Büyük bir karmaşanın tam gaz yol aldığı siyaset meydanında , karşılıklı suçlamalarla dolu polemikler yetmezmiş gibi ; paranın vermiş olduğu şımarıklıkla güç zehirlenmesi yaşayanların , gerçek kilolarına bakmaksızın , hadlerini aşarak bazı çıkışlar yaptıklarını görüyoruz.
Haddini bilmezlerin sonuncusu , bugün sosyal medyada yaptığı paylaşımla 2023'te yapılacak seçimler için Cumhurbaşkanlığı adaylığını açıklayan Cem Uzan oldu.
2002 yılında aile şirketleri olarak birçok sektörde sahip oldukları mal varlığının vermiş olduğu maddi zenginliğin gölgesinde siyaset sahnesine inen Altın Çocuk (!) Cem Uzan.
O yıllarda süregelen siyasi boşluk nedeniyle arayış içinde olan ciddi bir seçmen kitlesinin duygularını istismar ederek ; kurmuş olduğu Genç Partiyle seçimlere katılıp, 66 gün gibi kısa bir propaganda süreci sonrası 2.5 milyon oyla elde ettiği %7.25 oranını yakalayıp, barajı aşamadığı için meclise giremeyen Cem Uzan.
Başkalarının tekerine soktuğu çomak sonrası tüm mal varlığına el konan, yurt dışına kaçarak gıyabi yargılanan Cem Uzan.
2009 yılından beri siyasi sığınmacı olarak Fransa'da yaşamakta olan Cem Uzan.
Güç zehirlenmesi yaşadığı günlerde bile ; kantara çıkmayıp gerçek ağırlığını öğrenme ihtiyacı duymamış haddini bilmez Cem Uzan.
İşte bu Cem Uzan ; açıklamış olduğu adaylık sonrası programını , yol haritasını , yapmayı düşündüklerini anlatmaya çalışırken ; bir kez daha haddini aşıp Mardin ile ilgili küstahça düşüncelerine öncelik vermiş.
Adam, Cumhurbaşkanlığı seçimini kazandığında Mardin'i Las Vegas misali kumar ve eğlence merkezi yapacakmış.
Bu sektör milyar dolarlık döviz kazandırıyormuş.
Dünya kumar piyasasında rekabeti Mardin ile gerçekleştirecekmiş.
Ermenistan'dan, Gürcistan'dan ve birçok Avrupa ulkesinden gelecek turistlerle Mardin'i turizm cenneti yapacakmış.
Önce sorayım Cem efendi : Neden Mardin ?
Sonra bu müthiş projen (!) için hakkettiğin karşılığı ben vereyim ; HADİ ORDAN...
Cem Uzan ;
Herhangi bir hukuki sakıncası olmayan ve koşulları uyan her vatandaş gibi senin de Cumhurbaşkanlığı adaylığın mümkündür.
Ancaaak !...
Hezeyanlarına yenik düşerek ve kendince müthiş bir proje olarak kabul ederek Mardin'i eğlence ve kumarla anılan bir turizm merkezi yapma isteğine yine aynı tabirle sesleneyim: HADİ ORDAN...
Mardin'i düşündüğün şekliyle turizm cenneti yapma isteğini gerçekleştirmen için; sahneye ilk çıktığında ihtiyac duymadığın kilonu öğrenmen için bir kantara çıkman gerekecek.
O zaman öğrenebileceksin kilonun kaç para ettiğini.
Anlaşilan bilmiyorsun, öğrenmek te istememişsin Cem Uzan ...
Mardin ; yüz yıllardır fen ve bilimle anılmış bir kent.
Ev sahipliğini yaptığı tüm dini inanca sahip insanların; taassuptan uzak bir şekilde dinlerini yaşadığı, inançlarına sahip çıkabildiği, gerektiğinde usulüne göre eğlenmesini bildiği , uygar bir kent.
Ebul-ulâ Mardin'i, Hanna Dolabani'yi, Aziz Sancar'ı ve daha nicelerini sinesinde barındırıp dünyaya kazandıran bir kent.
Ve sen Cem Uzan ;
Bu gerçekleri bilmeden, Mardin'i kumar ve eğlenceyle anılan bir kent yapma düşünceni haddini aşarak yapıyorsun.
Sen iyisi mi ; Las Vegas fikrini kendine sakla.
Yapmış olduğu bu talihsiz açıklama nedeniyle; Cem Uzan'a gösterdiğim bu tepki sonrası ; Mardin'in eğlence turizminin hakim olduğu bir kent olarak bilinmesinde , geçmiş yöneticilerin payı olduğunu da belirtmek durumundayım.
Mardin'de turizm hareketini başlattık ama sürdürmesini bilmedik.
Bir alan çalışması gerektiğini düşünemedik.
Altyapısı hazır olmayan bir girişim olduğu için bu işin adını koyamadık.
Kolayına kaçıp , vur patlasın- çal oynasın türü sokak turizmini ön plana çıkardık.
Oysa yapılması gereken ;
Planlı-programlı çalışmalar sonunda turizm hareketini 12 aya yayacak şekilde Mardin turizmini ;
1 - İnanç Turizmi,
2 - Kültür Turizmi,
3 - Kongre Turizmi ekseninde isimlendirip bu şekilde yol almaktır.
Özeleştiri hakkımı da kullanmış oldum bu arada...
