Mardin’in Kabala Beldesinde dünyaya kalabalık bir ailenin en küçük oğlu olarak dünya2ya gelen Kasım Alihansoy, Doğu Ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde, çocuğun aile içindeki yerinin, çocukta yarattığı travmaları, aileye anlatılamayan duyguları, isyankarlığa varan davranışların temelinde yatan düşünceleri hem yazdığı kitapta hem de gazetemize anlattı.
“Türk’üm ben, Arabım ben, Kürdüm ben, Süryani’yim ben, dinlerin dillerin, medeniyeti hoşgörünün beşiği olan medeniyetler diyarı Mardinliyim ben..
Aleviyim, Sunniyim, Boşnağım, Çerkezim, Güneydoğuluyum, Doğu Anadoluluyum, İç Anadoluluyum, Marmaralıyım, Egeliyim, Karadenizliyim, Akdenizliyim, Türkiyeliyim, Dünyalıyım ben” diye haykırıyor Kasım Alihansoy.
Çocuklar aile içinde önemsenmeli
Bölgede doğan çocukların gerek anadil gerekse ailenin yapısı itibarı ile şansız olduğuna dikkat çeken Yazar Kasım Alihansoy “Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesindeki çocuklar, önce anadillerini öğreniyor. Arapça ya da Kürtçe. Büyüdükçe Türkçe’yi televizyonlardan ve okulda öğreniyorlar. Aile içinde de son zamanlara kadar hak ettikleri değeri göremediler. Sen çocuksun sus. Biz biliriz sen bilmezsin, söylemleri ile çocuğun önü tıkanıyor, içindeki cevherin dışarıya çıkması engelleniyor. Çocuğun aile içinde konuşma, fikir yürütme, düşüncelerini anlatma hakkı tanınmayınca bu baskı kimilerinde bir ömür sürüyor. Travmalar farklı şekillerde zaman içinde ortaya çıkıyor” dedi
Yeni Yüzyıl Gençlerin Yüzyılı Olacak
Pandemi krizi ile evlerine kapanan insanların, aile içindeki kaynaşma ve dayanışmayı, çocuk, eş ve aile fertlerinin birbiri ile davranış şekillerinin de değişmesine neden olduğunu ifade eden Yazar Alihansoy “ Ben Pandemi krizini fırsata çevirerek kitap yazdım. Evlerine kapanan aileler, aile içi dayanışmayı daha net sağladı. Çocuklar daha iyi anlaşıldı, daha iyi dinlendi. Yeni yüzyılın gençlerin yüzyılı olacağına inanıyorum. Çocuklarımız, gençlerimiz akıllıdır. Büyüklerimiz çocuklarının, gençlerinin yeter ki önlerini açsın, düşüncelerine saygı duysun, hayallerini, umutlarını kırmasın.”diye konuştu
Ben Sevdiğim Kızı Kaçırdım, Çocuklarımla arkadaş gibiyim
Bölgede evliliklerin de ailelerin istek ve yönlendirmeleri ile yapıldığını, bunun da hem mutsuz bir yaşam hem de akraba evliliklerinden doğan engelli çocukların çoğalmasına neden olduğunu ileri süren Kasım Alihansoy “Ailem bir akrabamız ile evlenmemi istedi. Ben o akrabamı kardeş görüyordum. Karşı çıktım, sevdiğim, anlaştığım kız ile kaçtık.Düğün salonumuz vardı, kaçtık diye düğün yapamadım. Şu anda eşimle çok mutluyum. Eşim içişlerinden ben de dışişlerinden sorumluyum. Eşim ile eşit şartlarda eşit haklara sahibiz. Belde de ilk arabayı eşim kullandı. Tepki aldım ama aldırış etmedim. Çocukları okula araba ile götürüyor, market ihtiyaçlarını karşılıyor. Canı sıkıldığında arkadaşlarına, akrabalarına gidiyor. Birbirimize sonsuz güven ve saygımız var. Çocuklarımla da arkadaş gibiyiz. İki kızım bir oğlum var. Çocuklarım istedikleri alanda eğitimlerini sürdürebilirler. İsteyen ressam olur, isteyen tiyatro sanatçısı, isteyen eczacılık, mühendislik veya başka bir alanda eğitim görür. Ben destek veririm, önlerindeki zorlukları aşmalarına yardımcı olurum.” Diye konuştu.
Bir Daha Dünyaya Gelirsem Diplomat olurum
Turizm, petrol ve inşaat sektörlerinde işletmecilik yapan Kasım Alihansoy, lise eğitimini sürdürürken, ailesi tarafından okuldan alındığını ve aile şirketinde çalıştırıldığını söyleyen Yazar Alihansoy “ Açık öğretim lisesin bitirdim. Şimdi de Açık Öğretim Üniversitesinde okuyorum. Hayalimde diplomat olmak vardı hep. Uluslararası arenada barışçıl bir ortam yaratmayı hayal ettim. İnsanlar neden savaşıyor?. Dünya üzerindeki kaynaklar adil bölüşülürse herkese yeter hatta artar. İnanç, etnik köken, ırk ayırımları, ötekileştirmeleri kabul etmek vicdana ve inanca ters düşüyor. Kardeşlik ve barış dünyayı güzelleştirecek etkenlerdir.”
Kitabında en mutlu ve acılı günlerini Alihansoy şöyle anlatıyor; ”Bir trafik kazasında iki abimi kaybettim ve ardından hala kanıtlanmayan bir ihbar ile ben ve iki abim ceza evine girdik. En acılı durumda 9 ay hapiste kaldık. Ailenin, şirketimizin başında kimse yok, yönetici yok. Bu olay bizi çok ama çok üzdü.
En mutlu olduğum konu da ailemden bağımsız, kendi kendime yetecek ve kendi ayaklarım üzerinde hayata tutunmaya başladığım zamandır. Kendi işlerimi kurdum, işyerimde 10 kişiye ekmek kapısı açtım. Eşim ve çocuklarımla dünyanın en mutlu insanlarıyız. Huzur ailede başlar. Aile kenetlenirse üstesinden çıkılmayacak iş yok.”
Dünyaya Haykıran Mardinli Çocuk Kasım Alihansoy, yazarlığın, gözlemlemenin ve toplumsal yara dokunmanın kişide müptelalık yarattığını, ikinci kitabını yazmaya başladığını sözlerine ekledi.
"Mardinli Çocuktan Düya'ya Haykırış" kitabı, akıcı bir dille yazılmış, ele alındığında bir daha bırkılamayacak bir kitap. Alihansoy, kitabının arka kapağına yazdığı şiir ise, oldukça anlamlı "Kimvurduya gitmeyecek yarınlarımız" diyor..
Editor : Mehmet ÇELİK
