Türkiye genelinde oyunu arttıran tek parti HDP oldu!
Aslında bu sürpriz değildi.
Sorgulanması gereken baskıcı bir rejimin hayata geçirilmek istenmesinin doğuracağı sonuçlar olmalıdır.
Türkiye?de her şeyi tek kişi veya birkaç kişi bilemez, olacaklara ?Ben istedim olacak? diye karar veremez, vermemelidir de.
AK Partiye en fazla oy kaybettiren, AK Parti kurucusu Cumhurbaşkanı Erdoğan olduğunu düşünüyorum. Bir siyasi parti lideri gibi meydanlara indi, diğer siyasi parti liderlerini eleştirdi ve 400 milletvekili istedi. hukukçulara göre, demokratik sisteme göre anayasa aykırı davrandı. Vatandaşın tepkisini çekti.Konuşanı azarkladı,yazanı susturmak istedi.
Türkiye ayağını yaygın gazete ve televizyon yazar ve yorumcularına bırakırken, yerel anlamda seçimlerin sonuçlarını etkileyen konulara değinmek istiyorum.
Mardin?de Orhan Miroğlu?nun liste başı yapılması, her kesimde rahatsızlık yarattı. Çünkü Miroğlu?nun geçmişi geleceğinin aynasıdır. Kendi davasına bir anlamda tekme atan, memleketine çok da yararı olmayan,Mardinlinin yakından tanıyamadığı, farklı siyasi görüşlere kısa sürede adapte olabilen birini dayatırsan tabana, tabanın tepkisi haklı olarak sert olur.
Ak Parti İl ve İlçe teşkilatları, farklı düşünce ve rantlar peşinde koşanların, rüzgarın esintisine göre pozisyon alanların eline bırakıldı. Evet gerçek dava adamları var olmasına var idi. Ancak rantçılar, menfaatçiler, hazine arazilerine dadananlar fazlalıkta ve daha çok dikkat çekti. Ak Parti teşkilatına giren en alt kademedekiler (geçmişten varlıklı olan birkaç kişi hariç) dahil kısa sürede servet edindi, bu genel merkez tarafından sorgulanmadı.
Siyasi görüşü Ak Parti ile örtüşmeyen, sırf nemalanmak adına parti yönetiminde yer alanların sayısı hayli fazladır.
Düne kadar cemaatin saflarında yer alanların, bir anda nasıl cemaat düşmanı olduklarını, AK Partinin kan kaybetmesi ile birlikte ?Biz özümüze döndük? diyerek başka partilere geçeceklerini şimdiden görür gibiyim.
Düne kadar suskun yazarlar, Ak Parti yalakalığını yapanlar gün itibarı ile eleştirilere başlaması da dikkat çekicidir.
Mardin?de oyların %72 sini alan HDP, bu emanet oylara sahip çıkmalı ve değerini bilmelidir. Selahattin Demirtaş?ın söylem ve davranışları, Sırrı Süreyya Önder?in samimi duruşu, uçuk vaatlerden uzak durulması, demokrasi, insan hak ve özgürlüklerinin ön planda tutulması HDP?nin Türkiye partisi olma yolunu açmaya yetti.
Mardin?de HDP?nin oy potansiyeli sandıktan çıkan rakamlar değildir. Bu rakamların içerisinde yüzde 12 lik bir tepki oyu olduğunu söylesem abartmış olmayacağımı düşünüyorum. Ha bu sadece Mardin?de değil, Türkiye genelinde aynı tepki oylarının olduğuna inananlardanım.
Seçim sonuçlarının belli olmasından sonra Demirtaş?ın ?kutlama yapmayacağız? açıklamaları memnuniyet yarattı.
HDP?nin bundan sonra, yüklendiği misyon ve sorumluluğu yerine getirdiği ölçüde bir tabana ve oy potansiyeline sahip olacağını unutmaması gerekir.
Seçim sonuçları hepimize hayırlı olsun!
