Yapanlar ve Yapmayanlar!

Semih Hocaoğlu

1 yıl önce

Özellikle son 10 yılda ; * Yasak, * Günah, * Ayıp gibi değerlerin tamamen rafa kaldırılıp yapılmaması gereken, olmaması gereken icraatlar adetâ meşrulaştırılarak yaşantımızın bir parçası haline gelmiş olmasıyla ; oluşan ittifaklar, verilen destekler, yapılan çıkışlar gösteriyor ki, Türkiye, 14 Mayıs seçimlerinde ; Kime oy vereceğine değil de, Kime oy vermeyeceğine karar verecek. XXX Bir önceki İNSANIN ZİKRİ NEYSE FİKRİ ODUR yazımda olduğu gibi ; konu beni yıllar öncesine taşıyor. Kime oy verileceğine değil, kime oy verilmeyeceği iddiası, yine 1999 seçimlerine götürdü beni. O yıllarda ; şimdi olduğu kadar olmasa da, başta ekonomi ve dış politika olmak üzere birçok konuda devlet yönetiminde büyük zaafiyet yaşanmakta, vatandaşın mutsuzluğu üst seviyeye yükselmişti. Partilerin gerek genel politikalarında ve gerekse yerel politikacı ve milletvekillerinin anlaşılmaz yanlış davranışlarının yarattığı olumsuz bir ortamda yapılacak 1999 seçimlerinde ben de CHP listesinden milletvekili adayı olmuştum. Daha önce yapılmış seçimlerde olduğu gibi; bu seçimde de tüm parti adaylarının ettikleri vaatlerin bini bin para... Olacak, olmayacak şeyler, Akla hayale gelmeyecek vaatler, Şunu yapacağız, bunu yapacağıza sığdırdıklarına bakıldığında, kısa sürede Mardin'e deniz getirileceği kanaatine varırsınız. Oysa ; Gerek partilerin yürüttüğü üst düzey politikadaki büyük yanlışlıklar, gerek yerel düzeydeki parti yönetimleri ve milletvekillerinin halktan kopuk, tamamen kendi çıkarlarına yönelik davranışları vatandaşı canından bezdirmiş, güven duygusu hiç kalmamıştı. İşte böyle bir seçim ortamında, seçim çalışmalarını yapılmakta olanların aksine; "yapacağım - edeceğim" söylemlerinden uzak, vatandaşın yitirdiği güveni yeniden sağlamanın yolu olarak düşündüğüm "şunu yapmayacağım bunu yapmayacağım" söylemleri üzerinde kurgulama kararı almıştım. Çalışmaların başladığında; diğer parti adaylarıyla birlikte katıldığım bir televizyon programında ilk kez uygulanan yapmayacaklarım odaklı konuşmam büyük ilgi görmüş, olumlu geri dönüşler almıştım. Tamam da, seçim sonucu ne oldu sorusunu sormakta olanlarınızı duyar gibiyim. O seçimde solcu diye bilinen demokrat seçmenin büyük bir kısmı tercihlerini Ecevit'in DSP'si doğrultusunda kullanmış, CHP barajın altında kalarak meclisteki temsiliyet hakkını kaybetmiş, dolayısıyle ben de; çalışmalarımı Mardin'de, Mardin halkıyla birlikte Mardin'in menfaatleri doğrultusunda,gerek yazıp çizerek ve gerekse sivil toplumda sürdürme uğraşındayım.
YAZARIN DİĞER YAZILARI