USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

BÜYÜYEN TEHLİKE: AŞI REDDİ

14-04-2019
Son dönemlerde bazı kesimlerce kasıtlı-kasıtsız yapılan ve toplum tarafından ciddiye alınan aşı karşıtlığı kampanyalar biz doktorları endişelendirmektedir. Aşının önemini yazıda anlatmaya çalıştım ancak beni düşündüren ve iyice panikleten durum; dünyadaki kızamık vakalarının artışı ve bunun temelinde aşı karşıtı olan ailelerin yer almasıdır. Ülkemiz , dünyadaki aşılama oranları %98 olan gayet başarılı nadir ülkelerden biri konumundayken hem dünyadaki savaşlar ve göçler hem de dünyada artan yeni kızamık vakaları bizim aşıların önemi ile ilgili halkımızı daha çok bilinçlendirmemiz gerektiğini gösteriyor.

Bazı aileler "çocuğuma aşı yaptırmadım, çocuğum gayet sağlıklı " gibi cümleler kurmaya başladı bile. Oysaki bütün çocuklar aşılandığı için onların çocuğuna hastalıklar bulaşmıyor . Şayet bu fikirdeki ailelerin sayısı çok olsa ve sokaklar aşılanmamış çocuklar ile dolsa bir sürü bulaşıcı hastalık bizi tekrardan yakalar. Bunun önüne geçmek de çok zor olur. Yılların emeği ve gayretiyle %98 gibi başarılı aşı politikamız bu azınlık tarafından engellenmemelidir. 

Aşılama hastalık sonucunda oluşabilecek maddi ve manevi tüm kayıpları önleyecek, büyük tasarruf sağlayan tek sağlık yatırımıdır.Her gün yeni ve ilerleme kaydedilmiş aşılar geliştirilmekte ve kullanıma sunulmakta ,bu aşıların iyi ve etkin kullanılmaları için uğraşılmaktadır.Aşılar enfeksiyon hastalıklarıyla savaşta ve onların ortadan kaldırılmasında en önemli silahtır. Antibiyotikler de dahil hiçbir şey enfeksiyon hastalıklarına yakalanma ve bu hastalıklara bağlı ölümleri aşılar kadar azaltamaz. Aşılar sadece çocukları korumuyor hastalığın kişilerarası yayılımını önleyerek tüm toplumu koruyor. Günümüzde tüm dünyada yürütülen aşılama programları sayesinde milyonlarca çocuğun hayatı kurtulmakta ve binlerce çocuğun sakat kalması önlenmektedir. Bugün ülkemizde uzun uğraşılar sonrası çocuk felcine karşı bir zafer kazanılmıştır. Uzun yıllardan beri ülkemizde çocuk felci görülmemektedir.Tüm dünyada çocuk felci silinene kadar bu uğraş devam edecektir.

 Bu kadar önemle üzerinde durulan aşı nedir?

Vücudumuz enfeksiyonların nedeni olan mikroplarla (antijen) karşılaştığı zaman koruyucu sistem hemen harekete geçer ve bu mikroplara karşı vücudu koruyan maddeler (antikor)üretir.Aşılar virus, bakteri gibi mikropların hastalık yapma özelliklerinden arındırılarak veya bazı mikropların salgıladığı zehirlerin etkilerini ortadan kaldırarak ya da bunların birtakım bölümlerini (genellikle antijenlerini) kullanarak sağlam kişilere verilmesi için geliştirilmiş biyolojik maddelerdir.

 Aşılar sadece koruyucudur tedavi edici etkileri yoktur.Yani hastalık oluştuktan sonra hasta kişiye aşı yapmanın bir yararı olmamaktadır.Aşılar hastalık yapmaz fakat aşı verildikten sonra vücut gerçekte hastalık ile karşılaşmış gibi davranır. Mikroplarları öldürmekle görevli hücreler ,koruyucu antikor salgılayan hücreler aşı yolu ile verilen hastalık etkenini tanıyor ve onu yok etmek için tüm vücut koruyucu sistemini harekete geçiriyor.Bu etkeni yok ederken onun tüm özelliklerini hafızaya alıyor. Vücut daha sonra gerçek hastalık etkeni ile karşılaşınca hemen hatırlayarak hastalık oluşumuna fırsat vermeden onu yok ediyor. Kısacası aşı ile hastalık oluşmadan antikor üretimi sağlanır vücud kendini korumaya hazır hale getirilir.Dolayısı ile aşının kişileri hastalıktan ve onun kötü sonuçlarından koruyabilmesi için sağlam ve risk altındaki kişilere uygulanması gerekmektedir. Bilinmelidir ki hiçbir aşı temsil ettiği mikroorganizmanın kendisi kadar etkili bir cevap oluşturamaz. Bu nedenle kalıcı veya uzun süreli bir direnç oluşumu için aşıların uygun yaş ,doz ve belirli aralıklarla tekrarı gerekmektedir.Çocukların hastalıklara yakalanma riskinin en yüksek olduğu dönemden önce çocuklar aşılanmış olmalıdır. Ana hedef ülke çapında bir yaşın altındaki çocukların en az %98´ini aşılamak olmalı ve her anne ?babanın çocuklarını hangi hastalıklara karşı kaç kez ne zaman aşılanması gerektiğini bilmeleridir.