarını ve yerellerdeki problemleri değil, iş adamlarının ve siyasilerin taleplerini merkeze koyan, herhangi bir makama atanan insanları arayıp bulup onlarla fotoğraf çektiren, bu alanları kendileri ve arkalarındaki güç odakları için sıçrama tahtası olarak kullananlar çevremizde oldukça fazla.Doğruya doğru, yanlışa da yanlış demeye devam edeceğiz.
Allah rahmet eylesin, hayırlı cumalar ve doğum günün kutlu olsun faaliyetlerinden öteye gidemeyen sözde STK lara alternatif olmaya devam edeceğiz..
Kişisel ve dar grupçu çıkarlarımız için uzlaşmacı denge insanları topluluğu olmayacağız, doğrularımız için mücadele etmeye devam edeceğiz..
Dernekçilik kartvizit bastırıp makamı etiket olarak kullanma yeri değil, gök kubbede hoş seda bırakacak hizmetler yapma yeridir.
Egoların tavan yaptığı her türden kariyerizme ve ben merkezci anlayışla, her taşın altında ceee dercesine sırıtan protokol müptelası, akıl fukarası kişilere kapak olacağını düşünüyorum..
Kırk katır mı, kırk satır mı dayatmasına karşı ,insanlarımızın temel sorunlarını çözmeye odaklı, bir STK olmaya devam edeceğiz.
Neden ?
1- Arkasında bir çok yerde gördüğümüz, bu kuruluşu atlama taşı olarak kullanmak isteyen malum fırıldak tipler, politik karanlık sicili-suç dosyası kabarık insanlar yok....
2-Kurucular tanıdığımız namuslu idealist güvenilir insanlar...
3-Bir kurumun veya kuruluşun şaibeli gizli desteğiyle, milletin kaynağını millete dağıtmıyorlar...
4-Sağda-solda şunu dağıttık diye oraya-buraya koşup övünmüyorlar...
5-Kaynakları şeffaf...Kendileri, gönüllü iş adamları ve kurumlar...
6-Her şeyi kategorize etmiyorlar...Bir sivil halk-çevre-doğa-dayanışma hareketi...
7-Gücün politikadan, şu veya bu grubun yandaşlığından değil, kendi bağımsız fikri-irfanı-vicdanı hür duruşundan-saygınlığından-ağırlığından alıyor...
8-Bunun için bazı kişi ve politikacılarca, dışlanmaya-etkisizleştirilmeye çalışılıyor, yaptıkları dernek görünümlü başka çıkar şebekelerine maledilmek isteniyor...
9-Emeğin sömürüsüne, doğanın talanına, kültürde yozlaşmaya ve cumhuriyetin kazanımlarına yönelik saldırılara karşı, mücadele ediyorlar.
10-GÜDAP memleketimiz Gümüşhanede ilk sayılabilecek çağdaş bir sivil toplum örgütüdür.GÜDAP'a omuz veren arkadaşları kutluyorum.
Dostlarımızı kutluyor, bu saygın namuslu çıkarsız-kutlu yürüyşün hep sürmesini diliyoruz...