Çoğu kez başlık yazıya ait ipuçlarını veriyor.
Bugün yanıltıcı, ama gerçekçi bir başlık kulandım.
Savaşa, Evet diyorum…
Özgürlük için yapılan savaşa evet!
Açlığa, yoksulluğa, haksızlığa, hukuksuzluğa karşı verilen savaşa kocaman bir evet diyorum.
Aymazlığa karşı açılan savaşa evet!
Çevreye saygısızlığa karşı açılan savaşa, doğa katliamına karşı başlatılan savaşa evet derim.
Dünyayı insanlara, canlılara dar eden zihniyete karşı açılan savaşa evet!
Ormanları yakan, ağaçları kesen anlayışa karşı açılan savaşa evet!
Üç kuruş için Kaz Dağlarını satan, yabancılara peşkeş çeken anlayışa karşı verilen savaşa evet!
Montrö antlaşmasına imza atanların, masa başında kazandıkları savaşa evet!
Boğazların anahtarını, kurşun sıkmadan Türkiye’ye kazandıran akıl ve zeka savaşına evet!
Hayırlarım ise;
Rusya’nın Ukrayna’ya açtığı savaşa elbette hayır!
Suriye’deki savaşa kocaman hayır!
İnsanları yerlerinden yurtlarından eden, can havliyle yollara düşüren savaşa hayır!
Halepçe katliamını lanetliyorum!
Suriye topraklarını işgal eden petrol savaşçılarını kınıyorum.
Filistin halkına zulüm yapanları, çatal lastiğe, taşa karşı kurşun sıkanları,
Ukraynalıları, Suriyelileri, çoluk –çocuk yollara düşürenleri lanetliyorum.
İnsan canına kıyan savaşlara hayır!
Ulusları, milletleri, devletleri kapıştıran, sonra silah satan anlayışa hayır!
Mustafa Kemal Atatürk yıllar önce ne güzel söylemiş;
“Milletlerin Hayatı Tehlikeye Düşmedikçe, Harp Bir Cinayettir”
Bu zihniyeti ve düşünce sahiplerini ellerim şişinceye kadar alkışlıyorum.
SAVAŞA HAYIRRRRR!!!!
