Gazeteciye Yapılan Saldırı Kınandı

Mardin'de İlke Haber Ajansının Muhabirliğini yapan Mehmet Salih Keskin,Mardin'de bulunan bir Özel Hastaneye getirilen ve bakılmadığı iddiası ile baygınlık geçiren bir hastayı görüntülü haberleştirmeye çalışırken hastane görevlilerinin toplu saldırısına uğradı.

      Mardin'de bulunan Gazeteci Cemiyetleri saldırıyı ortak bir açıklama ile kınadı. Gazeteci Keskin'in saldırıya uğradığı özel hastanenin önünde bir araya gelen,Mardin Gazeteciler ve Yazarlar Cemiyeti,Mardin Gazeteciler Cemiyeti ile Mezopotamya Gazeteciler Cemiyeti yöneticileri  ve gazeteciler  ortak bir basın açıklaması yaparak, gazeteciye saldıran hastane  çalışanlarını kınadı.

                             Yapılan ortak açıklamada  Mardin'in hoşgörü şehri olduğuna vurgu yapılarak sağlık hizmeti veren bir kuruluşun çalışanları toplu halde görevini yapmaya çalışan bir gazeteciye saldırmalarının kabul edilir yanı olmadığının altı çizildi. Medeniyetlerin beşiği ve hoşgörü diyarı olan Mardin'de,  son zamanlarda görevi kamuoyunu bilgilendirmek olan gazetecilere; şantaj, tehdit ve bir takım sindirme olaylarıyla gazetecilerin görevlerini yapmalarının engellenmeye çalışılmasını üzüntü verici olarak değerlendirildi.           

Açıklamada 'Yaptıkları haberlerden ötürü önce kaçak elektrik kontrolü bahanesi ile DEDAŞ tarafından iş yerlerine baskın yapılarak sindirilmeye çalışılan gazeteciler, şimdi de özel bir hastanenin önünde haber takibi yaparken tartaklanmıştır.  Nusaybin ilçesinde  öğretmenlik yapan Mesut Çetin,  daha önceden aldığı randevuya rağmen 'mesai bitti, doktor  yok' denilerek kapı dışarı edilen astım hastası eşinin  baygınlık durumunu hastane dışında görüntülemeye çalışan İlke Haber Ajansı Mardin Muhabiri Mehmet Salih Keskin arkadaşımız hastane çalışanları tarafından adeta linç edilmek istenmiştir.

             Önce tehdit edilerek görüntü alması engellenen Gazeteci Salih Keskin arkadaşımız, ağza alınmayacak hakaret ve küfürlere maruz kalmış, ardından da aralarında hastane yöneticicileri, doktor,güvenlik görevlisi  ve temizlikçiler dahil bir grup görevli tarafından darp edilmesi bir hukuk devleti içerisinde kabul edilir bir davranış ve yöntem değildir.

Olay yerinde bulunan ve yediği dayağın etkisiyle fotoğraf makinesi ve kamerası kırılan meslektaşımızın dövülmesi anında olay yerinde bulunan 20'ye aşkın polisin olaya adeta seyirci kalması ise kafalarda soru işaretlerinin oluşmasına neden olmuştur.

 

Yoğun darbelerden kaynaklı, sırtında ve bacaklarında izler ve morarmalar bulunan hasta sahibi öğretmen ile meslektaşımız, Mardin Devlet Hastanesine götürülerek iş göremez raporu almışlardır.

            Yaşanan üzücü hadise ile, gazetecilerin ne kadar zor şartlar altında görev yaptığına bir kez daha şahit olduk. Yaşanan bu üzücü olay aynı zamanda sağlığımızın da ne kadar yanlış ellerde olduğunu görmek için de bir vesile olmuştur.  Maalesef öyle bir noktaya gelinmiş ki; elleriyle şifa dağıtması gereken kişilerin, yine kendi elleriyle  insanların sağlığına zarar edebilecek noktalara kadar gelmiş olmaları düşündürücüdür.' Sözlerine yer verildi.

        

              Mardin Gazeteciler ve Yazarlar Cemiyeti,Mardin Gazeteciler Cemiyeti ve  Mezopotamya Gazeteciler Cemiyeti'nin ortak açıklamasında, gazetecilere yapılacak sözlü ve saldırılara karşı duyarsız kalınmayacağı vurgulanarak, saldırı kınandı.

      Özel Hastane önünde yapılan açıklamaya bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri de destek verdiği gözlendi. Gazeteciler basın açıklamasını n ardından fotoğraf makine ve kameralarını yere bırakarak bir dakikalık oturma eyleminin ardından dağıldı.

 

---

Editor : HaberPanelim.com