7 Haziran seçimlerinden sonra bölgemizde hızla artan operasyonlar, hızla kazılan hendekler, yaşam alanının daralması ve halkın yaşadığı korku ile panik, 1 Kasım seçim sonuçları sonrasında bitmesi beklenirken aksine daha şiddetli bir şekilde devam etmektedir. Silvan´da süren uzun süreli sokağa çıkma yasağı sonrasında şuanda Nusaybin ilçemiz aynı şekilde uzun süreli sokağa çıkma yasağı ile karşı karşıya kalmıştır.
Nusaybin´de sokağa çıkma yasağı devam ederken Paris´te yaşanan terör katliamı sonucunca Fransa ülkesi tüm ülke için olağanüstü hal ilan etmiştir. Fransa devlet başkanı, meclisinden olağanüstü halin üç aya çıkması için teklifte bulunuyor. Gelişen ve teknolojileşen dünyanın daha demokratik, daha barışçıl daha özgürlükçü olmasını beklerken artan terör olayları sebebi ile bir buruk, bir umutsuzluk, büyük bir korku çökmüş memleketim, ülkem ve dünya üzerine. Başka bir ülkenin değil kendi ülkemin, memleketimin gündemini yazacağım. Nusaybin.
Nusaybin halkının uzun süreli sokağa çıkma yasağı ile cezalandırılmasından kim sorumlu? Hendekleri kazan mı? Hendekleri kapatmaya çalışan mı? Hendek kazmak bir yaşam tehlikesi veya yaşam hakkının, seyahat hakkının bir ihlali mi yoksa bir ifade şekli mi? Peki hendekleri kapatmaya çalışmak için sokağa çıkma yasağı ilan eden devlet, hangi yaşam hak ihlallerini yapıyor-mu? Hendekler Kürt sorununu veya PKK sorununu çözmek için meşru bir yol mudur?
Bir çağrı; HENDEKLERİ BİR DAHA YAPILMAMAK ÜZERE KALDIRIN VE SOKAĞA ÇIKMA YASAĞINI KALDIRIN.
Hendekleri bir daha açılmamak üzere kapatın;
Çünkü hendek kazarak hiçbir demokratik hak elde edilmez. Çünkü hendek kazmak çözüm istenilen sorunun kalbine hendek kazmaktır. Çünkü hendek nasıl ki o mahallede o ilçede yaşayan insanların yaşam tarzına engel ise ulaşılmak istenen soruna da büyük bir engeldir. Hendek kazmak hiçbir şekilde ne bir demokratik duruş ne de demokratik bir eylem tarzıdır. Ülkenin demokratiksizliğini, hukuksuzluğunu iddia edip, demokratik olmayan ve hukuksuz olan eylem biçimine girmek büyük bir çelişkidir. Nusaybin´e hendek çok ağır ve karşılık bulmayan, halkına zarar veren bir eylem biçimidir. Derhal bir daha açılmamak üzere hendekler kapatılması gerekir.
Sokağa çıkma yasağını kaldırın;
Çünkü sokağa çıkma yasağı çözülmek istenen sorunu çıkmaz bir sokağa sürüklüyor. Çünkü sokağa çıkma yasağı işine, hastaneye, komşusuna gitmek isteyen ve sokaklarda özgürce dolaşıp nara atmak isteyen Nusaybin halkına ağır bir cezadır. Sokağa çıkma yasağı bir anlık bir çözüm olabilir ama asıl sorunun çözümü için kesinlikle kalıcı bir çözüm değildir. PKK sorununun çözümü için demokratik yolların devreye konulması gerekmektedir. Her kim ile konuşulacaksa konuşulsun, bu ülkenin vatandaşı olarak rıza gösteriyoruz. Yeter ki şiddet ortamı sona ersin. Çünkü Nısebin´ın sokakları çocukların oynamasına yasaklanmış. Her kim büyüklük gösterecekse göstersin, bu halka uygulanan cezanın bir an önce sona ermesi gerekir, sona ermesini istiyoruz.
Son olarak;
Êdî Bese PKK, Êdî Bese Devlet diyoruz.
