İçinde bulundukları ortam, yaşam koşulları, huzur ve umut eksikliğinin yaratmış olduğu etkenler nedeniyle seçmen ;
en bıkkın,
en müşkülpesent,
en kararsız dönemini yaşamakta.
Yaşadıklarıyla ; burnunun ucuna konmuş sineği bile kovamayacak kadar bezgin olan seçmen, önümüzdeki en yakın seçimde kullanacağı oyun rengi için hiç olmadık kadar zor bir dönemden geçmekte.
Bunun adı ;
bıkkınlık mı,
kızgınlık mı,
umut kaybı mı bilinmez ama ;
sonuçta kimsenin sandıklara koşup , önüne konacak isimlere tıpış-tıpış oy vereceğe benzemiyor.
Son tespitlere göre 64.197.419 olan seçmen sayısından ;
vatandaşlık hakkı verilmiş ve ciddi bir rakam teşkil eden "sığınmacı kardeşlerimiz" ile,
alev topuna dönmüş ortamı göremeyecek kadar görme yetisini kaybetmiş, partisindeki entrikaları ve yanlışları görmezden gelmeyi başarmış, takım tutar gibi partili olan fanatikleri ayrı tuttuğumuzda ; geriye kalan milyonların 2024 Yerel Seçimlerindeki tavrının, tarihi bir ders çıkaracak nitelikte olacağı büyük bir olasılık.
Görünen o ki ;
belli güçlerin seneler boyu üzerinde çalıştığı ve semeresini büyük ölçüde aldığı,
"oyumuzu verecek başkası mı var"
"buna vermeyip, şuna mı verelim" şeklinde sloganlaşmış ifadeler ve ;
"din karşıtlığı"
"terör yanlılığı" gibi yalan ve iftiralara dayalı algı operasyonlarının dönemi sona ermiş ,
seçmenin ;
gördükleri,
yaşadıkları,
maruz kaldığı olumsuzluklar karşısında ; iktidarıyla ve muhalefetiyle her kesime yönelik oluşan güvensizlik,
"al birini vur ötekine"
dönemini başlatacağa benziyor.
Seçmenin şu andaki halet-i ruhiyesi bu.Zaman çok şeylere gebe.
İktidar partisi Cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerinin ardından, ara vermeksizin yerel seçim çalışmalarını devam ettirme çabasını sürdürürken ; özellikle büyükşehir belediyelerini kazanıp yitirdiği güveni yeniden kazanmak için, hükümet olma avantajlarını bile kullanmakta.
Tüm Bakan ve yardımcıları; "Şehir Buluşmaları" adı altında gerçekleştirdikleri toplantılar nedeniyle sık sık şehir ziyaretlerinde bulunup vaatlerini sıralamakta.
Peki muhalefet cenahı ne yapıyor ?
Kimi bozulmuş imajını düzeltme uğraşı vermek isterken ; yanlışın üstüne bir başka yanlışla gittiğinin farkında olmayacak kadar şaşkın.
"Değişim" isterken, nelerin değişmesi gerektiğini ya bilmiyor, veya bilmezden geliyor.
Kimi ; kendilerine parti olabilme şansını sağlayanlara minnet borcunu ödemek yerine, pişkinlikle ve kabadayılık edasıyla hakaret etmeyi sürdürecek kadar pervasız.
Gelişmelerin odağında olan ve varlığının devamı için sürekli haklı bir mücadele içinde olan kimileri ; isimlerden isim beğenme aşamasında.
Kimi kilosunun bile farkına varmamış şekilde atıp tutarken ; bir başkası yeni yeni kimlik arayışında.
Partilerine verilmiş isimle örtüşmeyen bir görüntü oluşturmuş mevcut siyasi partilere, güvensizlik duyma aşamasına gelmiş seçmenin kendilerine oy vermesini isteyenlerin kimi ;
* Hiç olamış aklık-paklık meziyetini kazanma niyeti bulunmayanlar,
* İsmini aldığı Cumhuriyetin temel değerlerine sahip çıkmayı bile beceremeyen, geçmişin mirasından bahsederken mirasyedi olduklarının farkına varmayanlar,
#"iyi-kötü-çirkin" üçlüsünün ilkini kendine düstur gördüğü halde, diğer iki unsurun tercihi içinde olanlar,
* Geçmişi karanlık olup, henüz rüştünü ispat edememişken gelecekten umut devşirmek isteyenler,
* Kendi keline sürecek merhemi olmayıp her türlü hastalığa deva olacaklarını iddia edenler,
* Eskiden yarattığı refahı hatırlatarak yeniden refah yaratacak olanlar,
* Mutsuzluktan bir türlü kurtulamamışken sürekli saadetten bahsedip mutlu modunda gözükmek isteyenler,
* Ve de kendilerine has figürleriyle ortalıkta dans etmeye çalışan minikler...
Üstü kara bulutlarla örtülü bulunan ülkenin bu kasvetli havasında geleceğini arayan insanımız ; bu ahvâl ve şerait içinde nasıl ve ne ölçüde beklediğine kavuşabilir ?..
2024 Yerel Seçimlerinde son yılların en az oy kullanma sayısıyla tanışacağız gibi.
Hayırlara vesile olsun...
