Ankara bu günlerde bizleri bayağı seviyor.
Gevşemiş ilişkileri sağlamlaştırmak için mi acaba ?
Geçen hafta Numan Kurtulmuş,
Bugün Şeref Malkoç. STK bileşenleri olarak ; meslek odaları, dernek ve vakıf yöneticileri , ayrıca basın mensuplarıyla birer toplantı yaptı.
Numan Kurtulmuş,AKP Genel Başkan Vekili sıfatıyla, Şeref Malkoç ise Kamu Denetçiler Kurumunun Başdenetçisi olarak, kurumunun AB ile ortak çalışmasını yaptıkları İNSAN HAKLARININ KORUNMASI VE TANITIMINDA KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMUNUN ROLÜNÜN GÜÇLENDİRİLMESİ IÇIN TEKNIK DESTEK PROJESİ'nin tanıtımı vesilesiyle iki ayrı toplantı düzenledi.
STK'ler ile yapılan günün ikinci toplantısında; temasının özünde " insan hakları " olmasına rağmen , insan haklarının kıyısından köşesinden bile geçmeden , insan hakları hariç herşey konuşuldu.
Katılımcılar 3 dakika ile sınırlı konuşmalarında; genel,bölgesel,kişisel sıkıntılarını bir bir anlattı.
9 yaşındaki ilkokul öğrencisinin okulunun karşısındaki parkın eksikliklerinden ,
Çekilen su sıkıntılarından,
Gelen turistlerin camilere uygun kıyafetle girmesi isteğinden,
Dolmuş güzergahlarından,
İçkili mekânların engellenmesi konusundan,
Yolların bozukluğundan,
Çevreyolu ihtiyacından,
Benzer başka konulardan konuşanların dışında ;
Başdenetçi Malkoç'un siyasi konuşma yapılmaması arzusuna rağmen , AKP yönetimini öven konuşmalardan tutun , AKP'nin Belediye Meclisi Üyesi olan Sakatlar Derneği Baskani'nin engelli haklarını sağlayan AKP hükümetine teşekkür konuşmalarına kadar herşey konuşuldu, insan hakları hariç.
Adeta bir serbest kürsü formatında geçen söz hakkı bölümünde en fazla söz alan muhtarlar oldu. Her fırsatta Vali Demirtaş ile konuşma fırsatı bulan muhtarlar, muhtemelen daha önce iletmiş oldukları sorunları bile bir daha dillendirme gereği buldu.
Toplantıya vesile edilen proje ile ilgili tuhaf bir ayrıntı hemen dikkat çekiyordu.
AB tarafından finanse edildiği bildirilen projenin adı : İNSAN HAKLARININ KORUNMASI VE TANITIMINDA KAMU DENETÇİLERİ KURUMUNUN ROLÜNÜN GÜÇLENDİRİLMESİ İÇİN TEKNIK DESTEK PROJESİ...
Insan haklarının tanıtımı ne demek ?
İnsan hakları, muhtemelen kızılderililer tarafından bile bilinen, özellikle İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin imzalanması sonrası, tüm dünyanın bildiği önemli argümanlardan biridir. Bilindik bir argümanı ciddi bir proje ile tanıtmaya çalışma ifadesi bir yapıya yerleştirilmek istenen yanlış bir taş gibi duruyor.
Dünyanın birçok yöresinde hissedilmekte olan insan haklarının ihlali konusu ciddi boyuttadır.Iste tam burada yapılması gerek olan, insan haklarinin tanıtılması değil tanınmasını sağlamaktır.
Her bir tarafta yaşanmakta olan nice sıkıntıların altında insan hakları ihlalleri yatmakta olduğu bilinciyle " tanınması " vurgusunu her daim yapma zorunluluğumuz var.
Oysa ; insan hakları konulu bu toplantı yapıldığında; konuşulması gereken insan hakları yerine başka başka şeyler konuşulurken ; televizyonlar çatışmada agir yaralanan bir uzman çavuşun ambulans gitmediği için arkadaşlarının kollarında hastaneye yetiştirilmek istendiği haberini vermekteydi.
Bir kez daha çok önemli bir konuyu kullanarak, hatta sabote ederek , başka başka şeylerin konuşulduğu siyasi amaçlı bir toplantı daha geçirdik.
Toplantı amacının dışına çıkıp, ilgisiz şeyler konuşulduğu için; sormak isteyip te soramadiğim üç sorum vardı, bari burada sorayim :
1- Başdenetçi Şeref Malkoç , Kamu Denetçileri Kurumu'nun yapısı ve işleyişi konularında bilgi verirken ; Mardinden Kuruma 2000 şikayetin gittigini ifade etti. Bu sikayetler genellikle hangi konularda idi ve kaç tanesi çözümlenebildi ?
2- Adli yargının verdiği kararların bile zaman zaman uygulanmadığı Turkiye'de, Kamu Denetçiler Kurumu'nun vereceği karar ne derece etkili olur ?
3- Şu andaki toplantıyı örnek alarak ; gerçek görevi kamu yönetimi ile vatandaş arasındaki sorunu çözmek olan Kurum'un şu anda oldugu gibi vatandaşin sorunlarini dinlemek gibi ikinci bir gorevi var mı ?
Benimki , sabote edilmiş bir toplantida edindigim izlenimlerin dışa vurum sekliydi.
