Sevgili Mehmet Çelik,
Nesrin Aykaç ; Mardin'in gururu olmuş Ebru Baybara Demir'in başarı öyküsünü yazmanı istediğini söylediğinde , önce zor olacağını belirterek çekinmiş , daha sonra yazmışsın.
Hem de harika yazmışsın.
İyi ki yazmışsın. Teşekkürler...
Kolayı herkes başarır.
Önemlisi ; tuttuğu herşeyi koparmış olan Ebru gibi güçlü ve zor birini yazabilmektir.
Keşke ; yıkama-yağlama işini kendine görev edinmiş birileri ve kendini allandırıp pullandırıp anlatma hastası olanlar da şifa bulup yazılması gerekenleri yazmayı denese...
XXX
Başarılı çalışmalarına her gün bir yenisini ekleyerek onlarca ödül almış Ebru Baybara Demir'in; hepimizi gururlandıran son başarısını Mehmet Çelik'in yazısından öğrendim.
Geçen yıl son 10 kişi arasına kaldığı , gastronomi dünyasının Nobeli sayılacak kadar prestijli olan Basque Culinary World Prize 2023 Ödülünün sahibi olmuş Ebru.
Bu büyük başarısını kutlayıp , Mardin'e kazandırdığı onur dolayısıyla teşekkür etmek adına ben de birşeyler yazmak istedim bu arada.
Daha önce yazılmışlarla birlikte Mehmet Çelik'in de yazdıklarıyla en iyi şekilde anlatılan bu değerli iş insanımızın başarı öyküsüne değişik bir perspektiften bakarak Ebru Baybara Demir'i tanıyalım.
Gastronomiden, tarımsal çalışmalara, sosyal yaşantının gerektirdiği sorumluluk projelerine kadar giriştiği her konuda ; o işin mahiyetinden çok, o işin kaç kişinin hayatını değiştirebileceği anlayışıyla hareket eden Ebru, başarısının kaynağında bu düşüncenin hakim olduğunu her fırsatta söyleyebiliyor.
Kendisinin bu anlayışı, almış olduğu 2023 Bask Dünya Aşçılık Ödülünün gerekçesinde ;
"TÜRK AŞÇI EBRU BAYBARA, GASTRONOMİDEN KÜLTÜREL, SOSYAL KALKINMA VE BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİK ÜZERİNE BAHİS YAPAN, BÖLGEDEKİ GÖÇ KRİZİNDEN CANLANDIRMA GİRİŞİMLERİNDE 20 YIL BOYUNCA YER ALDIĞI HAKLI NEDENLERLE 2023 BASK DÜNYA AŞÇILIK ÖDÜLÜNE LAYIK GÖRÜLDÜ" şeklinde ifade ediliyor.
Ebru Baybara Demir'in başta gastronomi olmak üzere, tüm girişimlerinde birinci önceliğinin Mardin'in tanıtımı ve değerlerinin korunması olduğunu , ticari beklentinin sonradan geldiğini Cercis Murat Konağı girişiminde görebiliyoruz.
Büyük ve zahmetli uğraşlar sonrası , yerli-yabancı konuklara hizmet verecek duruma getirdiği tarihi binadaki restauranta ; bu sektöre daha fazla cazibe kazandıracak, albenisi olan, moda halini almış yabancı dillerden oluşan bir isim vermeyi düşünmeden, tarihe sahiplenerek ve geçmişteki şahsiyetlere saygı duyarak konağın eski sahibi Cercis Murat adının verilmesini tercih etmesi saygın bir düşüncenin ürünüdür.
Ebru önceliğini ; konuklarına sunduğu yemeklerde tamamen Mardin mutfağına bağlı kalarak özenle hazırladığı yerel yemeklerde de görmekteyiz.
Ekonomik tasarruf olsun diye; ketçaplardan, mayonezlerden, katkı maddeler içeren çeşitli soslardan faydalanmayı hiç düşünmeden; emek harcayarak yerel bitkilerden, sebze ve meyvelerden oluşturduğu tamamen natürel çeşnilerle yerel yemeklere doğal lezzetini vermeyi sağlamıştır.
Basit gibi gözüken , ama büyük masraf ve emek gerektiren bu uygulaması Cercis Murat Konağı'nın marka olmasını sağlayan öncelikli faktördür.
Her başarının arkasında ikinci birinin olduğu gerçeğinden hareketle kesinlikle ifade etmek gerekir ki ; Ebru'nun onur verici bu başarısının arkasında da eşi Fatih hep var olmuştur.
Fatih kardeşimiz, tüm projelerinde eşinin arkasında durmayı bilmiş, desteğini her zaman vermiş biri olarak hep anılmakta.
Başarı ve teşekkürler Ebru,
Teşekkürler Fatih.
XXX
Galiba haklıymışsın Mehmet Çelik.
Çok ta kolay değilmiş Ebru Baybara Demir'i yazmak.
Yazdıkça bir şeyler eksik kalıyor sanki..
