USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Kaşıdıkça Kanıyor

22-11-2022
Yıl 1967
Mardin Lisesi 5. sınıf öğrencisiyiz.
Zamanın Okul Müdürü değerli insan rahmetli Musa Dinçer, beni ve Tevfik Görgülü'yü odasına çağırtarak Tevfik'e hitaben " şu şiiri senin okumanı uygun gördüm, işgüzarlık yapıp gelmemezlik edeceksen şimdiden söyle Semih' e verelim kendisi okusun " dedi. Tevfik'in güven verici sözleri ve davranışları sonucu, ertesi gün şiiri Tevfik Görgülü'nün okuyacağı kesinlik kazanınca odadan ayrıldık.
Ertesi gün pazardı, yani tatil günüydü. Arkadaş kafasını yastıktan kaldırıp pencereden baktığında, sisli ve yağmurlu havayı görünce kafayı vurup uykuya devam etti.
Aynı saatte Müdür bey'in öfke ve telaşla kendisini beklemekte olduğunu düşünmemişti belki.
Şiirin okunacağı an yaklaşıyor, pazar olduğu için ben de gitmemiştim okula. Hizmetli Ammo Tevfik adaşını bulmak için görevlendirilmiş, olunabilecek kahvelerde bile bulamamıştı firariyi.
Çaresizlik içinde okul yerleşkesinde bulunan yatılı pansiyondan apar- topar getirtilen Behzat Batı'dan şiiri okuması istenir. Hem hazırlıksız olduğu ve hem de heyecanını atamadığı için, Behzat şiiri istendiği gibi okuyamamıştı.
Tören bitmiş, herkes dağılmış, öfkesi yüzünden eksilmeyen Musa bey'in ne yapacağını, Tevfik'i nasıl bir son beklediğini merak ediyordu herkes.
Pazartesi ; Tevfik sınıfa girmeden önce müdür odasında misafir ediliyor, odada nasıl bir işlem gördüğü hâlâ bilinmiş değil.
Hatıralarda kalan ; daha sonra sınıfa giren Okul Müdürümüz rahmetli Musa bey'in; aynı zamanda sınıf başkanı olan Tevfik'e ithafen "sınıf başkanlığını namusuyla yapacak biri yokmu?" sorusu kalmıştı.
Uzun uzadıya anlatmaya çalıştığım o unutulmaz gün 21 Kasım Mardin'in Kurtuluşu töreninin, hava muhalefeti nedeniyle açık alanda yapılamadığı için Mardin Lisesi Kapalı Salonunda yapıldığı gündü.
Tam 55 yıldır her 21 Kasım günü ; kurtuluş günü kutlamalarının tarifsiz hazı ile birlikte hafızamda canlanan bu anıyı yaşarım dün olmuş gibi.
Varsın isteyen istediği senaryoları kurgulayıp algı operasyonunu sürdürmeye çalışsın.
12 yıldır yapılmış bir yanlışlık her yıl 21 Kasımda yeniden kaşınmaya çalışılsa da ; on yıllar boyu yapılan kutlamalar unutturulamaz.
Savunulmaya çalışılan bu yanlış uygulamaya neden gerek duyulduğunu hâlâ ben de, benim gibi düşünen çoğunluk ta anlamış değiliz.
" Atalarımızın, dedelerimizin diplomatik dehalarına ve cesaretlerine atfen Onur Günü olması gerek " diyerek bu yanlışa imza atanlara soralım : " Atalarımızın, dedelerimizin diplomatik dehaları ve cesaretleri, Kurtuluş Günü olarak kutlandığı zaman hiç mi sayılmıyordu ?
" İşgal fiilen gerçekleşmediği için ve işgal edilmeyen şehrin kurtuluş günü olmaz " diyen sevgili arkadaşlar ; işgal edilmekten kurtarılmış olması, o şehrin kurtuluş günü olması için yeterli değil mi ?
Yazışmalarda ve konuşmalarda kullanmasını pek istemediğim bir tabirle devam edeyim.
Keşke : yetki aşımı yapılarak alınmış olan ve aslında yok hükmünde olan bu belediye meclisi kararından önce mevzuata daha bağlı, daha dikkatli ve konuyla ilgili bilgi ve belgelere daha sağlıklı kaynaklardan ulaşmaya çalışılsaydı.
Keşke ; İstiklâl Madalyasının TBMM tarafından Atatürk'e verildiği 21 Kasım 1923 tarihinde ; Kurtuluş Savaşı sırasında Urfa, Antep, Adana ve Maraş'ın kurtuluşlarında önemli destek veren Mardin'in unutulmayarak o günün Mardin'in Kurtuluşu olarak Atatürk tarafından uygun görüldüğü ve resmiyet kazandığı gerçeği bilinseydi.
Keşke ; 21 Kasım'ı Mardin'in kendi kendine bayram yapmadığı, Cumhuriyetin bir değeri olarak kabul edildiği göz önüne alınsaydı.
Bunların dışında, belediye meclisi Onur Günü kararı aldığında keşke maddi hatalarda bulunmasaydı .
Belediye çalışanına 25.10.2010 tarihinde yazdırılan müracaat dilekçesi, 5.5.2012 tarihli Resmi Gazetede yayınlanacak olan karar referans alınarak belediye meclisinde 3.11.2010 tarihinde yani 8 gün sonra karara bağlanıyor.
Hadi diyelim ki; 21 Kasım'ın seneler boyu Mardin Kurtuluşu olarak kutlanması kabul edilemez bir hata ve bunun mutlaka Onur Günü olarak değiştirilmesi büyük bir zorunluluk.
Değişmesi gereken bir mahallenin adı belediye meclisince değiştirilmeyip halk oylamasına, referanduma gidilerek değiştirilmişken ; aynı uygulama bu çok önemli (!) konuda neden uygulanmadı acaba ?...
Daha önceleri görkemli ve coşkulu törenlerle kutladığımız 21 Kasım Mardin Kurtuluşu'nun, Onur Günü adı altinda Hükümet Konağı önünde dizilerek kutlanmasını büyük bir çoğunluk içine sindiremiyor.
Büyuk bir çoğunluk, Sayın Vali ve aynı zamanda Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mahmut Demirtaş'ın bu konuda çalışmalar başlatıp , yapılmış bir hatayı düzeltme duyarlılığı göstereceğine inanıyor ve bekliyor.