"Zaman Tik-Tak Değil Taktik"

 

Yazık oluyor..

Kıymetini bilmek bilinciyle bile kıymeti bilinmiyor zamanın .

Öyle ki ambulans içinde vakit kaybı yaşayan bir yaralı gibi o hastaneden bu hastaneye taşınıyorum.

Ve yine hiçbir hastane kabul etmiyor beni.

Yerimiz yok!

Oysa ki hastane koridorları yakınlarla dolu.

Hastadan çok yakınları var.

Bir de sedyedekine dönüp bakıyorum

"sahi yakının mı bu?"

"Hayır "diyor yaşayan ceset!

"Şu gördüğün var ya en sıkışık anımda bana borç vermedi!

Yanındaki kırmızılı,heh işte o da araba lazımdı kusura bakma dedi.

Karşıda üzgün duran kadın var ya!

O şimdi elleri çenesinde kendini sorguluyor,sebepsiz yere küslük çıkarmıştı benle!

Bir de şu sağında kendine çember çizip oynayan var ya!

Üzgün görünmüyor hani.

O benim oğlum.

Aslında en çok O üzülecek farkında değil.."

 "Zamanın tik-tak değil de taktikle işlediği şu saatler var ya!

Hepimize hesap soracak,

"Bunca kirliliği siz yarattınız!"

Diye.."