Her haftasonu pazar günleri bir televizyon kanalında; Serhan Asķer'in hazırlayıp canlı olarak sunduğu " GÖRKEMLİ HATIRALAR" programı bu hafta Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde yapıldı. Mekân seçimi ile, programa dahil edilmiş kişiler ile, vatandaşların katılım sağlamasıyla, işlenen konularıyla, görselleriyle, program yapımcısının gerekli bilgi ve detaylara sahip bir şekilde programa verdiği katkıyla ; tam da ismine uygun olarak GÖRKEMLİ bir program oldu. Zevkle izlerken ; daha önce Mardin'de yapılan aynı program canlandı kafamda. Sahip olduğu değerler hemen hemen aynı olan, benzer kültürlerin hakim olduğu, aynı coğrafyanın içinde bulunan biri büyükşehir, diğeri il olmayı bekleyen bir ilçedeki programlar çok büyük farklılıklar gösterdi. Mardin'de yapılan programın bir an önce bitmesini beklerken, Siverek'teki programın biraz daha devam etmesini istiyordum. Tarihi bilgiler, tarihi kalıntılar, kültürel ve folklorik argümanlar, türküler, şiirler, görseller, oyunlar öylesine güzel hayat buluyordu ki, doyumsuz... Aynı formattaki bir tv programı bir ilçede görkemin zirvesine ulaşırken; başka bir ilde özünden uzak, ilgisiz konuların ilgisiz kişilerce anlatılmaya çalışildiğı , eski görüntülerin yer aldığı şekliyle yapılıyor. Mardin'i anlatmaktan, tanıtmaktan uzak ; içeriksiz, anlamsız bir şekilde yapılan ve büyük tepkilere neden olan Mardin'deki GÖRKEMLİ HATIRALAR programındaki duyarsızlık, programın yapımcısı Serhan Asker'e ait olduğu kadar; böylesine bir programa sessiz kalan, tepki göstermeyen kentin milletvekillerini ve ilgili olmadıkları yerlerde boy gösteren STK'ları da kapsıyor. Bu yanlışa tepki gösteren kuruluşun sadece Mardin Kent Konseyi olduğunu belirteyim. Her iki programı izleyemeyenler için karşılaştırmalı bir değerlendirme yapıldığında ; iki program arasındaki fark daha net gözükmüş olur. * Mardin'deki çekimleri yapacak ekip ve programda yer alacak olan kişiler Serhan Asker hariç bir gün öncesinden Mardin'e gelmiş, hiçbir ön çalışma yapmadan gece geç saatlere kadar yemek yiyerek orada tanıştıkları bir kişiyi REYHANİ oynatmak için programa dahil etti. Gece geç saatlerde uçakla Gaziantep'e gelen Serhan Asker, oradan ancak özel bir araçla sabaha karşı Mardin'e gelebilmiş ve bir iki saat sonra canlı yayına çıkabilmişti. * Aynı ekip Siverek'e günler öncesinden gelerek ön hazırlıklarını yapmış, çekim yapılacak mekanı tesbit etmiş, işlenecek konular ile ilgili detaylı bilgiler almış, katılımcıları saptayarak program formatını ayarlamış. Mardin ile ilgili kulaktan dolma doğru-yanlış bir iki şeyi anlatabilen yapımcı, Siverek'te ilgili bilgileri edinerek programda uzun uzadıya anlattı. * Mardin'i tanıtım amaçlı olan programda Mardin'i anlatabilecek kimse yokken ; programa ne amaçla dahil edildiği anlaşılmayan Koceli Milletvekili, Kocaeli için yaptığı çalışmaları, yaptırdığı okul binası ve hayır-hasenâtları anlatırken ; sinema eleştirmeni Nebil Özgentürk te magazin haberlerinden bol bol bahsetti. * Şanlıurfa ve Siverek'in geniş yelpazede anlatılması için kimler yoktu ki... Aslen Siverekli olan Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı, Yılmaz Güney'in eşi Fatoş Güney, Şair-yazar Şehmus Diken verdikleri bilgiler, anlattıkları anılarla programa renk kattı. * Mardin'de Türkçe, Kürtçe, Arapça ve Süryanice orjinli müzik yapımcıları varken gerek duyulmamış, Kardeş Türküler Mardin'in tanıtımının yapılacağı programda bol bol Rumeli ve Karadeniz parçaları seslendirildi. * Siverek'teki Görkemli Hatıralar programının en beğenilen katılımcısı yerel sanatçı Sasa ; Türkçe, Kürtçe ve Zazaca söylediği biribirinden güzel türkülerle zirve yaptı. OY DİLBERÉ , AHMEDO ve HIMHIMÉ TORIVAN, URFAYA PAŞA GELDİ ve MARDİN KAPISINDAN ATLAYAMADIM'la izleyenleri kâh duygulandırdı, kâh coşturdu. * Mardin'de başka oyun yokmuş gibi yine REYHANİ ve yine Televizyon Mehmet...Arkadaş oyun sonunda kendisine Mardin ile ilgili sorulan birkaç soruyu da cevapsız bırakmadı. * Dengbej ve Siverek'in Oyun Ekibi de programa güzellik katan unsurlar oldu. * Ne Mardin'i anlatacak kimse vardı Mardin programında, ne de anlatılacak bir Mardin'li.Bir otelin terasında üşüyerek tir tir titreyerek yapılan canlı program, Mardin adına hiç te GÖRKEMLİ değildi. * Bir tanıtım programında olması gereken herşey vardı il olma beklentisinde olan Siverek'te. Ahmet Arif vardı, Mehmet Uzun vardı şiirleriyle. Çirkin Kral Yılmaz Güney vardı.YOL vardı, SÜRÜ vardı, ARKADAŞ vardı ve ALTIN PALMİYE ÖDÜLÜ vardı ...Yılmaz Güney Belgeseli vardı. Ve bunları izlerken, anlatırken gözyaşlarını tutamayan Fatoş Güney vardı... * Serhan Asker'in anlayışına göre ; ne anlatılacak Mardin, ne de anlatabilecek Mardin'li vardı demek ki.... Bu fiyasko program sonrası, Serhan Asker'e söyleyeceğimizi söylemiştik. Şimdi söyleyecek birşey yok. Sevdalısı olduğunu her fırsatta söyleyenler, hizmet etmek için milletten yetki alanlar, STK temsilcisi diye kafası tavana çarpanlar; Yapılanlar karşısında duygularınızı alabilirmiyim ?....