USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

SARIMSAK TARLASI HİKAYESİ

17-11-2023

Bir dergi için dostluk konulu bir yazıda aşağıdaki hikayeyi yazmıştım daha sonra bu yazıyı yazdığım yazının diğer bölümleri ile uyumlu olmadığı için çıkardım. Verdiğim emek boşa gitmesin diyerek kendi başına bir yazı olarak düzenledim. Hikaye tek başına da güzeldi.

Hikaye gerçek ve güvenilir dostluğa iyi bir örnek, anonim bir halk hikâyesi olduğu için de önemli. Çoğunuz bu hikayeyi mutlaka duymuşsunuzdur, yine de bir kez daha okuyabilirsiniz.

Baba bir gün oğluna "Herkes dost değildir, dost, arkadaş, tanıdık farklı fenomenlerdir, aralarında fark vardır" dedi.

Bu farkı anlatmak için kestiği bir koyunu parçalayarak bir çuvala koydu, çocuğun eline verdi ve görüştükleri üç kişinin adreslerine götürmesini istedi. 

Çocuk gittiği kişilere "Babam birini öldürdü bana yardım edin " diyecekti. Evet, kendinden istenileni yaptı çocuk. Sosyal deney uygulandı. 

Birinci kişi "Ben senin babanı tanımıyorum" dedi "Başımı derde sokmam" dedi, kapıyı kapattı çocuğun yüzüne. O bir tanıdıktı. En kısa yoldan kaçardı sorumluluk almaktan, yardım etmekten.

İkinci kişi "Çok üzüldüm elimden bir şey gelmez" dedi, en azından üzülmüştü. O arkadaştı sadece. Arkadaş üzülendi, akıl verendi , yol gösterendi ona göre.

Üçüncü adrese gitti çocuk. Üçüncü kişi çocuğun lafı biter bitmez çocuğun yüzüne bir tokat attı ve dedi ki;

" Senin baban öyle bir şey yapmaz, kendine gel, yine de ne olur ne olmaz, yürü elindeki neyse gömelim sarımsak tarlasına". Çocuk babasının tembihlediği gibi davrandı, gömdüler çuvalı tarlaya. Üzerine lâleler etkiler. Dostlar dostlarını iyi tanırlar. Dostlar dostluklar için gözü pektirler.

Çocuk eve döndüğünde babasına "Şimdi anladım tanıdık, arkadaş ve dost kime denir" dedi. Baba "Acaba?" , "Dur bakalım hemen karar verme" dedi.

İki hafta sonra tekrar çocuğu dost bildiği arkadaşına gönderdi ve bir bahane bulup kavga çıkarmasını ve dostuna okkalı bir tokat atmasını söyledi. Çocuk istenileni yaptı.

Babasının dostu çocuğa döndü "Söyle babana bir tokat yüzünden sarımsak tarlasını bozmam ben" dedi. Sınandığını anlamıştı, o dostunu iyi tanırdı. Ne yapabileceğini iyi bilirdi. Dostluktan kolay vazgeçmemek bir prensipti.

Çocuk anladı tanıdık, arkadaş ve dost ne demektir.

Dostluk fedakârlık, dayanışma, güven, sabır gerektirir, o zaman dostluklar ömre bedeldir. İnsan kendi kendisini tanımalı, dost mu değil mi kendini iyi bilmelidir.

Son söz; tanıdık, arkadaş veya dost, artık hikaye de olsa olsun, dostluk olsun.

Herkese selam olsun.