?>

Kiraz Festivalinin Ardından

Mehmet ÇELİK

15 saat önce

Bazen bir ilçenin kaderi, bir avuç kiraz tanesinde saklıdır…

Yeşilli’de bu yıl 17’ncisi düzenlenen Uluslararası Kültür Sanat ve Kiraz Festivali, tam da böyle bir iz bıraktı geride:

Birlik, kardeşlik ve umut…

Gençlik Merkezi bahçesinde açılan Gazze yararına stantlar, festivalin sadece bir eğlence olmadığını, bir vicdan çağrısı olduğunu herkese gösterdi.

Kurumlar, sivil toplum kuruluşları el ele verdi; sergilenen her ürün, satılan her lokma, umutla Gazze’ye ulaşacak. İşte festival dediğin tam da budur: Hem gönülleri doyurmak, hem de kalpleri onarmak.

Belediye Başkanı Hayrettin Demir, Yeşilli için güzel işler yapıyor.

 İddialı, cesur, bazen eleştirileri göze alarak…

Ama sonuç ortada:

 İlçenin adını Türkiye’ye duyurmak kolay iş değildir; o başardı.

Festivalin amacı belli: İnsanları buluşturmak, farklı düşünceleri aynı sofrada oturtmak, birlikte gülmek, birlikte umutlanmak…

Hayrettin Başkan bunu Yeşilli’ye fazlasıyla yaşattı.

Bir festivalin ağırlığını ise protokolün samimiyeti tamamlar.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’dan Mardin Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkanı Tuncay Akkoyun’a, Milletvekilleri Faruk Kılıç ve Muhammed Adak’a kadar herkes oradaydı.

İlçe kaymakamları, belediye başkanları, parti temsilcileri…

 Hepsi halkın arasına karıştı, yan yana oturdu, el sıktı.

 İşte bu samimiyet özleniyordu.

Daha da anlamlısı, bu festivalin fikir babalarından olan, o dönemin Yeşilli Kaymakamı Yaşar Karadeniz’in yıllar sonra yine Yeşillilerle kucaklaşmasıydı.

Kastamonu, Manisa, Sakarya valiliklerinden sonra şimdi Vali-Mülkiye Başmüfettişi…

Ama gönüllerde hâlâ o ilk günkü gibi “bizim Yaşar Beyimiz”.

Mehter takımından dini sohbetlere, Mardin Diller ve Dinler Korosu’ndan Nuray Ünsal ve Kıraç konserine kadar her an ayrı bir heyecandı.

Binlerce insan coştu, yeri geldi duygulandı, yeri geldi tek ses oldu.

Tabii ufak tefek pürüzler olmaz mı?

Olur…

Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu’nun bir din adamını bütünleyen bir kıyafetle sohbet etmesi bekleniyordu. Hatipoğlu entel takıldı.

Bu da tercih meselesi...

Bir de o zarif ikramlar…

Çorba, kiraz, kahve, badem şekeri…

Belki de en güzeli, bir masada tanımadığın biriyle kiraz paylaşmak, bir yudum kahveyle sohbete başlamak.

Bütün bunlara rağmen festivale karşı duranların, bu coşkuyu bir kez olsun yerinde görmesi gerekirdi.

Görselerdi belki ön yargılar erir, kalpler biraz daha yumuşardı.

Bir söz vardır ya:

“Yiğidi öldür, hakkını yeme…”

Hayrettin Başkan’ı tebrik etmek, hakkını teslim etmek boynumuzun borcu

Emeği geçen herkesi gönülden kutluyorum.

Dileğim odur ki, 18’inci festivalde de Yeşilli yine kiraz tadında, umut tadında bir arada olsun.

YAZARIN DİĞER YAZILARI