USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

BİRLİKTE YÖNETMEK VE BELEDİYE MECLİSİ

28-03-2019

        Yapılacak yerel seçimler nedeniyle; aylardır sürdürülen kıyasıya mücadelenin nihayet son haftasına gelindi. Dört gün sonra sandık başına gidip yaşadığımız bölgenin 5 yıllık geleceğini belirlemek için belediye başkanı, belediye meclis üyeleri ve mahalle muhtarlarını seçmek için vatandaşlık görevimizi yapacağız. Yuvarlar bir deyimle; kentimizin yerel sorunları ve geleceği yönünde oy kullanacağız.
         Her nedense tamamen yerelle ilgili olacak bu seçime bazı çevreler başka anlamlar yükleyerek adeta dikkatleri başka yönlere çevirme uğrasi veriyor. 31 Mart sonrasinin "ölüm-kalım" öneminde olduğunun altını çizerek; kelime anlamı "var oluş" olan "BEKA" sorunu olarak nitelendirip zaten gergin olan vatandasi daha fazla gererek kafa karışıklığı yaratma çabasında. Kentin temizlik, altyapı,istihdam,turizm,yaşamsal ihtiyaclar gibi sorunları tesbit ve cozme işinin var olusla ne ilgisi varmış gibi....
        Ülkenin genelinde böyle bir hava estirilmek istenirken; Mardin´de böyle bir havanın esmiyor olması Mardin için sevindirici. Mevcut adaylar sadece yerele odaklanarak yapmak istedikleri çalışmaları anlatıp oy isteme gayretinde. Kentte mevcut hoşgörü ortamını zedelemeden vatandaşın oyunu istemekte. Sonuçta seçmen de kentin sorunlarını en iyi saptayıp çözüm uretebilecegine inandığı Parti´nin adayına oy vererek demokratik hakkını kullanacak ve kendisini yerelde 5 yıl süreyle temsil edecekleri belirleyecek.
İşte tam burada karşımıza Mardin´in yıllardır aşamadığı kronik bir sorun çıkıyor. Yerel seçimlerde sadece belediye başkanlarına odaklanan parti yöneticileri ve dolayısıyla seçmenler; büyük bir öneme sahip olan belediye meclis üyeliklerini adeta görmezden gelerek gerekli hassasiyeti gostermiyor. Oysa özellikle birlikte yönetim iddiasında olan partiler belediye meclis üyeliklerine belediye başkanlığı kadar önem vermek zorundadır. Belediyelerin meclis kararlarıyla yönetildiği gerçeğini öğrenmelidir.
         Öncelikle ifade edeyim ki; bu iddiada bulunurken hiçbir partinin meclis üyesinin kişi olarak karşısında değilim. Her şahsiyet benim için değerlidir. Ancak vurgulamak istediğim; bilgi-birikim, uzmanlik, eğitim ve liyakattir. Bu vasıflara uygun kişilerden oluşan belediye meclislerinin başkanın da işini kolaylaştıracağı ve kente daha yararlı ve isabetli kararları verebileceğine inananlardanim. 15-30 arası üyeden oluşan belediye meclislerinin avukatlardan, muhasebecilerden, şehir planlamacilarindan, harita ve inşaat muhendislerinden, mimarlardan, turizmcilerden , eğitimcilerden oluşmasının kente kazanımlarını dusunebiliyor musunuz? Pazar günü oylayacagimiz listelerin hangisinde bu vasıfları taşıyan kaç kişi var?
        Bu eksiklik bu seçime münhasır degildir. Çok eskilerden günümüze kadar gelen adeta teamül halini almış bir uygulamadır. Eğitim düzeyinin çok düşük olduğu yıllarda belediye meclisi üyelikleri daha fazla oy alabilme hesapları yapılarak her büyük aileden bir kişinin alınmasıyla o aileleri taltif etme düşüncesiyle olusturulurdu. Bugün hepsini saygıyla yad ettiğim meclis uyeleri meclis toplantılarında birbirlerine ikram ettikleri tütün tabakasından sardiklari sigaraları tellendirerek keyfine bakıyor, hazırlanan kararları bilahere imzalardi.Egitim düzeyinin biraz daha yükselmesi sonucu bu uygulama biraz daha değişmiş, günümüzde bazı hatırı sayılır kişilerin yanına parti çalışanlarından birkaç isim eklenelerek listeler oluşturulmakta, ne yazık ki bazı gerçekler gozardi edilmekte.