USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Bir Yazarın Güncesi/ Virginia Woolf

13-04-2020
 

?Söz uçar, yazı kalır?

 

          Yazmak, kalemin içini dökmesidir kağıda. Sadık bir dinleyicidir kağıt, kalemden dökülen her sırrın sabırlı ortağı. Günün herhangi bir zaman diliminde kalem için hazırdır. Kalem de, öyle ulu orta kimseye dökmez içini, kağıdın  sadıkane tavrına kayıtsız kalamaz.

            Günceler bir nevi insanın kendisiyle söyleşmesidir. Virginia Woolf´un  günceleri de içinde adı geçen insanların varlığından dolayı sağlığında yayımlanmayacak kadar onun için özeldi.

           20. Yüzyılın önemli yazarlarından Virginia Woolf, öldüğünde ardında kendi el yazısıyla yazmış olduğu 26 defter bırakmıştı. Bu defterlerde 27 yıl boyunca neler yaptığını, kimlerle vakit geçirdiğini, hayatından geçen insanları ve bu insanların onun üzerinde bıraktığı etkiyi  kısacası hayatına dair hemen hemen her şeyi kaleme almıştır.

          Kocası Leonard Woolf , Virginia´nın 1915´ten  öldüğü sene olan 1941 yılına dek tuttuğu günlükleri  1953´te A Writer´s Diary  (Bir Yazarın Güncesi) ismiyle kitaplaştırarak onun yakından tanınmasına sebep olmuştur. Aslında Virginia hayattayken  Hogarth Press adında bir basımevi kuran Leonard, hayattayken gösterdiği vefayı, ölümünden sonra da göstermiş ve günlüklerinin kitap haline getirilmesini sağlamıştır.

          Bir kayıt defteri niteliği de taşıyan eserde, Virginia Woolf´un yazdığı ve  yazmayı düşündüğü kitaplar da yer almakta. ?Bir Yazarın Güncesi´ için  Leonard Woolf ; ?26 cilt günce yazısını dikkatle taradım, parçalar seçtim ve elinizdeki ciltte onun kendi yazarlığına göndermede bulunan hemen her şeyi topladım?  ve ? üç farklı alıntı çeşidini de kapsadım. Birincisi onun, güncesini kendi yazarlığını denemenin ya da sınamanın bariz bir yolu  olarak kullandığını gösteren bazı bölümler. İkincisi, dolaylı ya da dolaysız  kendi yazdıklarını ilgilendiren bölümler ve son olarak da, Virginia´nın okumakta olduğu kitaplar  hakkında yorumlarda bulunduğu belli bölümlere yer verildi? demiştir.

           Virginia Woolf  bir güncesinde  ?günce yazmanın yazma sayılmayacağını söyleyeyim. Çünkü demin geçen yıla ilişkin yazdıklarımı okudum da öyle hızlı hızlı, gelişigüzel dörtnala gidişim dikkatimi çekti? diyerek  bu günceleri yayımlama derdi  taşımadığını fakat ?Çok bıkkın, yorgun, moralsiz,  ve küskünüm.  Bu yüzden  burada duygularımı ifade etme özgürlüğü tanıyorum kendime.? İfadesiyle de neden duygularını bir günce ile yazıya döktüğünü dile getirmektedir.

           ?İnsan okurken olanca dikkatini vermeli ya da her satıra, her imaya gereken ağırlığı vermeli? diyen Virginia Woolf, okurların dikkat etmesi gereken şeylere işaret etmekte.

           Virginia´nın; ?neden hayat böyle trajik, neden böylesi bir uçurumun üzerindeki daracık bir kaldırım gibi. Aşağı bakıyorum başım dönüyor; sonuna kadar nasıl yürüyeceğim, bilemiyorum. Her şeyin bir uçurumun üzerinde uzanan daracık bir kaldırım olduğu duygusu da olmasa içimde.  Ateş yanıyor, ışığım bir çayırın ortasına bırakılmış fener gibi karanlıkta yanıyor?  sözleriyle  geçirdiği buhranlı günler yansıyor kalemine.

           Virginia Woolf´un ; psikolojik sorunları 13 yaşında annesini kaybetmesiyle başlamıştır. Akabinde okula gidemeyişi travmasını tetiklese de babasının kütüphanesine kapanıp saatlerce kitaplarla vakit geçirmesi onu geliştirmiştir. 1905´te  Times Literary Supplement´te yayımlanan  eleştiri yazısı ile yazarlığa ilk adımı atmıştır. Feminist olan İngiliz yazar, sıra dışı karakteri ve eserleri ile edebiyat dünyasında etki bırakmıştır.

           Velhasıl, ?Bir Yazarın Güncesi´ beyninizde fırtınalar koparabilir. Bu fırtınalarda  savrulmamanız dileğiyle iyi okumalar.