İki gündür sosyal medyanın gündemi iki konu üzerinde yoğunlaşmış. Açtığınız her sayfanın içeriği aynı.
Biri;
Metin Gürak Paşa'nın YAŞ kararıyla Genel Kurmay Başkanlığına atanma haberi,
Bir diğeri;
Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekim Yardımcısı Erhan Sanmak'ın hastane çalışanlarına yönelik gönderdiği mesajda kullandığı üslup.
İlkinde;
habere duyulan memnuniyet ile, duygu yüklü kutlama ve hayırlı olsun dilekleri.
Ben de, Metin Gürak Paşa'yı üstlenmiş olduğu Genel Kurmay Başkanlığı görevi nedeniyle içtenlikle kutluyor, üstün başarılar temenni ediyorum. Yeni görevinin ; kendisine, Mardin'e ve tüm ülkeye hayırlara vesile olması diliyorum.
İkincisinde;
Hastane çalışanlarına gönderdiği iki ayrı mesajda kullandığı üslup nedeniyle, bazı sivil toplum kuruluşunun ve vatandaşın Başhekim Yardımcısı Erkan Sanmak'a tepki dolu ifadeleri.
Hastanenin her günkü durumu karşısında hiç duyarlı olmayı düşünmemiş Başhekim Yardımcısı arkadaşımız ; Mardin'de bulunan Sağlık Bakanı Yardımcısı Hüseyin Kürşat Kırbıyık'ın hastaneye gelecek olması nedeniyle görevini hatırlamış olacak ki, hastane çalışanlarına iki değişik mesaj gönderip gereğinin yapılmasını istemiş.
Doktorlara ;
"Bakan Yardımcısı Sayın Hüseyin Kürşat Kırbıyık'ın hastanemizi ziyaret edecek olması nedeniyle, kılık kıyafet konusunda hassasiyet göstermenizi rica ediyorum" mesajını gönderirken,
Diğer çalışanlara ;
"Yangın merdivenlerinde çöp ve sigara izmariti gördüğümde affetmem gereğini yaparım. Yaka kartı takmayanı, kılık kıyafetine dikkat etmeyeni, hastanede terlikle dolaşanı görmeyeyim cezalandırırım"
Doğru bir iletişim kurmakta zorlanan Başhekim Yardımcısı Sanmak, doktor arkadaşlarına yönelik mesajında ; Türk sinemasının siyah-beyaz filmler dönemindeki babacan komiser Hulusi Kentmen gibi olmaya çalışırken ; diğer personel için "asarım-keserim-biçerim" tavrıyla Cibali Karakolu'nun eli coplu Bekçi Murtaza'sı olmayı tercih etmesi bir yönetici için kabul edilir bir durum değil.
Nitekim, konu hakkında açıklamada bulunan Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) yöneticileri ; bu üstenci tavrın kabul edilemez olduğunu belirterek "sağlık kurumlarının her köşesinde daha nitelikli sağlık hizmeti vermek için uykusuzluğumuz, açlığımız ve terimiz var. Böyle bir yaklaşımı, böyle bir üslubu hakketmiyoruz" ifadelerini kullandı.
Başhekim Yardımcısı keşke ; hastanedeki eksiklikler, yanlışlıklar, ihmaller konusunda sadece birileri geleceği zaman değil de, sürekli aynı duyarlılığı gösterme erdemini gösterse. Ama asarak-keserek-biçerek değil.
Bir yöneticinin, hele hele doktor olan bir yöneticinin Bekçi Murtaza rolünü oynamaya çalışmasının tepkileri bayağı fazla oldu.
Sağlık Müdürü'ne pek söyleyecek birşey yok. Çünkü söz konusu gelişmelerin yaşandığı hastane ; Türkiye'nin ilk ve tek hangi kuruma ait olduğu bilinmeyen Eğitim ve Araştırma Hastanesidir.
Evet, şaşırmayın.
Girişteki kocamaaaan "Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi" yazılı tabelanın bir ucunda Sağlık Bakanlığı, diğer ucunda Mardin Artuklu Üniversitesi logoları var.
Bunu geçtik.
Kabul edilemez bu davranış karşısında Başhekim'in reaksiyonu ne oldu merak ediyorum.
