USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
GÜNDEM

`Mardinli midyeci` efsanesi gerçek

İstanbul ve İzmir başta olmak üzere, afiyetle yenilen midye dolmaların nasıl olup da denizi olmayan Mardinli ustaların elinden çıktığı ve satışının da yine onlar tarafından yapıldığı merak konusuyken Mardin`de bulunan fosiller bu merakı giderecek cinsten.

`Mardinli midyeci` efsanesi gerçek
28-11-2013 16:40
Google News

 

İstanbul ve İzmir başta olmak üzere, afiyetle yenilen midye dolmaların nasıl olup da denizi olmayan Mardinli ustaların elinden çıktığı ve satışının da yine onlar tarafından yapıldığı merak konusuyken Mardin`de bulunan fosiller bu merakı giderecek cinsten.

 

Uzmanlar Mardin'de yaklaşık 144 milyon yıl öncesine ait, "midyenin atası" tabir ettikleri kabuklu deniz canlısı ve deniz kestaneleri ile Derik ilçesinde 550 milyon yıl öncesine ait "Hamam böceklerinin atası" tabir ettikleri soyları tükenmiş deniz böceklerinin bulunduğunu belirtiyor.

 

Türkiye'nin en zengin fosillerinin Mardin'de tespit edildiğini ifade eden uzmanlar, 50 milyon yıl önce deniz bulunduğunu iddia ettikleri Mardin'de deniz canlılarına ait fosillerin paleontologlar tarafından incelenmesi gerektiğini belirtiyor Akademisyenler bölgenin sadece arkeolojik açıdan değil fosil, mineral ve maden açısından da çok zengin olduğuna dikkati çekerek, bu alanda araştırma yapmak isteyen uzmanları bölgeye davet ediyor.

Mardin Artuklu Üniversitesi (MAÜ) Arkeoloji Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Güner Coşkunsu, Mardin ve çevresinin başta arkeoloji disiplini olmak üzere bilimin her alanı için çok verimli ve yepyeni bir çalışma alanı olduğunu belirterek, kentin bilim adamları için adeta laboratuvar olduğunu söyledi.

"Mardin fosil açısından çok zengin. Bunları bilim dünyası ile paylaşmak istiyoruz ancak uzmanlık alanımız olmadığı için paleontologların bölgede çalışma yapmasını istiyoruz" diyen Coşkunsu, bölgenin sadece arkeolojik açıdan değil fosil, mineral ve maden açısından da çok zengin olduğunu belirtti.

Coşkunsu, şans eseri karşılaştıkları bazı örnekleri üniversitedeki arkeoloji laboratuvarındaki koleksiyona eğitim, araştırma ve belgeleme amacıyla dahil ettiklerini kaydederek, şöyle dedi:

"Kimi zaman bu konuya ilgi duyan vatandaşlarımız da koleksiyonumuza katkıda bulunuyor. Fosiller konusunda az şey bilmeme rağmen Mardin'in jeolojik dönemlerine ait çok eski fosiller olduğunu tahmin edebiliyordum. Çoğu deniz organizmalarının fosilleri olmakla birlikte içlerinde büyük karasal memeli hayvanlara ait olduğunu düşündüğümüz fosiller de mevcut. Bu tür durumlarda hemen Dicle Üniversitesi (DÜ) Öğretim Üyesi, bölgenin jeomorfoloji ve coğrafyası konusunda önde gelen uzmanlarından Doç. Dr. Sabri Karadoğan'ı arayıp bilgilendiriyorum. Daha önce ne yazık ki müzelerimizde fosil bulunmamaktaydı. Sayın Karadoğan ve beraberinde Çanakkale 18 Mart Üniversitesinden gelen öğretim üyeleri ile fosillerin bulunduğu bir lokantaya gittiğimizde fosillerin bir kısmının tahmin ettiğimden de yaşlı olduğunu öğrendim."

Coşkunsu, uzmanların araştırma yapmak için Mardin'e geleceğini umut ettiğini anlatarak, milyonlarca yıl önce jeolojik zamanların çeşitli dönemlerinde yaşamış organizmaların günümüze ulaşmış, taşlaşmış kalıntı ve izleri olan fosillerin bilimsel açıdan çok değerli olduğunu vurguladı.

DÜ Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi Coğrafya Bölümü Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Karadoğan ise zengin kültür, inanç ve geleneksel mimarisi ile tanınan Mardin ve çevresinin, beşeri ve kültürel özelliklerinin yanı sıra jeolojik ve jeomorfolojik bakımdan da ilginç ve renkli bir yapıya sahip olduğunu söyledi.

Coşkunsu ve ekibinin arazi gezi ve gözlemleri sırasında tespit ettikleri mineral, kayaç ve fosil örneklerinin bilimsel açıdan şaşırtıcı ve hayranlık uyandırıcı olduğuna dikkati çeken Karadoğan "Arkeoloji bölümünün arkeolojik ve kültürel objeler yanında jeolojik öğelere de önem vermesi ve üniversite birimlerinde buna yönelik kayaç, mineral ve fosillerin sergilendiği bir mekan oluşturulması takdire değer. Bu mekanda hem Yard. Doç Dr. Coşkunsu, hem de kentteki doğa meraklısı vatandaşlar tarafından bulunan ve koleksiyonu oluşturulan fosil, mineral ve kayaçlar içinde çok farklı yaşlara, ortamlara ait örnekler bulunmaktadır" diye konuştu.

Karadoğan, Mardin platosunda kireçtaşlarının aşındırıldığı yerlerde ortaya çıkan ve tek yaşayan midye benzeri organizmaların 58 ile 70 milyon yıl öncesine ait canlı kalıntıları olduğunu bildirdi.

Bir vatandaşta çevreden topladığı fosil örnekleri bulunduğunu, bunların tamamen Mardin ve çevresinden elde edilmiş örnekler olduğunu kaydeden Karadoğan, şöyle konuştu:

"Farklı dönemlere ait fosiller burada mevcut. Örneğin günümüzden 66-144 milyon yıl öncesine ait kabuklu deniz canlısı fosili var. Buna midyenin atası diyebiliriz. Bugünkü deniz kestanelerinin ve deniz yıldızlarının çok eski formları olan derisi dikenliler yani deniz kestanelerine ait fosiller de sözkonusu. Gastropod denilen karından bacaklı yumuşakçalara ait fosil de var. Bir de fosilleşmiş ağaç örnekleri bulunuyor. Bu da Mardin ve çevresinin doğa tarihi açısından ne kadar zengin olduğunu açıkça gösteriyor. Bunlar doğal değerler ve varlıklar olarak tahribatının ve yurt dışına çıkarılmalarının engellenmesi gerekiyor. Özellikle uzmanların buralarda araştırma yapması bekleniyor. Derik'te günümüzden 550 milyon yıl öncesine ait bedeninde üç bölme bulunan ve şimdi soyları tükenmiş deniz böcekleri takımından bir hayvan olan Trilobit fosilleri mevcut. Buna da günümüzün hamam böceklerinin atası diyebiliriz."

 



Editor : HaberPanelim.com
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3081+48
2Fenerbahçe3079+54
3Trabzonspor3049+11
4Beşiktaş3046+4
5Kasımpaşa3043-2
6Başakşehir FK3042+3
7Çaykur Rizespor3042-11
8Antalyaspor3041+2
9Adana Demirspor3039+7
10Alanyaspor3039-4
11Sivasspor3038-7
12Samsunspor3036-6
13Kayserispor3036-7
14MKE Ankaragücü3033-3
15Hatayspor3033-4
16Konyaspor3033-11
17Gaziantep FK3031-10
18Fatih Karagümrük3030-4
19Pendikspor3029-27
20İstanbulspor3013-33
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ