MARDİN´İ TANITANA, MARDİN´E HİZMET EDENE "ONUR ÖDÜLÜ"

Semih Hocaoğlu

5 yıl önce

           Merkezi Ankara´da bulunan Mardin Eğitim Vakfı(MARSEV), Mardin Valiliği ve Mardin Artuklu Üniversite´sinin işbirliğiyle 2014 yılından beri her yıl yapılmakta olan "Hizmet ve Tanıtma Onur Ödülü" etkinliğinin altıncısında ödüller sahibini buldu.           Başladığı 2014 yılından beri her geçen yıl amaçlanan kriterlerden biraz daha uzaklaşan organizasyonda; şekil ve usul bağlamında bariz eksiklikler gözden kaçmadı. Şekil olarak ele alındığında; öznesi Mardin olan bu etkinlikte "Mardin" yoktu. Mardin´in özelliklerinden bol bol bahsedildiği, Mardin tanıtımının dünü - bugünü - yarınını yapıldığı bu toplantıda öncelikle olması gereken Mardin´de yaşamakta olan Mardinliler yoktu. Her nedense kısır bir döngü içinde, dar bir çerçevede yapılması tercih edilen bu etkinlikler yeterli duyuru ve davet olmaması nedeniyle çok cılız bir katılımla icra edilmekte dolayısıyla amacına ulaşım açısından bir eksiklik yaşanmakta. Düşünebiliyor musunuz; il protokolü, birkaç kurum müdürü, bazı sivil toplum kuruluş temsilcisi, Üniversitenin bazı öğretim görevlileri ve Ankara-İstanbul´dan gelen belirli şahsiyetlerin dışında böylesine bir etkinlikte Mardinli yok. Koca salon dersi olmayan üniversite öğrencileriyle doldurulmak istendi.

        Bir konser, bir sohbet toplantısı, bir siyasi çalışma için gereğinden fazla duyuru ve davet yapılmasına karşın; her yıl tekrarlanan bu organizasyona katılımın sağlanmaması, bu organizasyonun dar bir çember içinde yapılmasını ihmal olarak değerlendirmek kafi gelir mi bilemem.          Ödül dağıtımında usul açısından da bazı yanlışların yapıldığı kanaatini taşıyanlardan biriyim. Yanlış anlaşılmayı önlemek için öncelikle belirtmek isterim ki; ödüle layık görülmüş ve ödül almış hiç bir değerli şahsiyetin kişisel olarak karşısında değilim.

       Ancak böylesine bir organizasyonda ödüle layık görülecek kişilerin daha doğru bir yöntemle saptanmasının gerekli olduğuna inananlardanım.

      Hangi kriterlerle saptandığını bilmediğimiz dokuzu sivil toplum kuruluşu, dördü kamu görevlisinden oluşan Seçici Kurul kimler tarafından tespit edildi? Konumu itibariyle söz konusu organizasyonla yakınlığı olmayan bazı isimlerin yerine konuyla daha yakın ilgisi olan kurum ve kuruluş temsilcilerinin bulunması daha doğru olur diye düşünüyorum. Özellikle isim vermekten kaçınmama rağmen; halkın nabzını en iyi ölçen gazetecilerin bir temsilcisinin Seçici Kurulda olmasının gerekli olduğunu iddia edebilirim.          Ödüle layık görülmesi düşünülen kişilerin teklif edilmesinin ve oylamasının aynı kurul tarafından yapılması doğru bir yöntem değil. Duygusallığın, yakınlık derecesinin, ahbap-çavuş ilişkilerinin on plana çıkabileceği gerçeğiyle teklif edilenlerin kendilerini mahalle baskısı altında görerek oylamaya katılanların seçimiyle "BAZİ" ödüller gerçek sahiplerine ulaşmıyor.

            Bu değerlendirmelerden; 2014 yılından beri her yıl verilmekte olan ödüllerin aynı şekilde olduğunu çıkarmamak lazım. Bir çok değerli şahsiyet organizasyonun amacına uygun bir şekilde ödüllerin sahibi olduğunu vurgulamalıyım.          Mardinlinin en büyük meziyetlerinden biri olan vefa duygusunun hakkedenler üzerinde vücut bulması için bu organizasyonun ortakları olan MARSEV, Mardin Valiliği ve Mardin Artuklu Üniversite´sinin bu konuyu masaya yatırıp; konuyla ilgisi olan kurum ve kuruluş temsilcilerinden oluşan bir Seçici Kurul belirleyip, teklif ve oylama metotlarını yeniden şekillendirmeleri gerekir.

YAZARIN DİĞER YAZILARI