Ahlaki Manzara

Çağımızın ahlâkî marazları dermansız gibi gözüküyor.

Eşine ihanet edip, sevgilisinden sadakat bekleyenler.

Kocasının kazancıyla geçinip

Başkasıyla aşk meşk yaşayanlar.

Bunları yaptığını unutup

İnsanların özel hayatlarına yorum yapan şuursuzlar.

Çocukların savunmasız bedenleri üzerinden hayasızlığın zirvesi olanlar.

Elindekilerle yetinmeyip her türlü alçaklığı mubah sayanlar.

Kendini Dünya'nın merkezi gibi görüp bir başkasının varlığından rahatsız olanlar.

Asgari ücret karşılığı çalışıp dizilerdeki debdebeli hayatın aynısını yaşayamadığı için türlü depresyonlara girip girip çıkanlar.

Karnını dahi doyuramazken moda denen ucubenin peşinden pabuçsuz koşanlar.

Olanca çirkinliğini bir ton boyanın altında gizlemeye çalışanlar.

Ucuz ve basit tutkularına esiri olan yenilmişler.

Bencillikte sınır-mınır tanımayanlar.

Varlığı, el aynasında noktayken endam aynasının karşısında kendini arayanlar.

Hiçbir bedel ödemeden kazanç peşinde koşanlar.

Yaptığı tek iyilik karşılığı bol faizli diyet bekleyenler.

Olmayan beyni ve yetenekleriyle yaratıcılığa soyunanlar.

Hasılı liste baya bir uzayıp gidiyor.