USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
GÜNDEM

GAP Eylem Planı Tanıtım Toplantısı

Davutoğlu, Mardin Artuklu Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi`nde düzenlenen Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) Eylem Planı Tanıtım Toplantısı`nda yaptığı konuşmada, dünyanın büyük bir ekonomik krizden geçtiğini, 2008`den bu yana sarsılan ekonomik dengeleri

GAP Eylem Planı Tanıtım Toplantısı
08-03-2015 20:47
Google News

Başbakan Ahmet Davutoğlu,  "Kurlarda gözlenen dalgalanma, Türkiye`nin iç şartlarından ve Türkiye ekonomisi şartlarından daha çok avro-dolar paritesinde gözlenen bir dalgalanmayla ilgilidir. Bununla ilgili de dakika dakika dünyadaki trendi takip ederek en doğru adımları atıp bu dalgalanmalardan Türkiye ekonomisinin etkilenmemesi yönünde çabamızı sürdüreceğiz" dedi.

Davutoğlu,  Mardin Artuklu Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi`nde düzenlenen Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) Eylem Planı Tanıtım Toplantısı`nda yaptığı konuşmada, dünyanın büyük bir ekonomik krizden geçtiğini, 2008`den bu yana sarsılan ekonomik dengelerin hala rayına oturmadığını söyledi.

Ciddi bir durgunluk içinde olan Avrupa ekonomisini canlandırmak için atılan adımların istenilen sonuçları vermediğini bildiren Davutoğlu, dünyada gayrisafi milli hasılanın ortalama büyüklüğünün ortak gayretlere rağmen yüzde 2`ye çıkarılamadığını belirtti.

Dünya ticaretinin son dönemde en düşük ivmesinde seyrettiğini dile getiren Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Bu tablo dünya için küresel ekonomi için gerçekten karamsar bir tablo görüntüsü çizebilir ama aynı dönemde dünya ekonomisinin daraldığı 2002-2014 yılları arasında ya da küresel ekonomik krizin yaşandığı 2008`den bu yana olan dönemde istikrarını hiç bozmadan sürekli bir kalkınma trendi yaşamış ülkelerin başında Türkiye Cumhuriyeti geliyor. Bunda Sayın Cumhurbaşkanımızın başbakanlığı döneminde sağlanan siyasi istikrarın, halka duyulan güvenin, demokrasiyle ekonomik kalkınma arasına kurulan sağlam irtibatın büyük payı var. 12 yılı aşkın bir süre istikrarlı şekilde devam eden bu çizgi 62. Hükümet`in kurulmasından sonra Sayın Cumhurbaşkanımızın, başbakanlıktan cumhurbaşkanlığı makamına geçmesi benim de ağır bir emaneti üstlenmemden sonra hükümet programımıza da yansıyacak şekilde yeniden Türk ekonomisinin restorasyonu anlamına gelecek ikinci hamle dönemini başlattık."

Başbakan Davutoğlu, 12 yılı aşkın süredir AK Parti iktidarları döneminde sağlanan büyük niteliksel sıçramanın hemen hemen ekonominin bütün alanında görüldüğünü vurgulayarak,  "Şu anda dünyanın en büyük 7. tarım ülkesiyiz, Avrupa`nın en büyük tarım üreticisiyiz, turizmde de 6-7. sıralardayız. İlk ona girdiğimiz birçok özel ve sektörel alanlar var" diye konuştu.

Davutoğlu, 2023 hedefleri doğrultusunda Ar-Ge çalışmalarının yoğunlaştığı, özellikle insani kalkınma boyutunun daha da tahkim edildiği sektörel dönüşümlerle ülke ekonomisinin daha uzun soluklu direnç unsurları kazanacağı bir çerçeveye oturtmaya gayret ettiklerini bildirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"62. Hükümet`in ekonomi programını açıklarken bu programın 8 aylık geçici bir hükümet programı değil, daha önceki sağlam ve istikrarlı başarılı dönem sonrasında 2023`e giden 8-9 yıllık bir program çerçevesinde ele aldığımızı ifade ettik. Geçtiğimiz aylarda 25 büyük sektörel dönüşüm ve bin 350 eylem adımını Türkiye`nin genelinde kamuoyu ile paylaştık. Son olarak da İngiltere`de, İsviçre`de ve bu hafta da New York`ta yaptığımız çalışmalarla da hem küresel ekonomideki gelişmeleri muhataplarımızla paylaştık hem Türkiye`deki istikrarın ve ekonomik kalkınma hedeflerinin yabancı yatırımcılar nezdinde de cazip bir şekilde devamını sağlamak üzere bu 25 sektörel dönüşüm programı çerçevesinde atacağımız adımları dünyanın en önemli yatırım kuruluşlarıyla ele alma imkanı bulduk." 

-"Bütçe dengeleri bakımından hiç sorunumuz yoktur"-

Başbakan Davutoğlu, New York`tan döndükten sonra ekonomideki son gelişmelerle ilgili Merkez Bankası, SPK ve Hazine Müsteşarlığı yetkilileri ile görüştüğünü anımsatarak, şunları kaydetti:

"Bu çerçeveyi veriş sebebim şudur: Dünyada gözlenen ekonomik dalgalanmalar ne olursa olsun bu ekonomik dalgalanmalar karşısında Türk ekonomisinin direnç gücü çok yüksektir.  Bunu kamuoyu ile paylaşmak isterim. Şu anda dünyada bütçe açığı bağlamında en iyi durumda olan ülkelerden biriyiz. Yüzde 0,7 sadece. Biz iktidarı aldığımızda bu yüzde 10 civarında idi. Bu yüzde 0,7 Avrupa Birliği`nin ortalamasının üçte birinden daha azdır, dörtte biri kadardır. OECD ortalamasında da aynı şekilde daha geridedir. Bu anlamda bütçe dengeleri bakımından hiç sorunumuz yoktur, bankacılık sistemimiz son derece sağlamdır. Bankacılık sisteminin direnci tüm bu şoklarda açıkça kendini göstermiştir. Özellikle kurlarda gözlenen dalgalanma Türkiye`nin iç şartlarından ve Türkiye ekonomisi şartlarından çok avro-dolar paritesinde gözlenen bir dalgalanma ile ilgilidir. Bununla ilgili de dakika dakika dünyadaki trendi takip ederek en doğru adımları atıp, bu dalgalanmalardan Türkiye ekonomisinin etkilenmemesi için çabamızı sürdüreceğiz."

-"Taviz vermeden yolumuza devam ediyoruz"-

Başbakan Davutoğlu, finans ve bankacılık sektöründeki gelişim ve değişim ne olursa olsun bir ülkenin ekonomisinin ana damarının üretim ve reel sektördeki genişleme olduğunu hatırlattı. 

Üretemeyen ülkelerin Avrupa`da nasıl darboğazlara girdiğinin son dönemde görüldüğünü belirten Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Küresel ekonomide yaşanan gelişmeler ne olursa olsun bu gelişmelerde Türkiye ekonomisi dirençlidir ama ne olursa olsun biz üretim odaklı reel sektör ve kalkınma odaklı perspektifimizden taviz vermeden yolumuza devam ediyoruz. 2 hafta önce DOKAP Eylem Planı`nı açıklamıştık. Şimdi GAP Eylem Planı`nı açıklıyoruz. Önümüzdeki dönemde KOP ve DAP eylem planlarını açıklayacağız. Türkiyemizin her yerinden gelen ekonomik dinamizmi küresel ekonomiye taşıyacak bir perspektifi muhafaza edeceğiz. Zamanlama itibarıyla bunlar başlı başına bir mesai niteliği taşımaktadır. Kervan yolunda yürümektedir, kimse bu kervanın istikamet değiştireceğine ya da yolda duraklayacağına dayalı hesap yapmamalıdır.  Bu kervanın en önemli odağı da Türkiye`nin her yerine yayılan üretim perspektifimize dayalı kalkınmadır."

Geçen yıl yüzde 3 kalkınma sağlandığını, bunun hedefin biraz gerisinde kaldığını dile getiren Davutoğlu, "Ama yüzde 3 kalkınma Latin Amerika`nın takriben 3 mislidir. Avrupa`daki kalkınma yüzde 2,3 civarındadır. Diğer G-20 ülkelerin de yüzde 2 civarındadır.  Bu şunu gösterir: Türkiye bütün kriterlerin üstünde kalkınma sağlıyor ama bununla da yetinmiyoruz. Mutlaka kalkınmamızı istikrarlı şekilde sürdürecek GAP gibi projelere verdiğimiz önemi ve istikrarlı yürüyüşü devam ettireceğiz" diye konuştu.

-Çözüm Süreci-

Başbakan Davutoğlu, Çözüm Süreci`nde çok önemli bir aşamaya gelindiğini, sürecin bu aşamasında silahların tümüyle terk edilmesine dayalı bir açıklamanın söz konusu olduğunu anlatarak, "Çözüm Süreci öncesi 30 yılda yaşadıklarımız Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde neredeyse iliklerimizi sömüren bir etki yapmıştır. Toplam kaybımız savunma ve güvenliğe ayırdığımız kaynaklar bağlamında 400 milyar doları geçmiştir. Toplam yıllık gayrisafi milli hasıladaki kaybımız 30 yılı aşkın bir süre, yüzde 0,5 daha az kalkınma. Sadece terör bağlamındaki problemler dolayısıyla" değerlendirmesini yaptı.

Terör ve şiddet ortamı değişmediği zaman teşvik paketinin neticelerini almakta zorluk yaşandığını vurgulayan Davutoğlu,  6-7 Ekim olaylarının bölge ekonomisine vurduğu darbenin, diğer dış etkilerin getirdiği sonuçlardan çok daha fazla ve ağır olduğunu söyledi. 

"Bölgedeki barış ve demokrasi ile ekonomik kalkınma arasında irtibat vardır. Bugün Sayın Kılıçdaroğlu`nun demeci dikkatimi çekti. `Demokrasi ilgi çekmediği için seçimlerde ekonomiye dikkatleri çekeceğim` diyor" ifadesini kullanan Davutoğlu, şunları söyledi:

"Şunu bilemiyor: Ekonomiyle demokrasi arasında doğrudan irtibat var. Demokrasinin olmadığı yerlerde ekonominin rasyonel gelişmesi mümkün olmaz. Girişimciliğin olması için özgürlüklerin olması lazım, özgürlüklerin olması için demokrasinin olması lazım, demokrasinin olması için barış ortamının olması lazım. Güvenlik, özgürlük, kalkınma, bunlar bir ülkeyi ayağa kaldırır."  

 Başbakan Davutoğlu, Türkiye`de 2006-2013 döneminde girişim sayısının yüzde 48 oranında arttığına dikkati çekerek, şu bilgileri verdi:

"Yani tam dünya ekonomisi krize girerken girişimcilik bizde yüzde 48 artmış. Teşvik sistemimizde Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin yer aldığı 6. bölgede ise bu oran yüzde 108 olmuş. Aynı dönemde girişimcilerin cirosu Türkiye genelinde yüzde 152 oranında artmış,  6. bölgede ciro artışı ise yüzde 364 olarak gerçekleşmiştir. Yine aynı dönemde Türkiye geneli istihdam artışı yüzde 58 olurken, 6. bölgede istihdam artışı yüzde 159 olmuştur. Bu rakamlar Doğu ve Güneydoğu Anadolu da özellikle son yıllarda yaşanan canlanmayı ortaya koyuyor.

2002 yılında bütün bölgede GAP bölgesinde toplam ihracat 690 milyon dolardır. Yani 1 milyardan aşağıdır. Mardin`de toplam bir yıllık ihracat 23 milyon dolar civarındaydı. Sadece geçen Ocak ayında ihracat 58 milyon dolar. Bir ayda 2002`nin 2,5 misli ihracat artışı sağlanmış.  Şu anda Mardin`in 2014 ihracatı 930 milyon dolar. Yani 2002 yılında bütün GAP bölgesinde 690 milyon dolar ihracat yapılırken şimdi bir tek Mardin`de yılda 930 milyon dolar ihracat yapılıyor. 2014 yılında ise bu rakam 9,3 milyar dolar olmuş. yani 2002 de 690 milyon dolardan 9,3 milyar dolara ulaştık. Bugün açıklayacağımız eylem planı ile bunu 2018 de 22 milyar dolara çıkarmak istiyoruz. 8 havaalanı ile bölgedeki bütün illerin hava ulaşımını sağladık. Batman Adıyaman ve Mardin havaalanlarına yeni terminal binaları yaptık. Diyarbakır Havaalanı terminal binasını tamamlamak üzereyiz.  2003 yılı öncesinde bölgede 98 kilometre toplamda otoyolu ağı vardı. 2015`te bu 291 kilometreye, 288 kilometre bölünmüş yol ise 2 bin 172 kilometreye çıktı. Bu altyapı devrim mahiyetinde bir değişimdir. Ben 2001 yılında ailemle bütün bu bölgeyi gezdiğimde gördüğüm tablo ile şimdi bizzat gözlemlediğim fark muazzamdır. Bu da bütün engellemelere, şantiyelere yapılan saldırılara ve 6-7 Ekim olaylarında olduğu gibi yaşanan olumsuz gelişmelere rağmen gerçekleşmiştir."

Toplantıya, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu da katıldı


      Başbakan Ahmet Davutoğlu, "GAP bölgesi yatırımlarının toplam kamu maliyetleri içindeki payı 2002`de yüzde 5`ti. Bizim dönemde bu yüzde 10,5`e çıktı. Burada da durmayacağız. İkinci eylem döneminde de yaklaşık 26,7 milyar lira kamu yatırımı yapacağız" dedi. 

Başbakan Davutoğlu, Mardin Artuklu Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi`nde düzenlenen Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) Eylem Planı Tanıtım Toplantısı`nda yaptığı konuşmada, küçükbaş hayvancılık işletmelerini desteklemek için yeni bir program uygulayacaklarını belirtti.

Su ürünleri üretimini artırmaya yönelik destek programları geliştireceklerini bildiren Davutoğlu, sanayi ve ticaret alanında, sanayi altyapısının temelini oluşturan organize sanayi bölgeleri ve sanayi siteleri yatırımlarına devam edeceklerini söyledi. Başbakan Davutoğlu, ihtiyaç duyulan illerde tarıma dayalı ihtisas organize sanayi bölgelerine ağırlık vereceklerini, bölge sınır kapılarını özellikle Habur Sınır Kapısı ve diğer sınır kapılarını güçlendireceklerini ifade etti.

KOBİ`lere yönelik finansman imkanlarını, kredi garanti fonundan teminat miktarını, yararlanan işletme sayısını artıracaklarını belirten Davutoğlu, "Başta GAP bölgesi olmak üzere toplamda 43 ilde kullandırılabilecek bir girişim sermayesi fonuna işlerlik kazandıracağız. Üretici örgütleriyle tarım işletmelerine sağlanan faiz indirimli yatırım ve işletme kredilerini yaygınlaştıracağız" diye konuştu. 

Enerji alanında, Ilısu Barajı ve HES projesini tamamlayacaklarını, proje tamamlandığında bin 200 megawat kurulu güç ile ortalama 3 bin 833 küp gigawat saat elektrik üretileceğini anlatan Davutoğlu, Cizre Barajı ve HES`i özel sektörle yapacaklarını, proje tamamlandığında 240 megawat kurulu güçle ortalama bin 208 gigawat saat elektrik üretileceğini kaydetti.

-"Maden envanterini hazırlayacağız ve yatırımcılara sunacağız"-

Başbakan Davutoğlu, Mardin ve Şırnak doğalgaz boru hattı inşaatlarını tamamlayacaklarını, doğal kaynaklar ve yenilenebilir enerji alanında doğal kaynak, sanayi ve enerji hammade potansiyellerini araştıracaklarını, maden envanterini hazırlayacaklarını ve yatırımcılara sunacaklarını belirtti.

Karacadağ ve Tektek Dağları çevresinde jeotermal kaynak tesbiti yapacaklarını bu kaynağı termal turizm ile seracılıkta kullanacaklarını vurgulayan Davutoğlu, Karacadağ bazaltlarının tektonik olarak incelenmesi ve potansiyelinin tespiti projesini tamamlayacaklarını dile getirdi.

Davutoğlu, bölge illerindeki üniversitelere özel enerji araştırma programları uygulayacaklarını, turizm alanında GAP bölgesi turizm master planında önerilen yeni proje ve faaliyetleri hayata geçireceklerini aktardı.

Birecik Baraj Gölü Nehir Turizmi Projesi`ni hazırlayacaklarını, alt projeleri tamamlayacaklarını, bölgeyi turizm çekim merkezi haline getirmek amacıyla "GAP Bölgesi Turizm Odaklı Tanıtım ve Markalaşma Projesi" uygulamalarına devam edeceklerini bildiren Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Safvan Bin Muattal, Veysel Karani ve Tillo gibi ziyaret yerleri, Hasankeyf, Diyarbakır surları, Karkamış Sulak Alanı, Midyat ve Savur, Göbeklitepe, Cudi gibi önemli mekanların uluslararası düzeyde tanıtımını yapacağız. Diyarbakır surlarının ve İçkale yapılarının onarımı teşhir ve tanzim işleri ve çevre düzenlemesini bitireceğiz. Göbekli Tepe ören yeri giriş meydanı ve gezi güzergahı uygulama projesini hayata geçireceğiz. Cizre İçkale`yi müze ve park alanı olarak değerlendireceğiz. Adıyaman Kral Yolu Projesi ve Tuz Han`ı, Batman Mor Kiryakus Manastırı, Gaziantep Dülük Antik Kenti, Kilis Oylum Höyük Açıkhava Müzesi, Mardin Anıtlı Kilisesi, Moralin Manastırı gibi kültür varlıklarını turizme kazandıracağız."

-"17 bin 64 yeni derslik yapacağız"-

Eğitim alanında bütün eğitim kademelerinde fiziki ve beşeri altyapıyı geliştirecek ve fırsat eşitliğini sağlayacaklarını anlatan Davutoğlu, okul öncesinde, ilk ve ortaöğretimde toplam 17 bin 64 yeni derslik yapacaklarını söyledi.

Davutoğlu, mevcut okullar bünyesinde 63 zenginleştirilmiş kütüphane kuracaklarını, mevcut 66 kütüphane binasının da rehabilitasyonunu sağlayacaklarını belirtti.

Bölge üniversitelerinde uluslararası öğrenci sayısını artırmak amacıyla Türkiye Bursları, ERASMUS ve değişim programlarını etkin olarak kullanacaklarını ifade eden Davutoğlu, bölge üniversitelerinde öğretim üyesi başına düşen öğrenci sayısını düşüreceklerini, öğretim üyesi yetiştirme programlarında ve ilgili diğer kadrolarda artış sağlayacaklarını anlattı.

Yatırım programı kapsamında 4 bin 750, kiralama yöntemiyle 4 bin öğrencilik olmak üzere 8 bin 750 kişilik yurt kapasitesi oluşturacaklarına dikkati çeken Davutoğlu, GAP illerindeki kreş ve gündüz bakım evlerinin sayısını artıracaklarını kaydetti.

Davutoğlu, sağlık alanında da, devlet hastanelerinde 2 bin 835, şehir hastanelerinde 5 bin 375 olmak üzere 8 bin 210 yeni yatak kapasitesi oluşturacaklarını, bölgede 51 aile sağlığı merkezi, 14 toplum sağlığı merkezi, 17 sağlık evi ve iki halk sağlığı laboratuvarı kuracaklarını ifade etti.

Vatandaşların sağlık bilincini geliştirmeye yönelik eğitimlere devam edeceklerini, bölgede sağlık personeli sayısını artıracaklarını söyleyen Davutoğlu, sağlık personelinin iller ve il içi hizmet dilimleri arasındaki dağılımı da iyileştireceklerini aktardı Yurtdışından sağlık eğitimi almak için gelen öğrencilerin kontenjanlarını artıracaklarını, sosyal hizmet ve yardımlar alanında da Adıyaman, Diyarbakır, Şanlıurfa`da birer, Gaziantep`te iki bakım ve sosyal rehabilitasyon merkezinin yapımının tamamlanacağını ifade eden Davutoğlu, Gaziantep`te sevgi evleri çocuk yuvası, Şanlıurfa`da sevgi evleri sitesi kurulacağını belirtti. 

-"850 kilometresi bölünmüş bin 700 kilometre yol yapılacak"-

Kadın istihdamını içeren sosyal kalkınma projeleri yürütüleceğini, kadın konukevlerinin hizmet kapasitesinin artırılacağını, kadına yönelik konularda toplumun bilgi ve bilinç düzeyini artırmaya yönelik eğitim ve seminerler gerçekleştirileceğini vurgulayan Başbakan Davutoğlu, çok amaçlı toplum merkezlerinin kapasitelerinin güçlendirileceğini, 11 gençlik merkezi hayata geçirileceğini, devam eden 9 sosyal hizmet merkezi inşaatının tamamlanacağını, 18 yeni sosyal hizmet merkezinin yapımına başlanacağını bildirdi. 

Gaziantep ve Diyarbakır`da yüzer kişilik huzurevi inşaatlarının tamamlanacağını, şehirlerdeki yaşam kalitesi için rekreasyon ihtiyaçlarını karşılayacak özel program geliştirileceğini, yaşam mekanlarının spor yapmayı ve hareketliliği sağlayacak şekilde tasarlanacağını, kültür ve spor aktivitelerinin gerçekleştirileceği alanların iyileştirileceğini belirten Davutoğlu, 40 spor tesisi yapılacağını, mevcut tesislerin de modernize edileceğini ifade etti. Başbakan Davutoğlu, Dicle Vadisi Projesi`nin etaplar halinde gerçekleştirileceğini, şehir içi ulaşım sistemlerine yönelik projelerin destekleneceğini kaydetti. 

Türkiye`nin üçüncü büyük asma köprüsü olan Nissibi Köprüsü`nün yakında açılacağını, Van-Şırnak karayolunun yapımına başlanacağını, 850 kilometresi bölünmüş bin 700 kilometre yol yapılacağını söyleyen Davutoğlu, demiryolu ve lojistik altyapının güçlendirileceğine, Fevzi Paşa ve Başpınar varyantları ile Toprakkale-Bahçe-Nurdağ-Başpınar-Gaziantep-Mustafayavuz demiryolunun tamamlanacağına dikkati çekti. 

Mürşitpınar-Suruç-Şanlıurfa Yeni Demiryolu Projesi, Nusaybin-Cizre-Silopi-Habur Yeni Demiryolu Projesi ve Habur Lojistik Merkezi Projesi`nin hayata geçirileceğine işaret eden Davutoğlu, "2003`ten beri bölgeye 41,2 milyar lira yatırım ödeneği ayırdık. Bunun 32,3 milyar lirası 2008-2014 döneminde yani ilk eylem planında ayrıldı. GAP bölgesi yatırımlarının toplam kamu maliyetleri içindeki payı 2002`de yüzde 5`ti. Bizim dönemde bu yüzde 10,5`e çıktı. Burada da durmayacağız. Bu ikinci eylem döneminde de yaklaşık 26,7 milyar lira kamu yatırımı yapacağız" diye konuştu.

-"Bölgesel kalkınma hamleleri Türkiye`nin gücüne güç katacak"-

Başbakan Davutoğlu, eylem planı tamamlandığında bölgenin görüntüsünün her alanda tümüyle değişeceğine vurgu yaparak, "Bu 115 eylemle ikinci bir hamle dönemi bölgede hayata geçirilecek" dedi.

Türkiye`nin dünya ülkeleriyle rekabet edebilmesi ve dünyada yaşanan ekonomik durgunluğun ülkede herhangi bir sıkıntı doğurmaması için bütüncül bir ekonomik faaliyetin bütün Türkiye sathına yayılması gerektiğini söyleyen Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

"Burada, devlet ve hükümet olarak bizim temel görevimiz, bu çerçeveyi ortaya koymak ve bu çerçeve içinde altyapı ve diğer çalışmaları tamamlayıp, esas itibarıyla özel sektörümüzün de devreye gireceği, yeni ve büyük üretim odaklı bir kalkınmanın önünü açmak. Özel sektörün devreye girmesi için de mutlaka yabancı yatırımcıların da devreye girmesi bağlamında bu bölgede, Doğu ve Güneydoğu Anadolu`da, daha da özelde GAP havzasında mutlaka güvenliğin, huzurun, sükunetin sağlanması büyük önem taşıyor. 

Türkiye`nin geleceği parlaktır. Dışarıdaki durgunluk ya da olumsuz etkiler, ülke ekonomisinin direnci ve ülkemizin geçmiş krizlerde gösterdiği performans göz önüne alındığında, kesinlikle bizim bu yatırımlarımızı ve bundan sonra ortaya koyacağımız kalkınma hamlelerini olumsuz yönde etkilemeyecektir. Aksine bu bölgesel kalkınma hamleleri Türkiye`nin gücüne güç katacak ve demokrasi, özgürlükler ve üretkenlikle pekişmiş bir ekonomik, insani kalkınmayı hep beraber gerçekleştireceğiz."

-"Siyasi parçalanma olursa en zengin ülke de olsa iflah etmez"-

Eylem planının bölgedeki vatandaşlara, şehirlere ve Türkiye`ye hayırlı olmasını dileyen Davutoğlu, planın sadece Türkiye açısından değil çevre ülkeler için de "önemli bir ders" niteliği taşıdığına işaret etti. Başbakan Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Eğer ülkeler siyasi olarak parçalanırsa kimlik çatışmaları yaşarsa bir ülkede vizyoner bir yaklaşım yerine etnik ve mezhep temelli, dar kalıplı yaklaşımlar egemen olursa ki komşularda gördüğümüz, dünyanın en zengin petrol ülkesi olsanız da dünyanın en iyi coğrafi konumuna sahip olsanız da iflah etmezsiniz. Ama eğer vatandaşlarınız arasında aidiyet bağı güçlüyse eğer siyasal sisteminiz kalıcı istikrar sağlayacak bir şekilde, milli iradeye dayanıyorsa işte o zaman da dışarıdaki şartlar ne olursa olsun kesin olarak sizin vizyoner yaklaşımınız ülkenize de çevre ülkelere ve bölgelere de yepyeni bir boyut kazandıracak düzeye gelir. 

Biz bu perspektifle çalışıyoruz ve bu güzel bölgesel kalkınma örneğinin inşallah zamanla Suriye ve Irak gibi komşu ülkeler de istikrar kazandığında, oralara da refah sağlayacak geniş bir altyapı oluşturacağına dair inancımı da bir kere daha teyit etmek istiyorum. Bir gün, Suriye`de de Irak`ta da bu şiddet ortamı ortadan kalktığında bizim GAP bölgesinde yaşadığımız bu büyük kalkınma, o ülkeler için de hem bir ilham hem de bir güç kaynağı olacaktır. Siyasi istikrar, huzur, özgürlükler, kamu güvenliği, ekonomik kalkınma Türkiye`nin geleceğini belirlemede ana faktörlerdir ve 2023`e giderken bütün bu faktörler güçlenerek ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline getirecektir, burada da lokomotif bölgelerden birisi GAP bölgesi olacaktır

         Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Yeni GAP Eylem Planı ile mevcut yatırımları tamamlayacağız. Yenilikçi, ekonomik ve toplumsal gelişimi hızlandırıcı, istihdam arttırıcı, üretim odaklı, insani kalkınmayı teşvik eden yeni politikalar ortaya koyacağız" dedi. 

Başbakan Davutoğlu, Mardin Artuklu Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi`nde düzenlenen Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) Eylem Planı Tanıtım Toplantısı`nda yaptığı konuşmada, 2008`de hazırlanan GAP Eylem Planı`nın insani gelişmelere de büyük bir katkı yaptığını belirterek, bölge halkının geldiği düzey açısından ve iktidarlarının bölgeye verdiği önem açısından rakamların çarpıcı olduğunu ifade etti. 

2008-2013 döneminde istihdam edilen kişi sayısının 488 bin kişi arttığını, bebek ölüm hızının 2009`da binde 18,1 iken 2012`de binde 10,6`ya düştüğünü aktaran Davutoğlu, anne ölümlerinin 2006`da 100 bin canlı doğumda 38,9 iken 2012 yılında 14,6`ya düştüğünü açıkladı.

 Bölgede sulamaya açılan alanların 2002`de 199 bin hektar iken 2014 yılı sonunda 424 bin hektara ulaştığını anlatan Davutoğlu, 1. Eylem Planı`nda yer alan sulama ana kanal inşaatlarının yüzde 92`sini bitirdiklerini bildirdi. 

Davutoğlu, "Şimdi fark bu. Daha önce de böyle büyük iddialarla projeler açıklanır, kamuoyu gündemini işgal ederdi. Ama gerçekleşme konusunda hiçbir hesap sorulabilirlik olmazdı, ilan edildiğiyle kalırdı. Şimdi biz burada hesap veriyoruz. 2008`de açıkladığımız Eylem Planı`nın bütün unsurları hayata geçirilmiştir büyük ölçüde. Sulama ana kanal inşaatlarının sadece bir kalemi söylüyorum, yüzde 92`si tamamlanmıştır" diye konuştu. 

Dünyada bir seferde yapılan en büyük toplulaştırma projesini bu dönemde gerçekleştirdiklerini belirten Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Eylem planı döneminde toplam 2,4 milyon hektarlık alan toplulaştırıldı. Toplulaştırmak o kadar önemli ki fizıbıl (Feasible) olabilecek, makul ölçeğe ulaşmak ancak toplulaştırmayla oluyor.  Bu da dünyada en geniş çaplı olarak bölgemizde yapıldı. 2008-2014 döneminde tarımsal örgütlenme projelerine 187,5 milyon lira destek sağladık. Aynı dönemde 9 bin 850 öğrencilik yurt kapasitesi oluşturduk. 18 bin seyircilik 17 spor salonu, 2 futbol sahası ve 2 yarı olimpik kapalı yüzme havuzu tamamlayarak hizmete açtık." 

-"Bu emaneti devralmış birisi olarak bunun hesabını veriyorum"-

Davutoğlu, Mardin`de bugün Spor Salonu`nda AK Parti Kongresini yaptıklarını dile getirerek, "Son derece yetersiz gördüm spor salonunu. Yeni yapılan kapalı spor salonuyla ilgili bilgi aldım, inşallah 3 ay içinde en geç, Mardin`de 2 bin 500 kişilik yeni bir kapalı spor salonu inşa edilecek" dedi.

GAP`ın kilit yapılarından biri olan 235 bin hektar alanı sulayacak Silvan Barajı`nın inşaatına ve sulama projelerine başlandığını ifade eden Davutoğlu, "Bu geçmişin envanteri. Bir anlamda Türkiye Cumhuriyeti hükümetleri adına tabii Sayın Cumhurbaşkanımızın başbakanlığı döneminde gerçekleşen bu hamleler adına, bu emaneti devralmış birisi olarak bunun hesabını veriyorum. 2008-2013 Eylem Planı`nda ulaştığımız, netice olarak elde ettiğimiz gelişme düzeyi budur" değerlendirmesinde bulundu. 

-"Değer boyutu da olan kavramlardan beslenen bir kalkınmayı Güneydoğu Anadolu`ya hakim kılacağız"-

Davutoğlu, yeni GAP`a geçildiğini belirterek, şunları söyledi:

"Yeni Türkiye gibi yeni GAP... Yeni Türkiye inşa sürecimizde GAP`ı da yeniden gözden geçirdik ve arkadaşlarımızla bölgesel kalkınma çerçevesinde bütün bu çalışmaların yeni bir anlayışla ve gelinen düzeyi daha ileriye götürmek amacıyla yapılması için son aylarda yoğun bir çalışma içindeydik. Bu çağdaş bir kalkınma hamlesinin devamı mahiyetinde. Yeni dönemde bu daha önce var olan kapasiteyi arttıran çalışmaların yanında, tamamıyla son teknolojinin kullanımına bağlı olarak organik tarım, yenilenebilir enerji, kültür turizmi, yeşil büyüme gibi değer boyutu da olan kavramlardan beslenen bir kalkınmayı Güneydoğu Anadolu`ya hakim kılacağız."

Vatandaşların iş ve yaşam koşullarının iyileşmesiyle göçün azalacağını, böylece büyükşehirler üzerindeki baskının kalkacağını kaydeden Davutoğlu, "Daha da önemlisi huzura ve bütünleşmeye katkı sağlanacak. Bunlar hep birbirini destekleyen hususlar. Çözüm Süreci kalkınmayı destekler, kalkınma Çözüm Süreci`ne ciddi bir ivme kazandırır" ifadesini kullandı.

Başbakan Davutoğlu, "Yeni GAP Eylem Planı ile mevcut yatırımları tamamlayacağız, yenilikçi ekonomik ve toplumsal gelişmeyi hızlandırıcı, istihdam arttırıcı, üretim odaklı, insani kalkınmayı teşvik eden yeni boyutlar ortaya koyacağız ve ülkenin 2023 hedeflerine bu çerçevede, GAP bölgesinin de intibak etmesini sağlayacağız" diye konuştu. 

-"Yeni GAP Eylem Planı 5 ana eksenden oluşuyor"-

Yeni GAP Eylem Planı`nın 5 ana eksenden oluştuğunu bildiren Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bir: Ekonomik kalkınmanın hızlandırılması. Bütün dünya resesyon, durgunluğa girmişken, bizim ekonomik kalkınmayı hızlandırmamız lazım. İki: Sosyal gelişmenin güçlendirilmesi. Ekonomiyle sosyal gelişme arasında irtibat kurulamazsa o ekonomik kalkınma birçok sosyal problemi beraberinde getirir. Ekonomik kalkınmanın sosyal altyapısını güçlendireceğiz. 

Üç: Şehirlerde yaşanabilirliğin arttırılması. Bizim şehirlerimiz, özellikle altını çizerek söylüyorum: GAP bölgesi şehirleri, hepsi kadim şehirlerdir. Belki Batman son dönemde rafineri ile gelişmiş bir şehirdir, kendi özelliklerine sahiptir ama diğer şehirlerimizin tümünün tarihi bir boyutu vardır Mardin`de, Diyarbakır`da, Şanlıurfa`da olduğu gibi. Biz burada şehirlerde yaşanabilirliği arttırırken bu şehirlerin kültürel derinliğini de muhafaza edecek tedbirler almak durumundayız. Çok geniş kapsamlı restorasyon çalışmaları yaptık, bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz. Dört: Altyapının geliştirilmesi. 5: Kurumsal kapasitenin arttırılması. 

Eylem Planı sonunda yani 2018`de bölgenin ihracatını 22 milyar dolara çıkarıp, işsizlik oranını yüzde 10 seviyesinin altına düşürmeye kararlıyız."

Eylem Planı`nın basılıp dağıtılacağını, planda yer alan bazı eylemleri temalarıyla anlatacağını ifade eden Davutoğlu, eylemlerin isim isim takip edilebileceğini belirterek, "Bu bizim kendimize biçtiğimiz ev ödevidir. Herkes not alsın. Özellikle de muhalefet not alsınlar. Görecekler ki biz verdiğimiz sözü tutarız. Burada ilan ediyorum kamuoyumuza, halkımıza" dedi. 

Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Sulama alanında, 651 bin hektar alanı sulamaya açacak, böylece toplamda 1 milyon hektar alanı suya kavuşturmuş olacağız. 362 kilometre ana kanal tamamlayacağız. Koçali, Çetintepe, Silvan, Ambar, Kuruçay, Başlar, Bulaklıdere, Kıbrıs, Karacalar, Doğanpınar, Ardıl, Musabeyli, Ergani ve Kale barajlarını tamamlayacak ve sulama inşaatlarına başlayacağız. Kralkızı, Dicle cazibe sulaması şebeke inşaatlarını tamamlayacak, pompaj sulaması şebeke ve ana kanalı inşaatlarına da başlayacağız. 

Silvan Projesi kapsamında inşaatına başlanmış olan yatırımları tamamlayacağız. Gaziantep`te iki pompaj sulaması, 1`inci ve 2`nci kısım inşaatlarının, kılavuzlu sulaması 1`inci kısım inşaatı ve 1`inci kısım ana kanal inşaatını bitireceğiz. Mardin, Ceylanpınar ovaları cazibe sulaması şebeke inşaatları, Viranşehir pompaj sulaması  1`inci ve 2`nci kademe inşaatları, Bozova sulaması 2`nci 3`üncü kısım şebeke inşaatları ve Suruç Ovası pompaj sulaması şebeke inşaatını tamamlayacağız. Kayacık sol sahil sulama inşaatına da başlayacağız. Tarım alanında tarımsal üretimde verimliliği arttıracak ve tarıma dayalı sanayi altyapısını geliştireceğiz."

Kırsal kalkınma yatırımlarının desteklenmesi programı kapsamındaki projelere hibe desteği sağlayacaklarını bildiren Başbakan Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Seracılık, tohumculuk, basınçlı sulama ve yeni teknoloji sulama sisteminin geliştirilmesi, yerel ve geleneksel ürünlerin saptanması ve geliştirilmesi gibi alanlara öncelik vereceğiz.

Yerel, binlerce yıllık geçmişe sahip ürünler korunacak. Bu ürünlerin gelecek nesillere daha da verimli bir üretkenlik içinde aktarılması sağlanacak. Organik tarımla uğraşan çiftçilerimizin, katma değerli ürünler üretmelerine, pazarlama ve markalaşmalarına katkı sağlamak üzere bir mali destek programı uygulayacağız. Büyükbaş ve küçükbaş hayvancılığı geliştirmek için altyapı eksikliklerini gidereceğiz. İşte Çözüm Süreci`nin belki de en fazla  etkide bulunacağı alanlardan biri bu. 1990`lı yıllardan sonra meralarımız, koyun melemelerini özlemişti. İnsanlarımız o güzel törenlerini, halaylarını, zılgıtlarını özlemişti. Çözüm Süreci`yle birlikte gelen ortamda meraları, köyleri, yaylaları tekrar şenlikli hale getiriyoruz. 

İnşallah bir daha bu yaylalarda çatışmalar görülmeyecek, herhangi bir şiddet ve terör ortamı yaşanmayacak, aksine hayvancılığın da gelişeceği çok geniş bir imkan alanı oluşacak."

 

     Başbakan Ahmet Davutoğlu, serbest kur sistemi içindeki tüm dalgalanmaların ekonominin istikrarını sarsmadan değerlendirmek gerektiğini ve ilgili tüm kurum, kuruluşlarla tam bir koordinasyon içinde olduklarını belirterek, "Özellikle iş dünyamızın, yatırımcılarımızın, halkımızın Türkiye`nin ekonomik gücüne güvenmesi, finansal ve bankacılık sistemindeki sağlam yapısına güvenmesi ve ekonomi yönetimi bağlamında da yakın koordinasyon içinde her türlü tedbiri alacağımızı bilerek, istikrarı bozacak bazı spekülasyonlardan uzak durması büyük önem taşıyor" dedi. 

Başbakan Davutoğlu, Mardin Artuklu Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi`nde düzenlenen Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) Eylem Planı Tanıtım Toplantısı`nda açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. 

Özel sektörün bölgeye daha fazla yatırım yapması içinde teşvik sisteminde bölgeye özel yenilikler düşünülüp düşünülmediğine ilişkin soru üzerine Davutoğlu, 2012`deki değişiklikten sonra bölgenin ciddi bir yatırım çektiğini, "hiç yatırım çekmedi" gibi bir kanaatin doğru olmadığını ancak daha fazla yatırımın bölgeye gelebileceğini söyledi. 

Bölgeye daha fazla yatırım için hem bölgesel hem de ulusal alanda her türlü çalışmanın yapıldığına işaret eden Davutoğlu, "Dar ölçekli, kısa dönemli yatırım değil de uzun dönemli yatırımın gelmesi için yatırımcıların orada kalıcı bir istikrarı ve kamu düzeni ortamını görmesi lazım" değerlendirmesinde bulundu. 

Kamu yatırımlarında da Yüksekova`da yapılan havaalanı inşaatında olduğu gibi büyük engellerle karşılaştıkları ve bunun sürdüğünü ifade eden Davutoğlu, şantiyelere, firmalara yapılan baskılar veya güvenlik ortamındaki bozulmaların olumsuz etki yaptığını kaydetti. Başbakan Davutoğlu, "Önümüzdeki dönemde de teşvikleri artıracağız. Teşvikler, özellikle 6. Bölge teşvikleri bağlamında zaten çok geniş imkanlar sunuyor. Buna bir de yüksek teknoloji ağırlıklı bir yatırım varsa ek teşvikler sağlıyoruz. Kalkınma ajansları, KOSGEB, bankalar ve benzeri kurumlar aracılığıyla da kredi veya hibe desteği sağlıyoruz" diye konuştu.

-"Mezopotamya ekonomik anlamda tekrar bir bütünlük haline dönüşecek"-

Organize sanayi bölgesi ve teknoloji geliştirme bölgelerinin kurulması, üniversite-sanayi işbirliği anlamında ciddi atılım yapılacağını dile getiren Davutoğlu, iktidara geldiklerinde 76 olan üniversite sayısının 176`ya yükseldiğini, üniversitelerin şehirlere ve bölgeye yapılan yatırımlarda iş dünyasıyla işbirliği ortamı oluşturmasının istediklerini belirtti. 

Başbakan Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

"Bütün bunların ötesinde en önemli, en büyük teşvik Çözüm Süreci`nin kendisidir. Silvan Barajı çarpıcı bir örnektir. Çok sayıda terör saldırısıyla maalesef baraj inşaatı istediğimiz hızda ilerleyememiştir. Bunlar tamamlandığında bölge halkının hayat standardı değişecek. Bölgede o kadar geniş imkanlar var ki... Türkiye`nin arkadan gelen değil sürükleyen, lokomotif bölgesi haline getireceğiz. Bizim 5, 10, 20 sene sonrasına bölgeyi hazırlamamız lazım. 

Tekrar inşallah, idealimiz odur, 2011`de Suriye`de baskı ve zulüm dönemi, Irak`ta mezhep çatışmaları başlamadan önce Irak ve Suriye ile ekonomilerimizi entegre etmek için çok ciddi tedbirler almıştık. Bunları inşallah tekrar yapacağız, bunlar tekrar öyle veya böyle gerçekleşecek. Bereketli Mezopotamya ekonomik anlamda tekrar bir bütünlük haline dönüşecek. Ortadoğu`daki terör ve rejim baskıları sonrasında bölge halkları entegre olduğunda, Çözüm Süreci nasıl ulusal anlamda en büyük teşvikse çevre ülkelerde sağlanacak düzen ve istikrar da Ortadoğu bölgesinin yeniden inşası bağlamında çok büyük bir zemin ve ortam sağlayacak."

-"Yatırımcıların ortak kanaati, Türkiye`nin yatırım için cazip noktada olduğu"- 

"Önümüzdeki hafta Merkez Bankasından dövize doğrudan bir müdahale beklentisi içine girilmeli mi, bu konuda paylaşabileceğiniz bir detay var mı" sorusunu yanıtlayan Davutoğlu, bütün dünyada çok ciddi bir dalgalanma, volatilite olduğuna, doların sadece Türk lirası karşısında değil bütün dünya para birimleri karşısında değer kazandığına işaret etti.

Artışın konjonktürel olması halinde Türkiye`nin kendi özel tedbirlerini alabileceğini ancak küresel ekonomiyi ilgilendiren bu durum karşısında alınacak tedbirlerin doğurabileceği sonuçların çok iyi hesap edilmesi gerektiğini ifade eden Davutoğlu, bu dalgalanma yaşanırken New York`ta olduğu için küresel ekonominin nabzını tutma imkanı bulduğunu söyledi. 

Yatırımcılarla konuştuğunu aktaran Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Yatırımcıların ortak kanaati, Türkiye`nin bütün sayısal göstergelerinin yatırım için cazip noktada olduğu yönünde. Biraz önce zikrettiğim, özellikle bütçe, finansal sektördeki temel parametreler, kalkınma perspektifi, enflasyonun düşme trendi içine girmiş olması, faizlerin enflasyonla birlikte düşme trendi içine girmiş olması, bütün bunlar olumlu göstergeler.

Biz aslında emtia fiyatlarının düşüşüyle petrol fiyatları, çok ciddi şekilde avantajlı bir ülke konumuna geldik. Cari açığımız önemli ölçüde düştü, 18 milyar dolar. Bunlar Türk ekonomisinin göreceli avantajlarıydı. Tam bu göreceli avantajlarla özellikle enflasyon ve faizde düşme trendi içindeyken bu dalgalanma gündeme geldi. Bu dalgalanmanın konjonktürel ve kalıcı boyutlarının nabzını tutmaya çalışıyoruz, tutuyoruz da."

-"Müdahalenin zamanı ve araçlarından bahsettiğiniz anda etki kaybolur"- 

New York`tan döndükten sonra Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Vahdettin Ertaş ve Hazine Müsteşar Vekili Cavit Dağdaş`dan ayrı ayrı bilgi aldığını, küresel ekonomideki son gelişmelerle ilgili gözlemlerini de paylaştığını aktaran Davutoğlu, "Bu çerçevede atılabilecek adımlar da dahil olmak üzere her türlü konuyu görüştük" dedi.

Merkez Bankası Başçı`nın Basel toplantıları için İsviçre`ye gittiğini, bu toplantılarda 35 ülkenin merkez bankası başkanlarının bir araya geldiğini söyleyen Davutoğlu, toplantının dalgalanma üzerine düzenlenmediğini ancak bu konunun da ele alınacağı bir koordinasyon toplantısı yapılacağını kaydetti.

Başbakan Davutoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Merkez Bankası Başkanının dönüşünden sonra tekrar değerlendireceğiz, özellikle merkez bankalarının ortak yaklaşımları konusunu. Türkiye ölçeğinde atılacak adımlarla ilgili de bazı gözlemlerimiz oldu. Zaten Merkez Bankası günlük bazda 40 milyondan 60 milyona çıkardı satış miktarını. Bunların belli bir etkisi oldu. Önümüzdeki günlerde daha başka neler yapılacağı konusunu ele alacağız. Ancak bunlar o kadar dinamik şekilde seyreden süreçler ki müdahalenin zamanı ve araçlarından bahsettiğiniz anda müdahale etkisini kaybeder.

Dolayısıyla şu anda bu konularda hemen somut ve atılacak adımlar konusunda bir yorumda bulunmak doğru değil, dönüşte değerlendireceğiz. Daha sonra Sayın Cumhurbaşkanımıza da Merkez Bankası Başkanımız ve Başbakan Yardımcımız bütün bu yaklaşımlarla ilgili olarak bilgi arzında bulunacaklar. Önümüzdeki hafta içinde olan bütün gelişmeleri adım adım takip edeceğiz. Serbest kur sistemi içinde bütün bu dalgalanmaları ekonominin istikrarını sarsmadan bir eksen içinde değerlendirmek icap eder. O bakımdan kamuoyumuzun, bütün kurum ve kuruluşlarımızla tam bir koordinasyon içinde olduğumuzu bilmelerinde fayda mülahaza ediyorum. İlgili tüm kurumlarımızla her an temas halindeyiz. New York`tan da neredeyse saat bazlı değerlendirmelerle temas halindeydik. Özellikle iş dünyamızın, yatırımcılarımızın, halkımızın Türkiye`nin ekonomik gücüne güvenmesi, finansal ve bankacılık sistemindeki sağlam yapısına güvenmesi ve ekonomi yönetimi bağlamında da yakın koordinasyon içinde her türlü tedbiri alacağımızı bilerek, istikrarı bozacak bazı spekülasyonlardan uzak durması büyük önem taşıyor. Anlık bazlarda da değerlendirmelerimize devam edeceğiz."

-"Bu bir ev ödevidir"-

Özel sektör temsilcilerine "Elinize taşın altına koyun, barışa daha fazla destek olun" demeyi düşünüp düşünmediği sorusu karşısında, "Kesinlikle" ifadesini kullanan Davutoğlu, eylem planlarının bütüncül bir perspektifle ele alınması halinde etkili olacağını belirtti. 

Davutoğlu, "Bütüncül perspektiften kasıt şu: Hükümet, bakanlıklar, bütün kamu kurumları bu eylem planı içerisinde hareket edecekler. Bu bir ev ödevidir. 2018`de nereye geldiğimizi tek tek kontrol edeceğiz" dedi.

Söz konusu eylem planını hayata geçirecek olan en önemli kesim olmaları dolayısıyla özel sektör ile de yakın temas halinde olunacağını ifade eden Davutoğlu, özel sektör temsilcileriyle istişare toplantısında bir araya gelmeyi planladığını söyledi.

Davutoğlu, gelecek Çarşamba günü özel sektör temsilcileriyle bir araya geleceğini dile getirerek, "Orada, özel sektörümüze bu eylem planı da dahil olmak üzere Türkiye`deki ekonomik gidişle ilgili görüşlerimi paylaşacağım. Bölgesel bazda da bütün bu bölge kalkınma projeleri için özel sektörle temasımız olacak" diye konuştu.

Yeni eylem planının bölgede kadın istihdamını nasıl etkileyeceği sorusuna karşılık da Davutoğlu, kadın istihdamına verdikleri önemi vurgulayarak, son dönemde Türkiye`de kadın istihdamın artmasından duydukları mutluluğu ifade etti. Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Özellikle eğitimli kadın istihdamında önemli bir artış var. Bütün dünyada işsizlik artarken, Avrupa`da milyonlarca insan işini kaybederken, biz 2008`den bu yana 6 milyon yeni iş imkanı sağladık. Son 1 yıl içerisinde 2014`de bütün bu küresel çalkantılara rağmen 1,4 milyon iş alanı oluşturduk. Bunu sürdürmemiz lazım. 80`li yılların 90`lı yılların tembelliğine kapılmamamız lazım. `Aman kadınlar iş hayatına katılmasınlar, çocuk da az olsun. kişi başına düşen milli hasıla bu yolla artsın.` `Nüfus olmazsa nüfus düşerse kişi başına düşen gayrisafi milli hasıla artar` gibi bir yaklaşım içerisinde olmadık. Hem nüfusun dinamik yapısını koruyacağız hem kadınlarımızın annelik görevlerini yerine getirecekleri imkanları sağlayacağız hem de kadınlarımızın istihdamını teşvik edeceğiz. Nüfusun yüzde 50`sinin ekonomiye katkıda bulunmadığı bir yerde toptan ve bütüncül bir kalkınma imkanı olmaz."

Kadın istihdam eden işletmelere prim desteği sağladıklarını, gerekirse bunu artırabileceklerini belirten Davutoğlu, şunları söyledi:

"Bu konuda, bölgesel ya da il bazında düzenlemeler yapabiliriz. Eğitim ve mesleki eğitimle kadınlarımızın istihdam edilebilirliğini artırıyoruz. Kreş teşviki getirdik. Ayrıca yerel yönetimlere mutlaka kreş açma zorunluluğu getiriyoruz. İş hayatı ile aile hayatını uyumlaştıran adımlar atıyoruz. Yine bölgede çok yaygın olan mikro kredi uygulamalarıyla evde üretecekleri şekilde teşvik edilmesi. Bunları da sağlıyoruz. Kadınların iş gücüne katılım oranı 2004`te yüzde 23, 2014`te ise yüzde 31 arttı. Bu dönemde üniversite mezunu kadınların iş gücüne katılım oranı ise yüzde 74. Kadınların elinin değdiği yerde bereket olur, nezaket olur, letafet olur."

      Başbakan Davutoğlu ve eşi Sare Davutoğlu,GAP Eylem Planı açıklaması öncesi salonda bulunan Dünyanı en uzun adamaı Sultan Kösen ile karşılaşınca hatıra fotoğrafı çektirdi.

 



Editor : HaberPanelim.com
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3081+48
2Fenerbahçe3079+54
3Trabzonspor3049+11
4Beşiktaş3046+4
5Kasımpaşa3043-2
6Başakşehir FK3042+3
7Çaykur Rizespor3042-11
8Antalyaspor3041+2
9Adana Demirspor3039+7
10Alanyaspor3039-4
11Sivasspor3038-7
12Samsunspor3036-6
13Kayserispor3036-7
14MKE Ankaragücü3033-3
15Hatayspor3033-4
16Konyaspor3033-11
17Gaziantep FK3031-10
18Fatih Karagümrük3030-4
19Pendikspor3029-27
20İstanbulspor3013-33
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ