20 yılı aşkın süredir sırtında taşıdığın hükümetler, hep üvey evlat gözüyle baktı sana.
Hep çantada keklik olarak gördü seni.
Başka kulvarlara iyi kötü yapılan iyileştirmeler sana yapılmadı.
Asgari ücretliye, memura yapılan maaş zamlarından mahrum bırakıldın.
Her geçen gün biraz daha zorlaşan yaşam koşullarında ezilmeye mahkum edildin.
Zorunlu harcamaları bile karşılayamaz duruma getirildin.
Bir anda açlıkla karşı karşıya kalma noktasına geldiğinin farkına vardığında , serzenişte bulunup söylenmeye başlayınca ;
20 yıl sırtında taşıyıp destek verdiğin için ezilmiş diğer kesimlerin bazılarından "beter ol' bedduasına maruz kaldın.
Beddualar tuttu ,
her geçen gün biraz daha beter oldun.
Beraberinde başkalarını da "beter ettirdin".
Bir seferlik verilecek olan 5 bin liralık ikramiyenin bile adaletten uzak dağıtılır olacağı kararından sonra ;
65 yaş üstü kişilerin toplu taşıma ücretinden muaf olduğu uygulamasının kaldırılmasıyla yediğin bir sağ kroşeyle nakavt oldun şimdi?
Emeğinin karşılığını bekleyen bir "emekli iken ;
sadaka bekler gibi yardım bekleyen bir e(K)mekli oldun.
Toplu taşıma ücreti ödemeden çarşı-pazara gidip ihtiyacını göremez duruma geldin.
Bir parktaki ağacın gölgesinde aldığın simitle bir bardak çay içemiyorsun artık.
Bankta oturup arkadaşınla sohbet imkânın bile kalmadı.
Evdeki divan kaldı bir tek arkadaşın, boylu boyunca uzanıp yatacağın.
Zaman zaman gazetedeki bulmacaları çözmeye çalışırken ; "dünyanın en yüksek tepesinin adı neydi, 6 harfli" diye yardım bekleyeceksin mutfakta yemekle uğraşan hayat arkadaşından.
Torun gelmişse ; "isim-şehir-hayvan-bitki" oyunu oynarsınız belki.
Zühal Topal'ın "yemekteyiz" programını izler, bol bol geyik muhabbeti dinlersiniz bazen.
Maç izlemeyi seviyorsanız, maçın başlamasını beklersiniz saatlerce.
Ve de kıvrılıp yatarken ; uykuya daldığınızda üstünüzün örtülmesiyle uyanacaksınız belki.
Beter olun diye beddua edilmişti ya !.
Maddi olarak beterin beteri olduk ta ;
manada da beter olmuş muyuz acaba?...
