USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

S´ÖZ ALTI

02-08-2016

Kavrandıkça hayatı güzelleştiren o kavramlar hiçbir zaman Modernist olma hevesi taşımaz ve taşıttırmaz?

Umursamazlık gibi bencil egoya kurban verilmesine rağmen o hevese kapılmazlar. Sormak ve sorulma ihtiyacı güden su ve ekmek kadar kutsal olan bu gereksinimler elbette ki; ?acı ve ihtiyaçlarımızdır??

Nefes alan her canlının yegâne yakıtı olan bu iki kanatsız meleğe geniş bir parantez açmak mümkündür.

Dünya gibi sorunlu bir alanda kişisel, toplumsal ve ulusça; savaşların, zulümlerin, yoksulluğun cirit attığı bu zamanda vicdanı değerli kılan bu iki zahir kavramın yüceliği avuç içi, hatta gökyüzü kadar ayandır.

Bir insan ya açtır ihtiyacının sorulmasını bekler ya da incinmiştir yarası derindir acısı sevilsin, sarılsın ister?

Kuşkusuz eşitsizliğe, haksızlığa hedef olan bu insanlara acı ve ihtiyaçlarını sormak yerine acının kimliğine bakarak davranmak onlar için en acı ikinci yıkımdır.

Unutulmamalıdır ki acının kimliği İNSAN dır?

Duyarsızlık ve umursamazlığın ana vatanı olan Medeniyetsizliği ayrı bir kefeye koyuyorum. Ki bu geniş açının çözümü algıda oldukça kolay, gaflete düşenler için ise çözümlemesi oldukça zordur. Ve bu tip insanlar kendi burnunun ucundan başka hiçbir yeri görmediği için yaşamın idrakinin tadına varamazlar.

 Kimyan mı bozulur?

Ruhun dörtte birini bağışlasan

Şebboy eksen gördüğün her yaraya

Sevgi notalarına iyi niyeti giydirsen

Diz çöksen hatalarının önünde

Kanaya kanaya toplasan can kırıklarını

Vitrinde duran köstekli saat gibi

Azıcık da sabretsen

Acele işine şeytanı hiç karıştırmasan

Yağmur olup şefkat yağdırsan

Islatsan coğrafyasını kimsesizliğin

Saçlarını okşayarak tarasan

İmanını gevretsen sersefilliğin

Dirensen şirin uykuya

Çaresizlik uyumadan, sen uyumasan?

 

Tımarhanelik mi olursun?

Aklın dörtte ikisini bağışlasan

Cehaleti, ırkçılığı ahmaklığa doyursan

Kulağına küpe olsan bencilliğin

Aklın ücrasından kaçanı kovalasan

Zulmün kırbaç izlerinin hesabını

İttifaksızlardan çıkarsan

Ayyuka çıkan haysiyetsizliğin kitabında

İlk ve son paragraf sen olsan

Kendine inanmaktan usanmasan hiç

Uyuklayan vicdanın önünde nöbet tutsan

Ders verdiğinden ders alsan birazcık

Köstek yerine destek olsan.

Kendine olan saygın için

Kimsenin ekmeğine kan doğramasan

?

Cennet mi kurur?

Gönlünün dörtte üçünü bağışlasan

Dergâh olsan cümle canlıya

Verdiğin nefesi almadan

Aldığının fazlasını dağıtsan

Secde edip durmasan paraya pula

Kursakta Halil İbrahim sofrası kursan

Gelene gidene han olsan

Aldığınla insan, verdiğinle ihsan olsan

Misafirine safir olsan

Seyyah olsan k´aleme

Gün´ahın vebalini hiç sırtlamasan?

Saki değil baki olsan

Yandıkça aşk olsan,

Yanıldıkça yol alsan