Bizim kuşak deyince, 50 yaşına merdiven dayamış ya da 50 yaşını aşmışları kast ediyorum.
Şanslı tarafımızı merak edenlere anlatacağım.
Biz çok kötü şartlarda büyüdük.
Çok zor şartlarda okuduk.
Bir çoğumuzun üç öğün yemek yeme şansı yoktu
Bir çoğumuzun yılda tek ayakkabısı, iki mintanı, bir pantolonu bir ceketi olurdu.
Paltosu, olanların sayısı oldukça azdı.
Okula, işe, pazara tabana kuvvet giderdik.
Okulda kantinden ekmek arası köfte yiyenlere yutkunarak bakardık.
Biliyorum bunları okuyanlar, sizin kuşak nasıl şanslı olabilir? Diyecekler.
Yazıya başlama şekli ve yazdıklarımın şansla alakası olmayan şeyler.
Ama, evet aması var bunun.
Biz şanslıyız çünkü dostluklarımız yalındı, sade idi.
Candandı, kardeşçeydi, menfaatsizdi.
Birbirimizi saydığımız için, sevdiğimiz için bir aradaydık.
Köşe yazıları hal hatır yazılmıyordu.
Gazete haberleri yalansızdı, dolansızdı.
Arkadaşımızı satmazdık üç kuruşa.
Ve günebakan gibi gidişata göre dönüşlerimiz yoktu.
Bir kişinin ömür boyu bir siyasi partisi olurdu.
İktidar partilerin nimetlerinden yararlanmak için parti değiştirilmezdi.
Durup dururken bunlar nerden çıktı diyenler olacak.
Gazeteci - Milletvekili Mehmet Metiner ile Gazeteci-Yazar Nazlı Ilıcak'ın kapışması ilham kaynağı oldu.
Nazlı Ilıcak, Dört Bir Taraf programında AK Parti`yi `kızlı-erkekli` meselesi için eleştirince gündeme oturdu. `Utanıyorum` diyen Ilıcak`a en sert tepki Mehmet Metiner`den geldi.
Metiner, 'Şayet Ilıcak, sahiden Başbakan ve AK Parti`den utanıyorsa, Sayın Başbakan Erdoğan vasıtasıyla ve ona yakınlık üzerinden elde ettiği köşe ile imkanları elinin tersiyle itsin'
Nazlı Ilıcak da kendi köşesinde Metiner'e cevap yazmış.
İki gazeteci cevaplaşa dursun!
Gazeteciğin hangi boyutlara geldiğine bakın siz.
Bir eli yağda bir eli balda insanların en durumlara düştüğüne bakın siz.
Mevcut sistemin işleyişine ve demokrasi anlayışına bakın siz.
Gazeteciler siyasi otoritenin hal hatırı ile köşe kapıyorsa,
Siyasi iradeye yağ çeken, yalakalık yapan gazeteciler millet vekili oluyorsa,
Ve okurlarının yüzüne,verilen hatırlı koltuklara utanmadan oturuyorlarsa,
Hayata yeni başlayanları bekleyen tehlikeyi görün derim.
İstedikleri kadar çağdaş olsunlar.
İstedikleri bilişim gençleri olsunlar.
İstedikleri bilgili birikimli olsunlar.
Gençleri,hayata yeni başlayanları şanssız görüyorum..
Biz yokluğu candan arkadaşlıklarla,
Zorluğu katıksız dostluklar yendik..
Gerçekten bizim kuşak çok şanslı.
