USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

YEŞİL ENERJİ ve TASARRUF

09-08-2022

Haftanın konusunu seçtikten sonra ani değişiklikler yapmak zorunda kaldığım günlerden birindeyim. Bugünkü konuyu birkaç arkadaşımın eski günlerimizi anlatan nostaljik yazılarından sonra belirledim, yazıyı yazmam için beni yüreklendiren Mehmet Çelik'e de teşekkür ederim.

Semih Hocaoğlu köşe yazısında Mardin'in elektriksiz olduğu günlere değinmiş, o günleri anlattığı yazıyı okurken adeta minimalist bir yaşamın bile tercih olabileceğini düşünmekten kendimi alamadım, o günleri adeta yeniden yaşadım.

 Mehmet Beşir Ayanoğlu Mardin'in eski kasaplarını anlattığı yazısında o günlerde evlerde buzdolabı olmaması nedeniyle etlerin nasıl günlük alındığını, nasıl günlük tüketildiğini ve koşulların piyasayı nasıl belirlediğini çok güzel anlatmış hatta eski kasapların isim listesini bile yapmış. O günleri düşündüğümde yine enerji fakirliğine rağmen hayatın sürdürülebilirliğine hiç şaşmadım. Çünkü ben de o günleri yaşayanlardan biriyim. Bugün evlerimizde beyaz eşya sayısı arttıkça arttı, bu durum işimizi, hayatımızı kolaylaştırmasına rağmen daha zor yaşıyor, daha çok iş yapıyor gibiyiz. En azından baş etmek yönünden zorlanıyoruz.

 Okuduklarım düşünürken yeşil enerji ve sürdürülebilirlik açısından enerji kaynaklarını yazmak istedim. Nereden başlamalıydım? Tabii ki yeşil enerji denilen yenilenebilir sürdürülebilir enerji kaynaklarının neler olduğunu hatırlatmakla. Yeşil enerji doğal kaynaklardan elde edilen anlamında kullanılmasına rağmen tükenmeyen ve sürdürülebilirliği olan enerji kaynakları olarak tanımlanmaktadır. Yeşil enerji kaynakları güneş, rüzgâr, biyokütle, jeotermal, dalga enerjisi gibi doğada kendiliğinden var olan kaynaklardır. Bunların başında kullanımı artık çok yaygın olan güneş enerjisi geliyor. Özellikle ısınmada ve aydınlatmada elektrikten daha ucuza mal olan enerji kaynaklarını kullanmak hem ekonomik hem yaşam pratiği açısından çok önemli. Artık binaların çatılarına güneş enerjisi panelleri ile yapılması çok akıllıca.

 Rüzgâr enerjisi de iyi bir yeşil enerji kaynağı örneği. Bazı coğrafyalara çok uygun olan bu enerji de yine rüzgâr gibi tükenmeyen bir kaynaktan elde edildiği için sürdürülebilirlik özelliğini taşıyor.

Enerji kaynaklarının çevreci olmasının da önemi çok büyük. Yerleşim birimlerinin kendi enerjilerini üretmeleri ve üstelik ucuza üretmeleri düşüncesinin devlet için bir kazanç olacağını düşünenlerdenim. Devletin bu önerileri desteklemesi gerektiğini düşünüyorum. Özetlersek yeşil enerji projeleri desteklenmelidir.

 İkinci bir konu da mevcut enerji kaynaklarının kullanımında tasarruf etmemiz. Hem ev içi hem şehir bazında mevcut enerji kullanımında tasarrufu özendirici, destekleyici tedbirler alınmalı. Özellikle yerel yönetimlerin abartılı aydınlatmalar konusunda daha radikal kararlar alması gerektiğini düşünüyorum. Bu yazıyı yazmamın nedeni de bu sabah Mardin kalesinin bir altın taç gibi görünmesi için sarf edilen  elektriğin gereksizliğini bir yorumda yazmış olmam. Söylediğim her sözün arkasındayım. Daha önce kale bu kadar aydınlatılmadığı zamanlar herhalde öcülerden korkmuyorduk. Mahalle sokaklarında elektrik direkleri olmadığı günleri de gördük. Abartmayalım beyler, hani savurganlık haramdı? Mevcut parasal kaynaklarının da doğru kullanılması, kamunun öncelikli yararına kullanılması hedefimiz olmalı.