USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

24 Haziran Seçimlerine Bugünden Bakış

22-04-2018

Sunuş;

Ülkemizde seçimlerin ne zaman, nasıl ve hangi yöntemlerle yapılması konusunda uzun yıllar tartışmalara tanık olduk. Aslında bir yıldan daha az sürede iki ayrı seçimin yapılması seçim tekniği bakımından çok doğru değil. Sosyo psikolojik açıdan da doğru değil, ekonomik açıdan da doğru değil.

Öncelikle şunu belirtmekte yarar var; Risklerle dolu bir coğrafi konumda bulunuyoruz. Son derce kırılgan ve kritik bir süreçten geçiyoruz. 15 Temmuz hain FETÖ darbesinin sıcaklığını üstümüzden atamadan, yoğun bir terör, Suriye ve Irak ta yaşanan savaş baskısı altında karmaşık ve manipülatif bir ortam içinde kendimizi bulduk.

Demokratik yönetimlerde seçim olmazsa olmaz bir yöntemdir. Seçim yenilenme, yeni bir ümit ve heyecan demektir.

24 Haziran tarihinde erken bir seçim olacağı netleştikten sonra ilk yapılması gereken işlem seçimle ilgili düzenlemenin bir an önce mecliste karara bağlanması. Yine seçimlerin ekonomik ihtiyacını karşılamak için ek bütçe sağlanmalı. Cumhurbaşkanlığı yeni yönetim sistemi ile yapılması şart olan uyum yasalarının TBMM den bir an önce çıkması gerekir.

24 Haziran erken seçim öncesi TBMM  uyum yasalarını biran önce çıkarmadan seçime gidersek, kim seçilirse seçilsin, Türkiye yönetiminde ciddi sıkıntılar meydana gelir

Örneğin Başbakanın yetkilerinin, yasayla, seçilecek cumhurbaşkanına devredilmesi ile ilgili yasal düzenleme acil olarak çıkmalıdır. Ülke bürokrasinin en tepe ismi sayılan başbakanlık müsteşarının görevini hangi makamın üstleneceğinin belirlenmesi lazımdır. Buna benzer onlarca yasal değişiklik yapılması gerekli.

***

Evet, Türkiye bu koşullarda çok erken bir seçime doğru yol almaya başladı.

24 Haziran Seçim kararını basın toplantısıyla kamuoyuna duyuran Cumhurbaşkanı sayın Recep Tayyip Erdoğan´ın yüz hatlarında bir gerginlik hemen göze çarpıyordu.

Türkiye´yi erken seçime götüren süreci TBMM´nin en küçük partisi MHP ve onun lideri Devlet Bahçeli´nin başlatması belli ki Ak Partilileri huzursuz etmiş durumda.

Ak Parti milletvekillerinden bazısı kapalı kapılar ardında bu kararın bir tezgâh olduğunu ve Bahçeli´nin Ak Parti üzerinde bir oyun planladığını söylerken Muhalif kesimlerde bunun Erdoğan-Bahçeli tarafından çok önce konuşulduğunu, planlandığını şimdi devreye alındığını iddia ediyor.

***

Şimdi temel soru şu.

Ülkemizde ne oldu veya ne olacaktı da baskın bir seçime gidilme ihtiyacı duyuldu.

Bu konuda öne sürülen birçok gerekçe elbette kendi içinde doğru ve tutarlı olabilir.

İYİ partinin seçime girişinin engellenerek MHP´nin oy bandını yukarı taşımadan başlayan Ak Partinin meclis grubu içinde büyük bir huzursuzluk yaşandığı ve doğabilecek Ak Partideki bir parçalanmanın önüne geçilmek için böylesi bir karara gidildiğine kadar bir dizi senaryo Başkent kulislerinde dillendiriliyor.

Ekonomideki kötü gidişat elbette iktidar partisini çok düşündürüyor. Dış politikada ülkemizin büyük bir kıskaç altına alınmak istendiği de görülüyor. ABD-AB ile Rusya ?Çin bloğu arasındaki soğuk savaşta Türkiye üzerinde diplomatik baskının arttığı da biliniyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim kararını açıklarken Suriye´deki ve Iraktaki gelişmelere atıfta bulunması da Ankara´nın siyasi kulislerinde anlaşılamaz ve tuhaf görülüyor.

MHP lider Bahçeli 26 Ağustos günü seçim yapılsın teklifini önerirken ?ülkemizin 2019 Kasımına kadar idare edilmesinde ciddi sıkıntılar olacağını´ beyan etmesi insanlarımızın zihin ve ruh dünyasında güçlü bir tedirginliği tetiklemiş durumda.

Cumhurreis seçimleri ve Milletvekilliği seçimi için partilerde büyük bir telaş ve aceleciliğin doğurduğu çalışmalar hızlandı.

Cumhureis Ak Parti Milletvekilleriyle görüştükten sonra İl ve İlçe teşkilatlarını Ankara´da toplayarak erken seçim kararının nedenleri ve Ak Partinin seçim stratejisini açıklayacak. MHP seçim stratejisini belirleyecek bir kampı Bahçeli başkanlığında icra ederken CHP ise parti içi görüşmeler trafiğine hız vermiş durumda.

Baraj sorunu yaşayan küçük partilerde ise hangi partiyle ittifak yapılması yönünde bir arayışın stresi başlamış durumda. HDP ise bu erken seçime karşı her ne kadar hodri meydan dese de onlarında böylesi bir baskın seçime karşı tam hazırlık içinde olduğunu söylemek güç. Saadet partisinin Cumhurreis adayı ise hala merak edilen önemli bir konu.

CHP-İYİ PARTİ-HADEP-SAADET PARTİSİ arasında ittifakı olur mu olmaz mı?sorusuna net doğru bir cevap vermek bugünden mümkün görünmüyor.

***

24 Haziran Seçimlerine Bugünden Bakış başlıklı inceleme yazımızı bütün sorulara doyurucu cevap vermek için 6 başlıktan oluşturdum.

İnsanlığın var oluşundan beri tüm yaşam zıtlıklar üzerine kurulmuştur.

Acıyı tatmadan tatlının kıymeti bilinmez, Kötüyü tanımadan iyinin ne olduğunu göremeyiz, yanlışları ise ancak doğru ortaya çıkarır.

Bu ilkeden yola çıkarak 24 Haziran erken seçimlerine bugünden bakış etüt çalışmasını sizlerin dikkatine sunarken siz seçmenin vereceği karara bir ışık tutmak adına tarafsız ve objektif bir yaklaşımı ön planda tutmaya çalıştım.

Devamı yarın...