Yüzyüze eğitim başlar mı başlamaz mı derken , başlama kararı çıktı , okullar açıldı ve zil çaldı nihayet.
Hem velilerde hem öğrencilerde bir telaş.
Aslında velilerde de tatlı olması gereken telaş, pek te arzulanan gibi değil. Oldukça yüklü servis ücretleri , pahallı olan kitap ve kırtasiye , el yakan giyim eşyalarının fiyatı , tatlı telaş yerine acılı bekleyişe dönüşüyor.
Çocuklardaki telaş oldukça tatlı.
Okula yeni başlayacaklar ; anne ve babalarından daha çok görecekleri öğretmenlerini, yeni yeni edinecekleri arkadaşlıkları, sahibi olacakları defter kitap ve renkli-renkli kalemleri ; bunlarla çizeceği resimleri, yazacakları ısimleri heyecanlı bir bekleyiş içinde.
Bir üst sınıfa veya okula başlayacaklar; yeni müfredatlarını, yeni öğretmenlerini, yeni arkadaşlarını tanıma heyecanını yaşıyor.
Bunlardan biri de bizim Demir. Sevgili torunum.
4+4+4 garabetinin ilk ayağını sene sonu giydiği cübbe ve kep sonrası bitirmiş, ikinci 4 yıllık eğitime başlayacak.
Sabah kendisini uğurlarken , gözlerinden okuduğum sevinç ve mutluluk ifadeleri beni 60 yıl öncesinde ortaokula başlayacağım güne götürdü.
Taranmış saçlarıyla pırıl-pırıl marka kıyafetleri tamamlayan spor ayakkabısı ve içinde tableti, kulaklığı bulunan çantasıýla kendimi aradım onda.
Bulmam mümkün değildi.
Bütün koşullar değişmişti zira.
Belli bir okul disiplini, belli bir öğrencilik profili vardı o zamanlar . Şimdilerde her ne kadar o disipline, o öğrenci giyim kuşamına " çocukta kişilik gelişmesine engel oluyor " gerekçesiyle karşı geliniyor olsa da ; bizler o öğrenci profilinden fazla rahatsız olmuyorduk.
Örtaokul ve lise öğrencisi maddi durumu ne olursa olsun ; üç numara saç traşı, kravat , şapka ve temiz olması kaydıyla yeni veya eski fark etmez pantolon-ceket kuralına uyma zorunluluğu vardı. Ayakkabının yeni olması şart değildi, yeterki boyalı olsun. Çocukta kişilik gelişmesine engel oluyor diyenler ; şu andaki öğrenci kılık kıyafetine de bakarak ; öğrenci olduğunu belli eden tek tip görünümlü öğrencilerin kişiliklerini kazanamadiklarını sòyleyebiliyor mu ?
Üç numara kesilmiş saçlarla, sarı kordelalı şapkayla ve kravatla tamamlanmış ceket-pantolondan oluşan elbiseyle ortaokula başladık, aynı profille liseden mezun olduk.
Terzi rahmetli Necmi Ölçenoglu'nun marifetli elleriyle babama ait ters yüz edilip küçültülmüş takım elbiselerini çok giydim. Öğrenci olduğum bilinsin diye şapka da giydim, kravat ta taktım.
Kişilik gelişmesi tamamlanmış biri olarak ; şu anda ki öğrenci profilinden rahatsızlık duyuyorum.
Saçı sakalı uzun biribirine karışmış, pantolonun üstünde sallanan üst düğmeleri açık gömlekle bağı göbeğe kadar inmiş kravatlı , kulaklarından hiç çıkarmadığı kulaklığın bağlı olduğu cep telefonlu , ağzında sigarası olan erkek öğrencinin eğitime ne derece motive olabileceğini merak edenlerdenim.
Kaşı gözü boyalı, model model saçlı, dizüstü eteği, bağrı açık gömleği, uzaklardan hissedilen parfüm kokulu, kulaktaki kulaklığa bağlı pahalı cep telefonlu kız öğrenciler varsın eğitim öğretimden nasibini almasın ; bu görüntüsü yeter ki kişiliğinin gelişmesine engel olmasın (!)
