USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

ROMANTİK KADIN CİNAYETLERİ !

03-10-2021

        Eylül ayı ile ilgili ne çok paylaşım yapıldı gördünüz mü? Ben gördüm. Gördüm. Ne romantik bir aydı öyle değil mi? Ülkemde her senenin belli, aylarında şair ruhlar şahlanır, farkındalık en tavan seviyeye çıkar ve duyar kasarız bir anda anlamadığım bir sebeple. Ben de taş kalpli değilim oysa. Benim de bu zamanlar yaşadığım hüzünlü ve miskin anılarım var hatta anılar oluşturacak bir takım hüsranlarım.

       Gel gelelim ki, Türkiye gerçekliği diye bir şey de var. Bunlar hiç de romantik olmayan istatistikler! Mesela; Can’ım ülkemde Eylül ayında toplam 26 kadın cinayeti yaşandı. Bakın ne kadar hüsran dolu bir ay Eylül. Bu istatistiklerin en can alıcı kısmı ise 26 cinayet zanlısının hepsinin erkek oluşu. Elbette ki iki seçenek olacaktı. Ya kadın ya da erkek. Bu sonucun karşı cinsten ya da hemcinsten beklenmesi yine kabul edilebilir bir şey olmasa da bizlere % 50 ihtimal oranında olağan gelebilir. Ancak, bu sonuçlardan biri de 26 kadın cinayetinin 14 tanesinin evli olduğu erkek tarafından işlenmiş bir cinayet olması.

       Pandemi süreci, ekonomik kriz, maneviyat yoksunlukları, toplum baskısı, yaşanılan vuruk gerçekler, ülkece atlatılamayan mali krizler, sosyal medya üzerinden oluşturulmaya çalışılan kimlikler, yapılan tüm algı oyunları vs. Dahası, öyle çok şey sıralamak mümkün ki klavyeye daha sert vurmaya başlıyorum. Diyorum ki ‘’Tuba sakin ol, bu da bir öfke. Öfkeden doğmuyor mu tüm bu vukular?’’ (derin nefes)

       Devam edelim 26 cinayetin 19 tanesinin öldürülme sebebi yok. Evet, yanlış duymadınız. Yok! Katil öldürme sebebini (-ki zaten hiçbir haklı bahane olabileceğini düşünmüyor olmama karşın) açıklayamıyor. 10 kadın boşanmak istediğini bildirdiği için öldürüldü. 2 kadın babası,2 kadın oğlu,1 kadın ise eskiden evli olduğu adam tarafından öldürüldü. Bu kadınların 18’i evinde,1 tanesi sokak ortasında öldürüldü. Bir canın yitişini sadece buraya öldürüldü kelimesiyle yazmak da acizlik. Soralım, ben ne yapabiliyorum, siz ne yapabiliyorsunuz? Durdurulamayan bir öfkemiz var. Bizi her gün biraz daha dibe çeken ve kırgın hale getiren. Kadınlar diye cinsiyet ayırımı yapmak hiç bana göre değil. İnsanın cinsiyeti olmaz nazarımda ama aklım, mahlasım almıyor artık. Rüzgârın tadını çıkaran ve alçaktan uçan bir kuşun kanadına çarpasın diye gölgemi sakınıyorum. Çok üzgün ve umutsuzum. Neden önüne geçilmiyor bu kavgaların, halen neyi paylaşamıyoruz da canavara dönüşmek bu kadar ucuz olabiliyor. Ne veriyorlar sizlere kırınca, kıyınca. Sevmekten mi korkuyoruz yoksa vicdan mı kalmadı soyumuzda?

       Doymayın Efendiler! Yiyin! Ülkede hiç sorun yokmuş gibi daha fazla beton yığınları için mükellef sofralar kurun. Bakalım arkanızdan ne diye bahsedilecek!!