
" Sıra dışı bir izdi dünya, büyüdükçe küçüldüğüm. "
Arta kalan kırıntıları toplayıp toplayıp biriktirdiğim, poşette saklıyorum..
Bazen bir fotoğrafı
Bazen mutlulukla geçirdiğim harikulade bir günü...
Yahut bir gülüşü.
Çoğu zaman ise nereden estiğini bilmediğim hüzünlerimi..
Toplayıp durdukça ha gayret birikti, birikecek diyorum.
Bir ben değilim demi bu küçük parçaları birleştirip yapbozlar elde eden ?
Hayat; bizim bitti dediğimiz yerde başlıyormuş... muş... muş...
Bilmiyorum yani, öyle diyorlar.
Bende pek aşina sayılırım, bu sözleri duymaya.
Neyse ki
muş muşlarla bitmiyor cümleler.
Biz yarım kalan günlerden, güzel bir gelecekten bahsedelim de içimiz aydınlanıversin biraz.
Ki ne zaman gelecekten söz almaya kalksam.
Ne zaman ki dudağımın ikliminden umut damlaları aksa.
Hemen aklıma Nazım Hikmet düşüyor.
" İnanın çocuklar inanın, güzel günler güneşli günler göreceğiz. "
?Büyük insanlığın toprağında gölge yok
sokağında fener
penceresinde cam
ama umudu var büyük insanlığın
umutsuz yaşanmıyor.?
Artık diyorum bıraksak bir kenara
- elde var hüzün cümlelerini.
Umuttan söz etsek
Umuda yelken açsak
Şöyle bir güzel kahkahayı patlatıversek.
Büyüsek de küçülsek...