USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Mardin'li yönetmen Mehmet Sait Tunç'dan bir başarı daha.

21-10-2022

BASMANE MİSAFİRHANE.

 Bu hafta İzmir'deki en önemli etkinliklerden biri "Basmane ve Çevresi Tarih, Kültür, Sanat ve Arkeoloji günleri". Bir hafta sürecek festival çeşitli etkinlikleri kapsıyor. Dün gece izlediğim "Basmane; Misafirhane" belgeseli İzmir büyükşehir Belediyesi'nin sponsorluğunda Yönetmen Mehmet Sait Tunç ile görsel ve kurgu yönetmeni Çetin Karaşahin'in ortak çalışması.

Belgesele geçmeden önce semti tanıyalım.

 Basmane İzmir'in kadim semtlerinden biri. Birçok ayrılığa birçok kavuşmaya, yaşanmışlıklara tanık olmuş Basmane Tren istasyonunun bulunduğu semt. Bir zamanlar şehrin tüm bağlantılarının bu semtteki Basmane Tren istasyonu ya da bir zamanlar yakınında bulunan Basmane otobüs garı üzerinden yapılması nedeniyle çoğu İzmirlinin anıları arasında yerini almıştır. Bir yanında Agora antik kenti bir yanında Fuar ile sırtını Kadifekale’ye dayayan Basmane birçok kültürden insanların gelip geçtiği arkalarında  unutulmaz izler bıraktığı kadim bir semttir. Bir zamanlar birçok dinin birçok etnisitenin uyum ve dayanışma içerisinde yaşadığı geleneksel bir yer.

 Bugün çoğu ömrünü tamamlamış konutların, dükkânların bulunduğu bu semt geçirdiği büyük değişimin ardından hala güzelliğini sıcaklığını korumakta. Sokak aralarında dolaştığınızda sizde bıraktığı duygu aynen korunmayı bekleyen bir çocuk, kurtarılmayı bekleyen bir sokak kedisinin acınası durumu gibi içinizi acıtan bir hüzün ve burukluk taşıyor. Bu güzel semt neden bu hale geldi demekten kendinizi alamıyorsunuz.

 Semtin yeni sakinleri hem yurt içinden göçenler hem de yurt dışından gelen mülteciler yani Afrikalılar, Suriyeliler ve diğerleri. Evlerin çok eski ve bakımsız olması nedeniyle en ucuz kiralara ancak bu semtte rastlanması nedeniyle tercih edilmesine sebep oluyor. Bir zamanlar elit tabakanın oturduğu bu semt yeni çaresiz yoksul kişilerden oluşan sakinleri ile yürekleri yakıyor. Yeni sakinleri ile adeta yeni bir kültür oluşturuyor.

 Bütün iç acıtan görüntüleri yansıtmasına rağmen Basmane Misafirhane belgeseli bir görsel şölen niteliğinde. İzledikçe bir yandan geçmişi anımsarken bir yandan hüzün duyuyorsunuz, bir yandan da konunun gündeme getirilmesinden dolayı seviniyorsunuz.

Başta İzmir Büyük Belediyesi başkanı Tunç Soyer'in ve bağlı birimlerden oluşan ekibinin katkılarıyla çok iyi işler başarıldığını görüyorsunuz. Mültecilerin barınma sorunları ile ilgilenmeleri en temel ihtiyaçlarını gidermeye çalışmaları gerçekten takdire değer. Örneğin kapalı bir hamamın rica ile tekrar faaliyete geçirmek burada yaşayan ihtiyaç sahibi kişilerin banyo ihtiyaçlarını karşılıksız gidermek onlara karşılıksız kuaförlük hizmeti vermek ve onların giysilerine tedarik etmek gerçekten takdir ve teşekkür gerektiriyor.

Bu arada mülteci derneklerini de akademisyenlerin gönüllü katkılarını unutmamak gerekiyor.

 Bu belgeselin baş kahramanı İzmirli gazeteci Orhan Beşikçi. Kendisi bu belgeselde rol alırken hem bölgeyi tanıtıyor hem de bu bölgede yaşamış ünlü kişileri, semtin geleneklerini, tarihini giderek her şeyini anlatıyor. En takdir edilecek nokta ise Orhan Bey'in hala bu semtte oturması bu semte gönül vermesi.

Belgeselde rol alan diğer kahramanlar Esat Erçetingöz, Atilla Köprülüoğlu, Okan Akgenç, İlyas helvacı, Cem Seyhan Ünbay, Mehmet Gülümser, Alaaddin Gürırmak anlattıklarıyla belgesele değer katmışlar.

Büyük bir keyifle izlediğimiz belgeselin sonunda tekrar buraya gelme bu sokakları gezme kararı aldık. Bir yandan da İzmir Belediyesi'nin burayı bir kamusal alana dönüştürme projesine çok sevindik.

Emeği geçen herkese teşekkürler.